23. Ceza Dairesi 2016/1392 E. , 2016/2403 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet (Dolandırıcılık suçundan, 5237 sayılı TCK"nın 157/1, 52/2-4, 53 maddeleri gereğince 5 yıl hapis ve 100.000 TL adli para cezası, mala zarar verme suçundan, 5237 sayılı TCK"nın 151/1, 53 maddeleri gereğince 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına)
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kimliği belirlenemeyen bir kişinin, olay tarihinde katılan ..."ı telefon ile arayarak kendisini komiser olarak tanıtıp, katılana, bazı kişiler tarafından takip edildiğini, dinlenilmekte olduğunu ve sözde bu kişilerin banka hesabından para çekmeye çalıştıklarını söyleyerek bu duruma aldanan katılandan, evdeki altınlarını bir poşete koyup belirtilen kişiye vermesi gerektiğini söylemesi üzerine, katılanın ikametinde bulunan muhtelif ziynet eşyalarını bir poşete koyarak dışarıda bir yerde sanığa teslim ettiği, telefondaki kişinin bu sefer de banka hesaplarından para çekmesini istediği, katılanın muhtelif bankalardaki hesaplarından paralarını çekerek sanığa teslim ettiği, sanığın, katılana ait telefonunu alarak içerisinden sim kartı çıkarıp kırdıktan sonra olay yerinden ayrıldığı, ikametine geri geldiğinde dolandırıldığını anlayan katılanın emniyete ihbarda bulunması üzerine güvenlik kamera kayıtlarından tespit edilerek yakalanan ve katılan tarafından kesin olarak teşhis edilen sanığın, bu şekilde üzerine atılı olan dolandırıcılık ve mala zarar verme suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda; Oluşa, sanığın savunmalarına, katılanın aşamalardaki beyanlarına, tanık anlatımlarına, kamera kayıtlarına, teşhis tutanağına ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın, bu şekilde gerçekleştirdiği sabit görülen eylemlerinin dolandırıcılık ve mala zarar verme suçlarını oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğunun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 07.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.