Esas No: 2016/18569
Karar No: 2021/1948
Karar Tarihi: 31.03.2021
Danıştay 4. Daire 2016/18569 Esas 2021/1948 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/18569
Karar No : 2021/1948
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … İthalat İhracat Taşımacılık Aracılık ve Lojistik Hizmetleri Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av…
2-… Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle tarh edilen 2010/1 ila 12 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergileri ile 213 sayılı Kanun'un 353/1 maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının ilgili dönemde fatura aldığı Küçükçekmece Vergi Dairesi mükellefi ...Nakliyat İnşaat Taah. Petrol San. Tic. Ltd. Şti., Göztepe Vergi Dairesi mükellefi ...Lojistik Hizmetler İnş. San. Tic. Ltd. Şti. ile Küçükyalı Vergi Dairesi mükellefi ... hakkında yapılan tespitler değerlendirildiğinde adı geçen mükelleflerin düzenlediği belgelerin gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmayan sahte belgeler olduğu sonucuna varıldığından yapılan cezalı tarhiyatların buna ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı; Galata Vergi Dairesi mükellefi ...Nolu ...Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi ile Üsküdar Vergi Dairesi mükellefi ... Nakliyat Lojistik Destek Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. hakkında yapılan tespitlerin ise davacıya düzenlenen faturaların sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge olduğunu kanıtlamaya yeterli olmadığı anlaşıldığından yapılan cezalı tarhiyatların bu mükelleflerden alınan faturalardan kaynaklı kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı, kesilen özel usulsüzlük cezasında da hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, sahte fatura kullanıldığından bahisle adına yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı, temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının davanın reddine ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı adına yapılan cezalı tarhiyatlarda ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı, temyiz isteminin kabulü ve Mahkeme kararının aleyhe kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
DAVACININ SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Vergi Mahkemesi kararının ...Nolu ...Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi'nden alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmının bozulması, diğer kısımlarının ise onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Davalı idarenin, kararın ... Nakliyat Lojistik Destek Hizmetleri Tic. Ltd. Şti.'den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ve 213 sayılı Kanun'un 353/1 maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar ile davacının kararın davanın reddine ilişkin kısmına dair temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar, temyize konu edinilen Mahkeme kararının bu kısımlarının bozulmasını sağlayacak nitelikte görülmemiştir.
Davalı idarenin, kararın ...Nolu ...Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi'nden alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmına dair temyiz istemine gelince;
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının ilgili dönemde fatura aldığı Galata Vergi Dairesi mükellefi ...Nolu ...Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda; mükellefin 07/04/2008 tarihinde şehir içinde ve dışında, kara yolu ile öğrenci, personel vb. grup taşımacılığı işleri yapmak üzere faaliyete başladığı, sahte fatura düzenleme suçu kapsamında … isimli kişinin ikametgahında yapılan aramada mükellef kuruma ait vergi levhası fotokopisi, sigorta bildirgesi fotokopisi, 2 sayfa fiyat listesi, 1 sayfa kiralık araç listesi, ticaret sicil gazetesi fotokopisi, ticaret odası faaliyet belgesi fotokopisi, … ve …'na ait imza sirküleri fotokopisi, katma değer vergisi tahakkuk fotokopisinin ele geçirildiği, mükellefin hesap ve işlemlerinin incelenmesi amacıyla 2010 yılı defter ve belgelerinin sunulması için, mükellefin merkez adresine gönderilen yazının adresin sürekli kapalı olması nedeniyle tebliğ edilemediği, söz konusu yazının kooperatif başkanının ikametgah adresinde 03/05/2012 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen defter ve belgelerin ibraz edilmediği, mükellefin iş yerinde yapılan 14/07/2006 tarihli açılış yoklamasında, iş yerinin 10 m2 olduğunun görüldüğü, Avusturya Lisesinin servis taşımacılığı işinin yapılacağının beyan edildiği, 16/04/2008 