Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/5667
Karar No: 2013/10220
Karar Tarihi: 18.11.2013

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/5667 Esas 2013/10220 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, tapuda Hazine adına kayıtlı bir taşınmazın tapu kaydının iptalini ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle adına tapuya tescilini talep etmiştir. Mahkeme, müşterek bilirkişi krokisi doğrultusunda davanın kısmen kabulüne ve tapu kaydının iptaline karar vermiştir. Ancak Yargıtay 20. Hukuk Dairesi bozma kararı vererek, çekişmeli taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılması işleminin kesinleştiği tarihten itibaren kazandırıcı zamanaşımı yoluyla iktisap edilemeyeceğini belirtmiştir. Bu nedenle, mahkeme, davanın reddine karar vermiştir. Kararda, Anayasa'nın 169 ve 170. maddelerindeki, 2924 sayılı Kanunda, 3402 sayılı Kanunun 16/D maddesinde özel olarak düzenlenen Devlet Ormanları ve nitelik kaybı nedeniyle orman rejimi dışına çıkartılan yerlerin özel kanunlarına tâbi olduğu, kazandırıcı zamanaşıım zilyetliği yoluyla edinilemeyeceği gibi, 522, 523, 448, 424 ve 445 sayılı parsellerin ifraz edildiği 396 sayılı parselin tarla olarak, 400 sayılı parselin ise Bağlıardıç Devlet Ormanı olarak tapuya kayıt edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
20. Hukuk Dairesi         2013/5667 E.  ,  2013/10220 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin değerden reddine karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı ..., 03.08.2005 günlü dilekçesiyle; tapuda Hazine adına kayıtlı... Beldesi 523 sayılı parselin sınırlarını bildirdiği bölümlerinin tapu kaydının iptalini ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle adına tapuya tescilini istemiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne, 24.12.2007 tarihli müşterek bilirkişi krokisinde (A), (B) ve (C) harfleri ile gösterilen bölümlerin tapu kaydının iptaline ve davacı ...adına tapuya tesciline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 25.11.2009 gün ve 2009/14887-17589 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [Kesinleşmiş orman kadastro haritasının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman orman bilirkişi raporuyla, dava konusu taşınmazın, 24.12.2007 tarihli müşterek imzalı Ek- 2 krokilerinde (C) harfi ile gösterilen 15192 m2, (D) harfi ile gösterilen 6,44 m2, (E) harfi ile gösterilen 7551 m2, (F) harfi ile gösterilen 3721 m2, (G) harfi ile gösterilen 2487 m2 bölümlerin ve 424 ile gösterilen 201 m2 ve 445 ile gösterilen 556 m2 bölümlerin 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1941 yılında yapılan orman tahdidi içinde, (A) harfi ile gösterilen 691 m2 ve (B) harfi ile gösterilen 4744 m2 bölümün orman sınırları dışında bırakıldığı, yörede 1975 yılında yapılıp 1983 yılında kesinleşen 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2. madde uygulamasıyla aynı krokide (C) harfi ile gösterilen 15192 m2, (E) harfi ile gösterilen 7551 m2 bölümün nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, aynı krokide (F) harfi ile gösterilen 3721 m2 bölümün ve (D) harfi ile gösterilen 6,44 m2 bölümün ise 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, (G) harfi ile gösterilen bölümün bu çalışmalarda durumunun değişmediği belirlenmiş, davacı için yönetim tarafından ecrimisil ihbarnamesi düzenlenip düzenlenmediği araştırılmamış, çekişmeli yerlere ilişkin memleket haritası ve hava fotoğrafları getirtilip uygulanmamış, idarî yargı dosya suretleri getirtilmemiş, yönetimler tarafından davacıya ceza verilip verilmediği, kaymakamlık men kararı bulunup bulunmadığı araştırılmamış, 24.12.2007 tarihli Ek-2 krokide (A ve B) harfleri ile gösterilen ve üzerinde zeytin ağaçları ile çam ağaçları, WC ve mutfak bulunan, daha öncesinde mera olarak kullanıldığı bildirilen yerlere, davacının ne şekilde malik sıfatıyla zilyet olduğu ve bu zilyetliğin taşınmazın ekonomik amacına uygun olup olmadığı yönünde yüzeysel bir araştırma ve soyut beyanlar ile yetinilmiş, taşınmazların bulunduğu yerde 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre orman tahdidi yapılıp, daha sonra yapılan işlemlerde 4785 sayılı Kanun hükümlerine göre devletleşen yerlerin sınırlaması yapılmadığı halde, taşınmazın 4785 sayılı Kanun hükümlerine göre devletleştirilen ormanlardan olup olmadığı ve 4999 sayılı Kanun hükümlerine göre Devlet ormanı olarak sınırlandırılacak yerlerden olup olmadığı yönünde araştırma yapılmamışsa da, çekişmeli taşınmazın (C) harfi ile gösterilen 15192 m2, (D) harfi ile gösterilen 6,44 m2, (E) harfi ile gösterilen 7551 m2, (F) harfi ile gösterilen 3721 m2, (G) harfi ile gösterilen 2487 m2 bölümlerin ve 424 ile gösterilen 201 m2 ve 445 ile gösterilen 556 m2 bölümlerinin kesinleşmiş orman tahdidi içindeyken nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı yönünde taraflar arasında uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, bu bölümlerin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilip edinilemeyeceğine ilişkindir. Anayasanın 169 ve 170.
