Esas No: 1981/1909
Karar No: 1984/1662
Karar Tarihi: 06.04.1984
Danıştay 6. Daire 1981/1909 Esas 1984/1662 Karar Sayılı İlamı
Daire : ALTINCI DAİRE
Karar Yılı : 1984
Karar No : 1662
Esas Yılı : 1981
Esas No : 1909
Karar Tarihi : 06/04/984
BAYINDIRLIK VE İSKAN BAKANLIĞINCA ONAYLANAN PLAN DEĞİŞİKLİĞİ İLE DOLGU ALANI OLARAK AYRILAN VE BU DOLGU ALANININ KAMUNUN HÜKÜM VE TASARRUFU ALTINDA OLUP ÖZEL MÜLKİYETE KONU EDİLEMİYECEĞİ PLAN NOTU İLE ÖNGÖRÜLEN YERDE MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞININ İZNİ DOĞRULTUSUNDA SİTE ÖNÜNDEKİ EROZYONU ÖNLEMEK AMACIYLA BİR KOOPERATİF TARAFINDAN DOLGU YAPILMASINDA MEVZUATA AYKIRILIK BULUNMADIĞINDAN, DAVACI KOOPERATİF İSTEĞİNİN BELEDİYECE REDDİNDE İSABET OLMADIĞI HK.
Dava, ... ilçesi ... yöresinde bulunan 124 Konutluk sitede meydana gelecek erozyonu önlemek bakımından imar planı uyarınca denize dolgu yapılması için ruhsat verilmesi isteğinin reddine ilişkin belediye başkanlığı işleminin iptali istemiyle açılmış bulunmaktadır.
6785 sayılı İmar Kanununun 1605 sayılı Kanunla ek 7.maddesinde, denizden doldurma ve bataklık kurutma suretiyle özel mülkiyet adına arazi ve arsa kazanılamıyacağı kurala bağlanmıştır. Yasanın bu buyurucu hükmü karşısında gerçek veya özel hukuk tüzel kişileri ile kamu idareleri ve kamu kurumlarının, Maliye ve Gümrük Bakanlığının izni olmadıkça denizden doldurma yetkisine sahip olmadıkları açıktır. Ancak İmar Kanununun ek 7 ve ek 8.maddelerine ilişkin Yönetmeliğin 1.06 maddesi hükmü ile, deniz, göl ve nehir kıyıları herkesin mutlak bir eşitlik ve serbestlikle yararlanmasına ve kullanmasına açık bulunduğundan, bu gibi yerlerde, iskele, rıhtım ile kıyının kamu yararına bırakılmasını sağlamayı kolaylaştırmak ya da kıyıyı korumak amacıyla, kamuya yararlı yapı ve tesislerin yapılabilmesine olanak sağlanmıştır.
Olayda 16.2.1973 onay günlü mevzi imar planı uyarınca yaptırılan 124 konutluk site arazisinin marnlı bir toprak verisine sahip olmaması, deniz dalgalarının kıyıya yaptığı dalga potansiyelinden şişmesine, arazinin çökmesine ve erozyona uğramasına sebep olması nedeniyle istinat duvarı ve sahil tahkimatı yapılmasına ilişkin olarak hazırlanan
plan değişikliği önerisinin 28.4.1978 gününde düzeltilerek Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylandığı, bu plan değişikliği ile dolgu alanı öngörüldüğü ve bu dolgu alanının kamunun hüküm ve tasarrufu altında olup özel mülkiyete konu edilemeyeceği hususunda plana not konduğu, 29.1.1979 günlü Maliye ve Gümrük Bakanlığı yazısında doldurma nedeniyle kazanılacak alana bir tecavüzde bulunmaması, onaylı imar planı notuna uygun olarak kamunun yararına açık bulundurulması koşullarıyla davacı kooperatif tarafından dolgu işleminin yapılmasının uygun görüldüğü
dava dosyasının incelenmesinden anlaşılmıştır.
Maliye ve Gümrük Bakanlığından alınan izin üzerine 28.4.1978 onay günlü mevzi imar planında öngörülen dolgu alanının kamunun hüküm ve tasarrufu altında olmak ve özel mülkiyete konu edilmemek dolayısıyla kamunun yararına açık bulundurulmak koşuluyla erozyonu önlemek amacıyla davacı kooperatif tarafından taş dolgu yapılmasında mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.
Öte yandan davalı idarenin, imar planı uyarınca yapılması gereken dolgunun belediye tarafından yapılmasının gerektiği yolundaki iddiası da yerinde görülmemiştir. Zira doldurma işleminin, davalı belediyeye değil, davacı kooperatife verilmiş olduğu açık bir biçimde ortadadır.
Açıklanan nedenlerle denize dolgu yapılması için ruhsat verilmesi isteğinin reddedilmesine ilişkin davalı idare işleminin iptaline karar verildi.
AZLIK OYU:
6785 Sayılı Kanuna 1605 sayılı Kanunla eklenen ek 7.maddenin son bendinde, kıyı şeridi içinde bulunan kamuya ait binalı ve binasız arazi ve arsaların özel mülkiyete intikal ettirilemiyeceği, bu yerlerde denizden doldurma ve bataklık kurutma suretiyle özel mülkiyet adına arazi ve arsa kazanılamıyacağı kurala bağlanmıştır.
Olayda, 16.2.1973 onay günlü mevzi imar planı uyarınca yaptırılan 124 konutluk siteye ilişkin 28.4.1978 gününde onaylanan imar planı değişikliği ile erozyonu önlemek amacıyla tahkimat (istinad) duvarı ve denize dolgu yapılması öngörülmüş ise de davacı kooperatifce dolgu sahası üzerinde adli yargı yerinde intifa hakkı isteğinde bulunulduğu dolgu sahası üzerinde havuz, kumluk saha, gölgelik vs. gibi tesislerin yapımı girişimlerinin olduğu hususunun dava dosyasının incelenmesinden anlaşılması karşısında kooperatifin denizden doldurmak suretiyle elde edilecek sahanın hukuken özel mülkiyete geçirilmese bile kamunun yararına açık bulundurulacak sahayı amaçları doğrultusunda kullanarak fiili bir durumun yaratılacağı sonucuna varılmıştır.
Kaldı ki davalı İdarece kendi mülkiyet sınırları içinde kalmak kaydı ile istinat duvarı inşaatı için ruhsat verilebileceği, imar planı uyarınca yapılacak dolgunun belediyece yapılması gerektiği belirtildiğinden, davacının erozyonu önlemeye yönelik olan istinat duvarı yapmayıp büyük ölçüde parasal bir yükü gerektiren denize dolgu yapmayı yeğlemesi erozyonu önlemenin ötesinde amaçlarının bulunduğunu göstermektedir.
Açıklanan gerekçeyle denize dolgu yapılması hakkındaki ruhsat isteğinin reddine ilişkin işlemin iptaline yönelik davanın reddi gerektiği oyu ile karara karşıyım.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.