Esas No: 2021/3244
Karar No: 2022/5128
Karar Tarihi: 01.06.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/3244 Esas 2022/5128 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kadastro Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda, davacının açtığı kadastro tespitine itiraz davasının kabul edildiği ve taşınmazın paylaşımının reddedildiği belirlenmiştir. Daha sonra, davalının baba adının düzeltilmesi için tavzih talebi onaylanmış ancak bu karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilerek Yargıtay'a götürülmüştür. Kararda, dava şartları ve hukuki yararın incelenmesi, hükmün tashihi ve tavzihi işlemleri ile ilgili kanun maddeleri de açıklanmıştır. Sonuç olarak, davalıların temyiz itirazlarının kabul edilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şunlardır: 6100 sayılı HMK'nun 115. ve 114. maddeleri, HUMK’un 428. ve 440/I maddeleri.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz Davasında Tavzih İstemi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, ... vekili tarafından 25.11.2016 tarihli dilekçe ile hüküm fıkrasındaki ...'in baba adının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece, 16/05/2017 tarihli karar ile tavzih talebinin kabulüne karar verilmiş olup, kararın davalılar ... vd vekilince süresi içerisinde temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sonucu, Çorum ili ... ilçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 636 parsel sayılı 2.225 m2 yüzölçümlü taşınmaz, dava konusu olduğundan bahisle malik hanesi boş bırakılarak tespit edilmiştir.
Davacı ... tarafından, kadastro tespitinden önce Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan müdahalesinin önlenmesi istemine ilişkin dava, çekişmeli taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının mirasçılarının davadan feragat etmeleri nedeni ile davanın reddine ve taşınmazın 12 pay üzerinden davalıların miras payları da gösterilerek 6 payın ... oğlu ... adına, 1'er payın ise ... oğlu ... ve diğerleri adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ve bu hüküm, temyiz edilmeksizin 14.09.1999 tarihinde kesinleşmiştir.
Bilahare, lehine hüküm kurulan davalı ... vekili tarafından 25.11.2016 havale tarihli dilekçeyle, hükümdeki ...'in "..." olarak yazılan baba adının "..." olarak düzeltilmesi istemiyle tavzih talebinde bulunulmuş ve mahkemenin 16.05.2017 tarihli ek kararıyla, tavzih talebinin kabulüne karar verilmiş olup, iş bu ek karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kesinleştirilerek infaz edilmiş ilam hakkında ilamdaki davalı baba adının tavzih yolu ile düzeltilmesi istemine ilişkindir.
1. Uyuşmazlığın esasının incelenmesinden önce dava şartları üzerinde durulması gerekmektedir.
Dava şartları, mahkemece davanın esası hakkında yargılama yapılabilmesi için gerekli olan koşullardır.
Diğer bir anlatımla; dava şartları dava açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan “kamu düzeni” ile ilgili zorunlu koşullardır.
Mahkeme, hem davanın açıldığı günde hem de yargılamanın her aşamasında dava şartlarının tamam olup olmadığını kendiliğinden araştırıp incelemek durumunda olup; bu konuda tarafların istem ve beyanları ile bağlı değildir.
Davanın esası hakkında inceleme yapılabilmesi için varlığı gerekli hallere, olumlu dava şartları (mesela, görev, hukuki yarar gibi); yokluğu gerekli hallere ise olumsuz dava şartları denilmektedir (mesela, kesin hüküm gibi). Olumsuz dava şartlarından birisi mevcutsa veya olumlu dava şartlarından biri mevcut değilse, davanın esası incelenemez. Bunun amacı, bir davanın esası hakkında incelemeye geçilebilmesi için gerekli bütün şartları ve bunların incelenmesi usulünü tespit etmek, böylece davaların daha çabuk, basit ve ekonomik bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olmaktır.
Dava şartlarından biri olmadan açılan dava da, açılmış (var) sayılır, yani derdesttir. Dava şartının eksik olması halinde nasıl bir usul işlemi yapılacağı, 6100 sayılı HMK’nin 115. maddesinde belirlenmiştir. Anılan maddenin ikinci fıkrasında “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
6100 Sayılı HMK'nin 114.maddesinde hukuki yarar dava şartı olarak kabul edilmiş olup hukuki yarar davanın her aşamasında mevcut olması gerekir.Mahkemenin, her dava açıldığında ve davanın devamında davacının dava açmakta hukuki yarar bulunup bulunmadığını kendiliğinden incelemesi gerekir.
Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda somut olay değerlendirildiğinde, tavzih talep eden davalı ... vekilinin tapu müdürlüğüne müracaatı üzerine 05.05.2016 tarih ve 783 yevmiye nolu işlem ile ...'in tapuda "..." olan baba adı "..." olarak düzeltildiği, bu durumun dosyaya gönderilen 28.11.2018 tarihli tapu sureti ve ile 26/05/2022 günü UYAP üzerinden yapılan sorgudan anlaşılmıştır. Dolayısı ile davalı ... vekilinin tapuda düzeltme yapıldıktan sonra aynı konuda tavzih talep etmesinde hukuki yararı bulunmadığından talebin bu nedenle reddi yerine işin esasının incelenerek yazılı gerekçe ile kabul kararı verilmesi,
2. Kabule göre de; Hükümdeki maddi hataların tashihi (düzeltimi) ve tavzih üzerinde kısaca durmak gerekirse; hükümlerin tashihi (düzeltilmesi) 6100 sayılı HMK'nun 304. maddesinde, hükümlerin tavzihi ise aynı Kanunun 305. maddesinde düzenlenmiştir.
Hükümlerin tashihi, mahkemece res'en veya taraflarından birinin talebi üzerine hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hataların düzeltilebilmesi imkan sağlayan bir yoldur. Maddi hata düzeltimi ile hükmü veren mahkeme, sadece yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hataların düzeltilebilir.
Hükümlerin tavzihi ise, hükmün müphem olması veya birbirine aykırı (çelişik) fıkralar ihtiva etmesi halinde, hükmün gerçek anlamının meydana çıkarılması için başvurulan bir yoldur.
Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanması veya tereddüt veya aykırılığın giderilmesini kararı veren mahkemeden isteyebilirler.
Yukarıda belirtildiği gibi, açık olmayan veya çelişik fıkraları kapsayan hükümlerin açıklanması hükmün icrası tamamlanıncaya kadar istenebilir. Yargılamanın iadesine karar verilmedikçe veya hüküm temyiz edilip bozulmadıkça, verilen hükmün değiştirilmesi mümkün değildir. Hükümlerin tavzihi de bunun bir istisnası olarak kabul edilemez. Hâkim burada hükmün başka türlü anlaşılmasını önlemek için gerçeği ortaya koymakla ödevlidir.
Tavzih, kural olarak sadece hüküm fıkrası hakkında olur. Hükmün gerekçesinin açıklanması bakımından tavzih yoluna gidilemez. Ancak, hüküm fıkrası ile gerekçe arasında bir çelişki varsa, bu çelişkinin giderilmesi için tavzih yoluna başvurulabilir (YHGK’nin 14.6.1967 tarihli ve 1967/9–462 Esas 300 Karar sayılı ilamı).
Hâkim, tavzih yolu ile hükümde unutmuş olduğu talepler hakkında karar verip bunu kararına ekleyemeyeceği gibi, hüküm verirken unuttuğu vekâlet ücreti veya faiz hakkında tavzih yolu ile bir karar verip bunu hükmüne dâhil edemez. Aynı şekilde kısa kararla gerekçeli karar arasındaki çelişki de tavzih yolu ile giderilemez. Bütün bu anlatımlardan çıkan netice; tavzih yolu ile kesinleşmiş olan hüküm sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez (Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, cilt 5, Altıncı Baskı şehir 2001 cilt 5, s. 5270 vd.).
Somut olayda; tavzihi istenilen kararın 14.09.1999 tarihi itibari ile kesinleştiği ve karar gereğinin aynı tarih ve 539 yevmiye nolu işlem ile tapuya tescil edildiği, yani kararın infaz edilmiş olduğu, dolayısıyla infaz edilmiş bir karar hakkında tavzih kararı verilmeyeceğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin yazılı temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 01.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.