    maddelerindeki 2924 sayılı Kanunda ve 3402 sayılı Kanunun 16/D maddesinde özel olarak düzenlenen Devlet Ormanları ve nitelik kaybı nedeniyle orman rejimi dışına çıkartılan yerlerin özel kanunlarına tâbi olduğu, kazandırıcı zamanaşıım zilyetliği yoluyla edinilemeyeceği gibi, 522, 523, 448, 424 ve 445 sayılı parsellerin ifraz edildiği 396 sayılı parselin tarla olarak, 400 sayılı parselin ise Bağlıardıç Devlet Ormanı olarak tapuya kayıt edildiği, tapuda kayıtlı taşınmazların, Medenî Kanunun 713. maddesi gereğince tapuya tescilinin istenemeyeceği, kaldı ki, bu yerlerin davacı tarafından açılan ve 549 sayılı parselin tapuya tesciline ve çekişmeli taşınmazlar için davanın reddine ilişkin, Asliye Hukuk Mahkemesinin 11.07.1996 günlü 1994/311-165 ve 01.02.2001 günlü 1998/13-13 sayılı kararları, bu yerlerin Turizm Yatırım bölgesi olarak ilânına ilişkin idarî kararlar ile bu kararların iptaline ilişkin idarî yargı kararları dikkate alındığında, nizasız ve kesintisiz zilyetlikten de söz edilemeyeceği, karar tarihinden sonra, 27.01.2009 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5831 sayılı Kanunun 5. maddesiyle, 6831 sayılı Kanuna eklenen Ek-10. maddesi uyarınca, Orman Kanunun; 20/6/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2. maddesi, 23/9/1983 tarihli ve 2896, 5/6/1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunlarla değişik 2. maddesinin birinci fıkrasının (B) bendi uygulamaları ile orman sınırları dışına çıkarılan yerler, çıkarma işleminin kesinleştiği tarihten itibaren kazandırıcı zamanaşımı yolu ile iktisap edilemeyeceği, kanun hükmü“orman sınırları dışına çıkarma işleminin kesinleştiği tarihten itibaren” denmek suretiyle, orman dışına çıkarma tarihine kadar geriye yürütüldüğü gözönünde tutularak davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi usûl ve kanuna aykırı olduğu]na değinilmiştir.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya ve dosya kapsamına göre dava, Hazine adına tapuda kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tapuya tescili istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk orman tahdidi 1941 yılında yapılıp kesinleşmiş, 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2. madde uygulaması 1975 yılında yapılıp, ekip çalışmaları 30.09.1976 tarihinde, itirazların incelenmesine ilişkin komisyon çalışmaları da 15.06.1982 tarihinde ilân edilmiş, 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması 1989 yılında yapılıp, 02.04.1990 tarihinde ilân edilerek dava tarihinden önce kesinleşmiştir.
    Genel arazi kadastrosu 1972 yılında yapılıp, 08.03.1972 ilâ 07.04.1972 tarihleri arasında yapılan askı ilânı sonunda kesinleşmiş, çekişmeli taşınmazların bulunduğu yer bu işlemde tapulama dışı bırakılmıştır.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 18/11/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi