23. Ceza Dairesi 2016/3925 E. , 2016/3428 K.
"İçtihat Metni"
Dolandırıcılık suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 03/09/2015 tarihli ve 2015/3294 soruşturma, 2015/2338 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik müşteki tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin mercii...Sulh Ceza Hakimliğinin 14/10/2015 tarihli ve 2015/1193 değişik iş sayılı karar aleyhine ... Bakanlığınca verilen 30.12.2015 gün ve 27353/87604 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20/01/2016 gün ve 2016/5819 sayılı yazısıyla dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteminde;
Dosya kapsamına göre, ... Cumhuriyet Başsavcılığınca, girişilen tahkikat sonucunda, şüphelinin müştekiyi dolandırma kastı ile hareket etmediği, taraflar arasındaki ilişkinin alacak-verecek ilişkisi olduğundan bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda müştekinin 20/03/2015 tarihinde kendisine ait ... plakalı aracı noter senedi ile şüpheliye 14.400,00 Türk lirasına sattığı, 3.000,00 Türk lirasını peşin aldığı, kalan 11.400,00 Türk lirasının şüphelinin maaşından 5 ay kesinti yapılarak ödenmesi için şüphelinin taahhütte bulunduğu, kendisinden başka bir çok kişiye bu şekilde taahhüt vererek dolandırdığını sonradan öğrendiği, şüphelinin aracı aldıktan bir hafta sonra elden çıkardığı, kendisinin ise engelli olduğu iddiası ile şikayette bulunarak kendisine ait heyet raporlarını dosyaya sunduğu, şüphelinin alınan savunmasında ise müştekinin aracını satın aldığı, 3.000,00 TL peşin ödeme yapıp kalanının maaşından kesilmesi için taahhüt verdiği, ancak başka kişilere de taahhüt vermesi nedeniyle ödeme yapamadığı, müştekiden aldığı aracı işlerinin kötü gitmesi nedeniyle sattığı, imamlık yaptığı, ancak yaptığı görevin itibarını daha fazla zedelememek için görevinden 11/05/2015 tarihinde istifa ettiği şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmakla, müştekiye ait dosyada bulunan raporlarda müştekinin bedensel ve zihinsel rahatsızlığı nedeni ile % 81 oranında özürlü olduğunun belirtildiği, müştekinin şüphelinin imam olarak görev yaptığı köyün bağlı olduğu... Müftülüğüne maaş temlik sözleşmesini teslim etmek için gittiğinde, şüphelinin aynı şekilde birçok kişiye maaşından kesinti yapılması için temlik taahhütnamesi verdiğini ve şüphelinin çalıştığı adı geçen kuruma taahhütnameyi götürdüğü tarih itibariyle şüphelinin işinden istifa ettiğini öğrendiği, müştekinin şüphelinin devlet memuru ve din görevlisi olduğunu söyleyerek ve maaşından kesinti yapılması için temlik taahhütnamesi vererek kendisini ikna ettiği, şüphelinin kendisinin özürlü olmasından yararlandığı, kamu kurumu aracı kılınarak kendisinin dolandırıldığı ve şüphelinin müştekiye ait aracı aldıktan bir hafta sonra aracı başka birine sattığı şeklindeki iddiaları karşısında, itiraz merciince 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Hakkında Kanun’un 173/3. maddesi gereğince, öncelikle araç satışına ilişkin kayıtların getirtilmesi ile şüphelinin aracı hangi tarihte alıp, hangi tarihte başkasına devrettiğinin belirlenmesi, Şenpazar Müftülüğünden şüphelinin belirtilen kurumda hangi tarihlerde çalıştığı, müştekiden başka kişilere maaş kesintisi yapılması için taahhüt verip vermediği hususlarının sorularak tespiti, müştekide bulunan fiziksel ve zihinsel özrün müştekinin algılama yeteneğini zayıflatıp zayıflatmadığı konusunda doktor rapor alınması için soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi, sonucuna göre kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden ... Sulh Ceza Hakimliği"nin 14/10/2015 tarihli 2015/1193 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 24/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.