Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/925
Karar No: 2022/5155
Karar Tarihi: 01.06.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2022/925 Esas 2022/5155 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, 101 ada 54 ve 55 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının iptali ile taşınmazların tamamı 96 pay kabul edilerek 12’şer payın davacılar ..., ..., ..., ..., ... ve 4 payın ise ... adına tapuya kayıt ve tescili ve geriye kalan 32 payın ipkasına karar verilmesine ilişkindir. Ancak davanın kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmaz/ taşınmazların Hazine'nin mülkiyetinden çıkıp, 3. şahıs/şahıslar adına tescilinden sonra açıldığı görülmüştür. Bu nedenle, davanın reddine karar verilmesi gerektiği, ancak kararda belirtilen kanun maddelerine göre bu şekilde bir davanın açılamayacağı anlatılmıştır. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır:
- 6292 sayılı Kanun
- 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi
- 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi.
8. Hukuk Dairesi         2022/925 E.  ,  2022/5155 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptal Ve Tescil

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kabulüne dair kararın davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 14.10.2019 tarihli ve 2018/6098 Esas, 2019/5835 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiştir. Davacı ... ve müşterekleri vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    ... İli ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 54 ve 55 parsel sayılı sırasıyla 6521,75 ve 7620,61 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar Hazine adına kayıtlı iken, 101 ada 54 parsel sayılı taşınmaz 05.09.2014 tarihinde; 101 ada 55 parsel sayılı taşınmaz ise 16.08.2013 tarihinde 6292 sayılı Kanun gereğince ...’a satılarak tapuda bu kişi adına kayden intikal ettilmiştir.
    Davacı ... ve müşterekleri vekili, 101 ada 55 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak 13.12.2013 tarihinde, 101 ada 54 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak ise 14.11.2014 tarihinde, çekişmeli taşınmazların kullanım hakkının tarafların müşterek murisinden kaldığını ileri sürerek miras paylarına yönelik olarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, 101 ada 54 ve 55 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının iptali ile taşınmazların tamamı 96 pay kabul edilerek 12’şer payın davacılar ..., ..., ..., ..., ... ve 4 payın ise ... adına tapuya kayıt ve tesciline, geriye kalan 32 payın ipkasına karar verilmiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyizi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 14.10.2019 tarihli ve 2018/6098 Esas, 2019/5835 Karar sayılı ilamı ile; “davanın, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi kapsamında Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılıp, 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazda, davalı gerçek kişi adına olan zilyetlik şerhinin ve tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkin olduğu, yörede 3402 sayılı Kanunun ek 4. maddesi uyarınca yapılan ve sonuçları 19/03/2010 ila 19/04/2010 tarihleri arasında ilan edilen kadastroda çekişmeli taşınmazların ... oğlu ...’ın kullanımında olduğunun belirlendiği ve 6292 sayılı Kanun uyarınca dava tarihinden önceki bir tarihte kullanım kadastrosu sırasında hak sahibi olduğu belirlenen gerçek kişiye satılarak davalı ... adına tapuya tescil edildiği, kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhe yönelik davanın dinlenebilmesi için davanın, 6292 sayılı Kanun uyarınca taşınmazın satış işleminden önceki bir tarihte ve Hazineye yöneltilerek açılması gerektiği, taşınmazı satın alan kişi adına tapuya tescil edilip mülkiyet belirlendikten sonra, şahsi hak niteliğindeki şerhe yönelik olarak açılacak davaların dinlenme olanağı bulunmadığı" belirtilerek davanın reddine karar verilmesi gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiş, bozma ilamına karşı davacı ... ve müşterekleri vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
    Dava, 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılan taşınmaza yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Bilindiği üzere, kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmaz/ taşınmazların Hazine'nin mülkiyetinden çıkıp, 3. şahıs/şahıslar adına tescil edilmelerine esas olan hukuki işlem 6292 sayılı Kanun uyarınca Hazinenin satışına dayanan idari işlem olup, Hazinenin satış işlemi ortadan kaldırılmadıkça, başka bir ifade ile idari işlem niteliğindeki Hazinenin satışı idarece geri alınmadıkça ya da idari yargıda iptal edilmedikçe 3. kişi adına oluşan tapu kaydının yolsuz tescil olarak nitelendirilmesi mümkün değildir.
    Dolayısı ile kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmaz/ taşınmazların Hazine'nin mülkiyetinden çıkıp, 3. şahıs/şahıslar adına tescilinden sonra tapu iptali ve tescil isteğine yönelik davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır.
    Somut olaya gelince; davacı ... ve müşterekleri, 101 ada 54 parsel sayılı taşınmaza yönelik 14.11.2014 tarihinde, 101 ada 55 parsel sayılı taşınmaza yönelik davayı ise 13.12.2013 tarihinde açmış olup, çekişmeli taşınmazların ise dava tarihinden önceki tarih olan 05.09.2014 ve 16.08.2013 tarihinde 6292 sayılı Kanun uyarınca davalı ...’a satılarak bu kişi adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.
    Dava tarihi itibariyle taşınmazlar 6292 sayılı Kanun uyarınca satılarak davalı ... adına tescil edildiğine ve dosya kapsamından da idari işlem niteliğindeki satış işleminin idarece geri alındığı ya da idari yargıda iptal edildiği anlaşılamadığına göre eldeki davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır.
    Mahkemece, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanıgılı değerlendirme sonucundan işin esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, hükmün açıklanan bu gerekçeyle bozulmasına karar vermek gerekirken, dava şerh isteğine ilişkin olmadığı halde şerh davası gibi değerlendirme yapılarak değişik gerekçe ile bozulduğu anlaşılmakla, karar düzeltme taleplerinin kabulü ile kararın açıklanan değişik gerekçe ile bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı ... ve müşterekleri vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 14.10.2019 tarihli ve 2018/6098 Esas, 2019/5835 Karar sayılı ilamının kaldırılmasına, hükmün yukarıda yazılı değişik gerekçe ile 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyannca BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 01.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi