Esas No: 2019/1620
Karar No: 2021/1432
Karar Tarihi: 01.12.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2019/1620 Esas 2021/1432 Karar Sayılı İlamı
T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi ....
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
...
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
BAŞKAN : ... ...
ÜYE : ... ...
ÜYE : ... ...
KATİP : ... ...
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/02/2019
NUMARASI ...
DAVA TARİHİ : 31/05/2018
KARAR TARİHİ : 01/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/12/2021
Taraflar arasındaki ... sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile dava dışı şirket arasında ... Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme kapsamında davalıya taşıt kredisi kullandırıldığını, kullandırılan kredinin Noterde düzenlenen temliknameyle tarafına devredildiğini, davalının bedel ödeme edimini yerine getirmediğinden taşınır rehinini paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takibe yapılan yetki itirazı üzerine takibe Gölbaşı İcra Müdürlüğü’nün... Esas sayılı dosyasıyla devam edildiğini, davalının borcun tamamına itirazıyla takibin durduğunu, itirazın haksız, mesnetsiz ve borcun ödenmesini aksatmaya yönelik olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamını ile %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davacıya ve davacının temlik aldığı şirkete bir borcunun bulunmadığını, temlik sözleşmesinin usulen düzenlendiğini ve muvazaalı olduğunu, temlikin tarafına bildirilmediğini, alacağın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; dava dışı finans şirketi ... ... A.Ş. ile davalı arasında 29.05.2015 günlü ticari amaçlı taşıt kredi sözleşmesi düzenlendiği, bu sözleşmenin kredi vereni olan bedel alacaklısı finans şirketi davalıdan sözleşme nedeniyle doğacak alacaklarını Beyoğlu 18.Noterliği’nin 14.08.2015 günlü temliknamesi ile davacıya temlik ettiği, davalının sözleşmeden doğan edimin yerine getirmemesi üzerine davacı davalıya 14.08.2015 günü Beyoğlu 18. Noterliği’nde düzenlenen ihtarnameyi keşide ettiği, bedel ödenmeyince de sözleşmeye dayanarak Gölbaşı İcra Müdürlüğü’nün ... Esas sayılı dosyasıyla takip başlattığı, davalı borca, faize ve ferilerine itiraz edilmesiyle takip durduğu, davacı ile dava dışı finans şirketi arasındaki temlikname TBK’nın 184.madde koşullarını taşıması nedeniyle geçerli olduğunu, her ne kadar davalı temliknamenin muvazaalı olduğunu savunmuş ise de buna ilişkin bir kanıt sunmadığından soyut iddia olarak kaldığını, ayrıca davalı, gerek dava dışı finans kurumuna gerekse davacıya karşı bedel ödeme edimini yerine getirdiğine dair bir ödeme belgesi de sunmadığı, dolayısıyla, davalının sözleşmeden doğan borcunu ifa ettiğini, ispatlayamadığından hakkında yapılan icra takibi yerinde olduğu, 24.12.2018 günlü bilirkişi raporunda takibin yerinde olup, davacının istemi yerinde görülmekle, davanın kabulü ile Gölbaşı İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına, asıl alacak belirli ve likit olduğundan %20 oranında hesaplanan 12.096,08 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, davaya konu temliknameden haberi olmadığını, temlikname gereğince 3.kişi tarafından herhangi bir ödeme de yapılmadığını, usülen temlik düzenlendiğini, işlemin muvazaalı olduğunu, bilirkişi raporuna yapılan itirazlarının değerlendirilmediğini, alacağın zaman aşımına uğradığını, ayrıca kabul anlamına gelmemek kaydıyla takip tarihi itibariyle bilirkişi tarafından alacağın belirlendiğini, buna rağmen davanın tam kabulünün hatalı olduğunu, hükmedilen faizin fahiş olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; kredi sözleşmesine dayanılarak başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK'nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
... ... A.Ş. ile davalı arasında imzalanan 29.05.2015 tarihli Ticari Taşıt Kredi ve Rehin Sözleşmesi'nin incelenmesinde; yıllık %13,32 akdi faiz ve %17,28 temerrüt faizi üzerinden 55.000,00 TL bedelle kredi kullandırıldığı ve .... Minibüsünün sözleşme gereğince rehin verildiği,
Beyoğlu 18.Noterliği’nin 11.09.2015 tarihli ihtarnamenin incelenmesinde; keşidecisinin ... ... A.Ş., muhatabının ... olduğu, muhatapça kullanılan kredinin ödenmemesi üzerine 06/08/2015 tarihinde 3.kişi tarafından 57.190,00 TL ödendiğinden kredi borcunun tamamının ödeyen 3.kişiye temlik edildiğinin bildirildiği,
06/08/2015 tarihli Dekontun ineclenmesinde; ... adına .....bulunan hesaptan ... .... hesabına "Temlik Ödemesi" açıklamasıyla 57.193,50 TL ödeme yapıldığı,
Gölbaşı İcra Müdürlüğü’nü.... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklısının ..., borçlusunun ... olup,... plakalı minibüsün taşıt kredisinden kaynaklı olarak 57.190,00 TL asıl alacak, 3.290,38 TL faiz olmak üzere toplam 60.480,38 TL üzerinden taşınır rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapıldığı, davalı borçlunun takibe itirazı üzerine takibin 09/09/2016 tarihi itibariyle durdurulduğu görülmüştür.
