3. Ceza Dairesi 2018/5213 E. , 2019/1222 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraate dair
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Katılan sanık ..., katılan ..., sanık ... ve ... müdafiinin yasal süresinden sonra olan duruşmalı inceleme isteminin hükmolunan ceza miktarları da gözetilerek CMUK’un 318. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
1) Katılan sanık ... hakkında basit yaralama ve mala zarar verme; sanıklar ... ve ... hakkında basit yaralama; katılan sanıklar ..., ..., ..., ..., sanıklar ..., ..., ... hakkında basit yaralama; suça sürüklenen çocuk ... hakkında basit yaralama; katılan sanıklar ..., ..., ..., ..., sanıklar ..., ... hakkında mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Hükmolunan adli para cezalarının tür ve miktarına göre, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi uyarınca hükümler kesin nitelikte bulunduğundan sanıklar, katılanlar ve katılan sanıklar müdafiilerinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE,
2) Katılan sanık ... ve sanık ... hakkında katılan ..."ı yaralamadan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye göre katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA,
3) Katılan sanık ... hakkında katılan ..."yı ve katılan sanık ..."u yaralamadan kurulan mahkumiyet hükümleri ile katılan sanıklar ..., ..., ..., sanık ... hakkında katılan ..."ı yaralamadan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Olayın oluş şekline göre; katılan sanık ... hakkında ... ve ..."i yaralamadan TCK"nin 29. maddesindeki haksız tahrik hükmünün uygulanmamasında isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre katılanlar, sanıklar, katılan sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin kısmen isteme aykırı olarak ONANMASINA,
4) Katılan sanık ... hakkında katılan ..."u yaralamadan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Olayın oluş şekline göre; katılan sanık ... hakkında İlyas"ı yaralamadan TCK"nin 29. maddesindeki haksız tahrik hükmünün uygulanmamasında isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Adli Tıp Kurumu uygulamaları ve Dairemizin istikrarlı içtihatlarına göre katılan ..."ın yüzünde sabit iz kalıp kalmayacağı yönündeki raporun olay tarihinden en az 6 aylık süre geçtikten sonra yapılacak muayene sonucunda düzenlenmesi gerektiği, katılanın yaralanmasının yüzünde sabit iz niteliğinde olduğuna dair nöroşurji uzmanı tarafından düzenlenen 27.10.2010 tarihli raporun ise olay tarihinin üzerinden 6 ay geçmeden yapılan muayenesi sonucu düzenlendiği anlaşılmakla, katılanın tüm tedavi evrakları ve raporlarıyla birlikte en yakın Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğüne sevkinin yapılarak, yaralanmasının yüzde sabit ize neden olup olmadığı yönünde yeniden raporunun aldırılmasından sonra katılan sanığın hukuki durumunun belirlenmesinin gerektiği gözetilmeden yetersiz rapora dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
b) Katılan sanığın eylemine uyan, 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-e, 87/1-c 87/1-son maddeleri uyarınca, cezasının 5 yıldan az olamayacağı anlaşıldığından 5271 sayılı CMK"nin 196/2. maddesi gereğince istinabe suretiyle sorguya çekilemeyeceğinin gözetilmemesi,
c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden katılan sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan sanık ... müdafii ve katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 28.01.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.