10. Hukuk Dairesi 2015/13277 E. , 2015/13029 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın yetki yönünden usulden reddine, Mahkemenin yetkisizliğine, dosyanın görevli ve yetkil... Nöbetçi İş Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ve davalı ... avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ...tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosya kapsamına göre, 26.08.2011 tarihli trafik-iş kazası sonucu yaralanan sigortalıya bağlanan gelirler ve yapılan tedavi masraflarından oluşan Kurum zararının rücuan tazmininin talep edildiği 11.12.2014 tarihinde açılan eldeki davada, yasal süresi içerisinde davalı ... avukatı tarafından Dikili Mahkemelerinin yetkili olduğu belirtilerek, yetki ilk itirazında bulunulduğu anlaşılmaktadır.
5510 sayılı Kanunun “Uyuşmazlıkların çözüm yeri” başlığını taşıyan 101. maddesinde, bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan durumlarda, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği belirtilerek görev konusu açıklanmış olmasına karşın, Kanunda yetkiye ilişkin herhangi bir genel düzenleme yapılmamıştır. “Primlerin ödenmesi” başlıklı 88. maddenin on dokuzuncu fıkrasında, Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesinin yetkili olduğu bildirilmiş ise de, bu hükmün, inceleme konusu davada uygulama yeri bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 5. maddesinde, iş mahkemelerinde açılacak her davanın, açıldığı tarihte dava olunanın Türk Medeni Kanunu gereğince ikametgahı sayılan yer mahkemesinde bakılabileceği açıklanmış, 15. maddesinde de, bu Kanunda açıklık bulunmayan durumlarda Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu hükümlerinin uygulanacağı bildirilmiştir.
6100 sayılı Kanunun yetki itirazının ileri sürülmesi başlıklı 19. maddesinde; “Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir. Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir. Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu"nun 6. maddesi (mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 9"uncu maddesi) uyarınca ilke olarak bir dava, davalının ikametgâhı mahkemesinde açılabileceği gibi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu"nun 16. maddesi (mülga 1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 21"inci maddesi) uyarınca davacıya tanınan seçimlik hak kapsamında haksız fiilin vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.
Somut olayda, kesin yetkinin söz konusu olmadığı belirgin olmakla, haksız fiil niteliğindeki trafik kazasının Bergama ilçesinde meydana geldiği ve davalı ...’in ikametgahının Dikili ilçesi, diğer davalının ise şirket merkezinin ... Memurluğunda kayıtlı adresinin ise İzmir ili olduğu, diğer davalının davaya cevap vermediği davalı ... avukatının ise, yöntemince ve süresinde yetki itirazında bulunduğunun anlaşılması karşısında, Mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, usulüne uygun yapılan yetki itirazı incelenerek Mahkemenin yetkisiz ve davalı Fikret’in yetkili olduğunu bildirdiği ... Asliye Hukuk (İş Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum ve davalı ... avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı ..."e iadesine, 29.06.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.