tarihli yoklamada adreste faaliyette olduğu, servis taşımacılığı işi ile iştigal edileceğinin beyan edildiği, çalışan işçi olmadığının tespit edildiği, 13/05/2010 tarihli yoklamada nakliye işi ile iştigal edildiği, 180 adet araçla faaliyet gösterildiği, çalışan 14 adet personel olduğunun beyan edildiği, 08/03/2011 tarihli yoklamada adresin boş ve kapalı olduğunun, mükellefin yaklaşık 1,5 yıl önce adresten ayrıldığının tespit edildiği, 16/03/2011 tarihli yoklamada adresin boş ve kapalı olduğunun, mükellefin adreste faaliyette olmadığının tespit edildiği, kooperatif yönetiminin talebi üzerine 03/05/2011 tarihinde yapılan yoklamada mükellefin adreste olduğunun görüldüğü, 14 çalışanla nakliye faaliyetinde bulunulduğunun beyan edildiği, 01/04/2013 tarihli yoklamada adreste nakliye faaliyetinde bulunulduğu, ücretli çalışan olarak 1 işçisinin olduğu, adına kayıtlı araç olmadığı beyanında bulunulduğu, mükellefin 2010 ila 2013 yılları arasında katma değer vergisi matrahlarının çok yüksek olmasına rağmen tahakkuk eden verginin çok düşük olduğu, Galata Vergi Dairesine 1.142.883,21 TL, Boğaziçi Kurumlar Vergi Dairesine 144.038,51 TL ödenmemiş vergi borcu bulunduğu, mükellefin 2011 yılında Bs bildiriminin 59.491.990,00 TL, mükelleften mal alanların Ba bildiriminin 57.349.612,00 TL olduğu, yine mükellefin 2011 yılı Ba bildiriminin 43.930.106,00 TL olduğu, ancak mal alımı yapılan 10 firmanın 7'sinin mükellefiyetinin res'en terkin edildiği, 3'ü hakkında sahte belge düzenlemekten dolayı vergi tekniği raporu düzenlendiği, bu haliyle 2010 ila 2013 döneminde mal ve hizmet alımı bildirimlerinin tamamına yakınının sahte fatura düzenleyen mükelleflerden olduğu, yapılan yoklamada sigortalı işçi olarak gösterilen … hakkında yapılan araştırmada kooperatifte sigorta kaydının bulunmadığının anlaşıldığı, kooperatif tarafından bildirilen sigortalı kişilerin bir çoğunun kooperatif yönetim kurulu üyelerinin akrabaları olduğunun tespit edildiği, bir dönem yönetim kurulu üyesi olan …'nun ifadesinde; 2006 yılından sonra kooperatif ile ilgisinin olmadığını, genel kurul toplantı tutanağında yer alan imzaların kendisine ait olmadığını beyan ettiği, yapılan tespit ve değerlendirmelere dayanılarak bu mükellefin düzenlediği faturaların sahte belge olarak kabul edilmesi gerektiğine kanaatine ulaşıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer verilen tespitlerin birlikte değerlendirilmesinden, söz konusu mükellefin bildirmiş olduğu yüksek tutarlı katma değer vergisi matrahlarının tespit edilen ticari kapasitesi ile açıkça orantısız olduğu, bu kadar yüksek tutarda hasılatı olan mükellefin iş yerinin yapılan yoklamaların bir kısmında kapalı olduğu, yoklama tutanaklarında yer alan işçi ve araç sayılarının kooperatif yetkilisinin beyanına dayalı olup, bu konuda fiilen yapılmış bir tespit bulunmadığı, defter ve belgelerinin incelemeye ibraz edilmediği, mal ve hizmet alımı yapıldığı bildirilen mükellefler hakkında tanzim edilmiş raporlar veya olumsuz tespitler bulunduğu, sahte fatura organizasyonu kurmaktan dolayı hakkında vergi tekniği raporu bulunan şahsın adresinde yapılan aramada mükellefe ait bir çok belgenin de ele geçirilmiş olduğu, tahakkuk eden vergilerin ödenmediği hususları göz önünde bulundurulduğunda, mükellefin uyuşmazlık konusu dönemde davacıya düzenlediği faturaların sahte belge niteliğinde olduğu sonucuna ulaşıldığından, bu faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık, aksi yönde verilen Vergi Mahkemesi kararının buna ilişkin kısmında ise hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine, davalı idarenin temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine,
2.Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:…, K:… sayılı kararının özel usulsüzlük cezasına ve ...Nakliyat İnşaat Taah. Petrol San. Tic. Ltd. Şti., ...Lojistik Hizmetler İnş. San. Tic. Ltd. Şti., ... ve ... Nakliyat Lojistik Destek Hizmetleri Tic. Ltd. Şti.'den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmının ONANMASINA,
3.Mahkeme kararının ...Nolu ...Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi'nden alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmının BOZULMASINA,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
5. 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
6.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
7.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 31/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.