Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/3210 Esas 2022/5129 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün müdahillerden ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, ... ili Suruç ilçesi ... çalışma alanında bulunan 109, 150, 103 ve 151 parsel sayılı 56.500, 24.900, 19.300 ve 18.600 m2 yüz ölçümündeki taşınmazlar, Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduklarıından söz edilerek, malik haneleri açık bırakılmak suretiyle tespit edilmişlerdir.
Davacı ... tarafından, davalı Hazine aleyhine, Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan elatmanın önlenmesi davası davaya konu olan parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır.
Kadastro Mahkemesinde, çekişmeli parsel tutanağı ile dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda verilen, çekişme konusu 103 parselin ... adına, 109 parselin 1/2 hisseler oranında ... ve ... mirasçıları adına, 150 parselin ... mirasçıları adına hisseleri oranında tesciline, 151 parselin müdahil Süleyman Tuncer adına tesciline, diğer müdahillerin 109 parselde açtıkları davanın reddine ilişkin hüküm, müdahil ... mirasçısı ... ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 22.03.2007 tarih ve 2007/889 Esas, 2007/761 Karar sayılı ilamıyla; "davalı Hazinenin dava konusu 103, 150, 151 parsellere yönelik temyiz itirazları yerinde bulunmayarak bu parsellere dair mahkeme kararın onanmasına karar verildikten sonra; dava konusu 109 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde, Mahkemece, Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu edilmediği anlaşılan 109 parsel hakkında kadastronun normal usullere göre tamamlanması için tutanak aslının Kadastro Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmesi gereğine ve Asliye Hukuk Mahkemesine sunulan dava dilekçesinin 3. sırasında hudutları yazılı taşınmazın ... Köyünün hangi parseli olduğunun mahallinde yerel bilirkişilerin katılımıyla keşif yapılarak ve dava dilekçesi uygulanarak belirlenmesi, bu taşınmazın söz konusu köyün 243 numaralı veya başka parseli olduğunun anlaşılması halinde tutanak aslı ve ekleri celp edilerek davalı hale getirilmesi, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delilleri toplanarak bu parsel hakkında hüküm kurulması gerekirken, mahkemece dava konusu edilmeyen 109 parsel hakkında tescil hükmü kurulmasının isabetsizliğine" değinilerek bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın reddine, dava konusu ... ili Suruç ilçesi Mertismail Köyü 109 parsele ait tapulama tutanak aslının olağan usullere göre tamamlanması için Kadastro Müdürlüğüne gönderilmesine, dava konusu ... ili Suruç ilçesi Çengelli Köyü 243 parsel açısından davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, müdahillerden ... ve ... tarafından tarafından temyiz edilmiştir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, Mahkemece bozma gereklerine uygun biçimde hüküm verildiğine göre, müdahil ... ve müdahil ... mirasçısı ...'ün aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2. Müdahillerin diğer temyiz itirazları yönünden; Mahkemece uyulmasına karar verilen Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 22.03.2007 tarih ve 2007/889 Esas, 2007/761 Karar sayılı bozma ilamında açıkça; "Mahkemece Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu edilmediği anlaşılan 109 parsel hakkında kadastronun normal usullere göre tamamlanması için tutanak aslının Kadastro Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, dava konusu edilmeyen 109 parsel hakkında tescil hükmü kurulmasının isabetsizliğine" değinilmiştir.
Bu durum karşısında Mahkemece, dava konusu olmadığı bozma ilamıyla da kesinlik kazanan 109 parsel sayılı taşınmaz hakkında, karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerekirken, taraflar arasında kesin hüküm oluşturacak şekilde davanın reddine karar verilmiş olması isabetsiz ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle müdahil ... ile müdahil ... mirasçısı ...'ün temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1. bendinden “Davanın reddine” kelimelerinin çıkartılarak yerine, “Dava konusu olmadığı anlaşılan ... ili Suruç İlçesi Mertismail Köyü 109 parsel sayılı taşınmaz hakkında karar verilmesine yer olmadığına" ifadesinin yazılması suretiyle Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi yollaması ile HMK'nın 304. maddesi (1086 sayılı HUMK'un 438/7. fıkrası) gereğince düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA; müdahillerin sair temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle REDDİNE; taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine, 01.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.