14/08/2015 tarihli Temlikname'nin incelenmesinde; temlik edenin ... ... A.Ş., temlik alanın ... olup, kredi müşterisi ...'ne kullandırılan ticari amaçlı taşıt kredisinin ana para, temerrüt faizi olmak üzere toplam 57.190,00 TL'nin ... tarafından şirkete tediye edilmiş olması nedeniyle bu meblağ ile bağlı ve sınırlı olmak üzere bu alacağın tüm fer'ileri ile ayrıca..... plakalı araç üzerindeki rehin hakkının ödeme yapan ...'e gayri kabili rücu olarak devir ve temlik edildiği anlaşılmıştır.
Bankacı bilirkişi ...'dan alınan raporda özetle; dava dışı ... ... A.Ş. ile ... arasında 29/05/2015 tarihinde yıllık %13,32 akdi faiz ve %17,28 temerrüt faizi üzerinden 55.000,00 TL bedelle kredi kullandırıldığını, kredinin taksitlerinin ödenmediğini, 06/08/2015 temlik tarihi itibariyle kredi borcunun kapatılabilmesi için dava dışı şirkete davacının ödemesi gereken miktarın 56.215,39 TL olduğunu, takip tarihi itibariyle davacı alacağının ise 56.215,39 TL asıl alacak, 3.234,31 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 59.449,70 TL olduğunu, mahkemece 57.190,00 TL'nin esas alınması halinde ise takibin yerinde olduğunu belirtmiştir.
Somut olaya gelince; dava dışı ... ... A.Ş. ile ... arasında 29/05/2015 tarihinde taşıt kredi ve rehin sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşme kapsamında 55.000,00 TL bedelle kredi kullandırıldığı, kredinin taksitlerinin ödenmemesi üzerine 06/08/2015 tarihinde davacıya kredinin temlik edildiği, dosya kapsamına uygun denetim ve hüküm kurmaya elverişli gerekçeli bankacı bilirkişiden alınan rapora göre davacının 06/08/2015 temlik tarihi itibariyle davalının dava dışı şirkete kredi borcu nedeniyle ödemesi gereken bedelin 56.215,39 TL olduğu, takip tarihi itibariyle davacının alacağının ise 56.215,39 TL asıl alacak, 3.234,31 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 59.449,70 TL olduğu tespit edildiğinden açılan davanın kısmen kabulü ile davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 56.215,39 TL asıl alacak, 3.234,31 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 59.449,70 TL üzerinden devamına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır.
Öte yandan, davalı yanca alacağın zaman aşımına uğradığı iddia edilmiş ise de, alacak taraflar arasında imzalanan Ticari Taşıt Kredi ve Rehin Sözleşmesi'ne dayandığından bu davada uygulanması gerekli olan zamanaşımı süresi Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesine göre 10 yıllık süreye tabi olduğundan ve davanın da yasal süre içerisinde açıldığından zaman aşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
Diğer yandan, Ticari Taşıt Kredi ve Rehin Sözleşmesinde taraflarca açıkça akdi faizin yıllık %13,32, temerrüt faizinin ise yıllık %17,28 olarak kararlaştırılmış olup, bankacı bilirkişi tarafından da bu oranlar üzerinden hesaplama yapılmış olmakla davalı yanın faize yönelik istinaf başvurusuna itibar edilmemiştir.
Ayrıca, davalı yanca işlemin muvazaalı olduğu iddia edilmiş ise de, bu iddiasına yönelik olarak dosyaya somut yazılı bilgi belge sunulmadığı gibi davacı yanca 06/08/2015 tarihli Dekont ile ... adına Yapı ve Kredi Bankasında bulunan hesaptan ... ... A.Ş.'nin ... Bankası Anonim Şirketindeki hesabına "Temlik Ödemesi" açıklamasıyla 57.193,50 TL ödeme yapıldığı, 14/08/2015 tarihinde de temlik sözleşmesinin imzalandığı anlaşılmakla buna yönelik istinaf itirazı da yerinde görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle; istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak aşağıda şekilde yeniden hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-)Davalının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b-2.maddesi uyarınca kabulü ile Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 18/02/2019 tarih ve... Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın kısmen kabulü ile davalının Gölbaşı İcra Müdürlüğünün... sayılı esas sayılı dosyasındaki vaki itirazının kısmen iptali ile takibin 56.215,39 TL asıl alacak, 3.234,31 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 59.449,70 TL alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %10,50 avans faizi uygulanmasına,
3-Fazlaya ilişkin istemin Reddine,
4-Asıl alacak belirli ve likit olduğundan %20 oranında hesaplanan 11.889,94 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 4.061,01 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 730,46 TL ile icra dosyasından mahsup edilen 302,40 TL'nin mahsubu ile bakiye 3.028,15 TL'nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilip takdir edilen 7.002,84 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilip takdir edilen 1.030,68 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından ödenen 730,46 TL peşin harç, icra dosyasına yatırılan 302,40 TL ile 31,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.064,26 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak bilirkişi ücreti, tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 554,00 TL'nin kabul ve ret oranına göre hesap edilen 544,56 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-HMK'nun 333 ve Gider Avansı Tarifesinin 5/1 maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
B)1-İstinaf kanun yoluna başvuru sırasında davalı tarafından yatırılan 1.077,25 TL nispi istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davalıya iadesine,
2-Davalı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 33,60 TL istinaf dosya gönderme masrafı olmak üzere toplam 154,90 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK'nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi. 01/12/2021
...
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.