Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2017/1864
Karar No: 2018/504
Karar Tarihi: 21.03.2018

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/1864 Esas 2018/504 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Alacaklı tarafından borçludan alacak alınması için yapılan haciz işleminde, davalı üçüncü kişi istihkak iddiasında bulunarak mahcuz mallara kendisinin sahip olduğunu belirtmiş, ancak bu iddianın tüzel kişilerde temsil yetkisi olan kişiler tarafından yapılabileceği, kendisinin ise bu konuda herhangi bir yetkisinin olmadığı belirlenmemiştir. Bu nedenle geçerli bir istihkak iddiasının olup olmadığının araştırılması gerektiği karara bağlanmıştır. İcra ve İflas Kanunu'nun 96/1, 85/2, 97/a ve 99. maddeleri bu kararda detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu         2017/1864 E.  ,  2018/504 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki “istihkak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İstanbul 9. İcra (Hukuk) Mahkemesince davanın reddine dair verilen 11.04.2013 gün ve 2013/82 E., 2013/372 K. sayılı kararın temyizen incelenmesinin alacaklı vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 28.03.2014 gün ve 2013/13470 E., 2014/5622 K. sayılı kararı ile,
    "…Davacı alacaklı vekili, 29.01.2013 tarihli hacze konu menkullerin borçlu şirkete ait olduğunu belirterek davanın kabulü ile üçüncü kişi şirketin istihkak iddiasının reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ..., takip borçlusunun eşinin eski ortağı olduğunu açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, alacaklının İİK’nun 99.maddesi gereğince açtığı, üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir.
    İstihkak davasının amacı hacizli eşya ya da hak üzerinde cebri icranın devam edip etmeyeceğini belirlemektir. İstihkak davasının görülebilmesi için, geçerli ve süresinde yapılmış bir istihkak iddiasının bulunması gerekir. Borçlunun üçüncü kişi lehine, üçüncü kişinin kendi lehine, borçlu ile birlikte malı elinde bulunduran üçüncü kişinin diğer bir üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunması mümkündür. (İİK"nun 96/1, 85/2)
    Somut olayda; alacaklı tarafından borçlu ... aleyhine İstanbul 34. İcra Müdürlüğü"nün 2013/1396 Esas sayılı dosyası ile takip başlatılmıştır. 29.01.2013 tarihli hacizde davalı ... haczedilen mallardan beş adet overlock makinasının çalıştıkları firmalara kalanların ise ... ... Tekstil Gıda İnş.San. ve Tic. Ltd. Şirketine ait olduğunu ileri sürerek istihkak iddiasında bulunmuştur. Dosya kapsamında, istihkak iddiasında bulunan ..."ın istihkak iddiasında bulunulan tarih itibariyle ... ... Tekstil Gıda İnş. San. ve Tic. Ltd. Şirketi"nin yetkilisi olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Bu nedenle, geçerli bir istihkak iddiasının bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekir. Zira, geçerli bir istihkak iddiasının bulunmadığının tespiti halinde, davanın dava şartı olan hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerekecektir.
    Bu nedenle, ... ... Tekstil Gıda İnş. San. ve Tic. Ltd. Şirketi"nin kurulduğu tarihten itibaren tüm ortak ve yetkililerini gösterir sicil kayıtlarının getirtilerek dosya arasına alınması, ..."ın anılan şirket lehine istihkak iddiasında bulunmaya yetkisinin olmadığının belirlenmesi halinde davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi; geçerli bir istihkak iddiasının bulunduğunun tespiti halinde ise, ... ... Tekstil Gıda İnş. San. ve Tic. Ltd. Şirketi"nin davalı olarak davaya dahil edilmesinin sağlanması, bu hususta davacı tarafa süre ve imkan tanınması, tarafların toplanan ve toplanacak tüm delilleri, borçlunun ... ... Tekstil Gıda İnş. San. ve Tic. Ltd. Şirketi"nin ortağı olduğu bu şekilde haczedilen malları birlikte ellerinde bulundurdukları kabul edilerek bu şekilde İİK"nun 97/a maddesinde belirtilen mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğu ve davada ispat yükünün alacaklı tarafta olmadığı gözetilerek, sonuca gidilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsiz olmuştur…"
    gerekçesiyle ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.


    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki belgeler okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    İstem alacaklı tarafından üçüncü kişinin istihkak iddiasının İcra ve İflas Kanununun 99. maddesi gereğince reddine ilişkindir.
    Alacaklı vekili müvekkilinin borçlu ...’ten 7.500,00 TL alacağının tahsili için ihtiyati haciz kararı aldığını ve bu karar uyarınca icra takibi başlatıldığını, 29.01.2013 tarihinde borçlunun tebligat adresi olan ... ...….Ltd. Şti.nin bulunduğu adrese hacze gidildiğini, haciz aşamasında davalının, borçlunun bu iş yeri ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını beyan ederek istihkak iddiasında bulunduğunu, borçlu ... ile davalının eşi olan Hasan Albayrak’ın ticaret odası güncel kayıtlarına göre şirkette ortak olduklarını belirterek üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi ile uyuşmazlık konusu mahcuzların borçluya ait olduğuna karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı üçüncü kişi duruşmada alınan beyanında takip borçlusunun, eşinin ortağı olduğunu, borçlunun arada bir dükkâna gelip gittiğini ancak alacaklı ile hiçbir şekilde karşılaşmadıklarını belirtmiştir.
    İcra Mahkemesince İcra ve İflas Kanunu’nun 97 ve devamı maddelerinde öngörülen mülkiyet karinesinin üçüncü kişi yararına olduğu, haczin davacı alacaklının da dava dilekçesi ekinde sicil kayıtlarını sunmuş olduğu borçlunun ortağı bulunduğu ... ... Tekstil Gıda İnş. San. Ltd. Şti’ne ait adreste gerçekleştirildiği, haciz adresinin ne takibe konu senedin tanzim yerinde ne takip talebi ve ödeme emrinde yer almadığı, bu koşullar altında davacının, yasanın üçüncü kişi yararına işler hâle getirmiş olduğu karineyi çürütecek güçlü ve mahkemeyi ikna edecek deliller sunması gerektiği, mahkemenin alacaklıya bu delilleri sunabilmesi için yeteri kadar imkân tanıdığı ancak davacının bu karineyi çürütecek güçte bir delil sunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Alacaklı vekilinin temyizi üzerine karar, Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde açıklanan gerekçelerle bozulmuştur.
    Mahkemece ortada geçerli olarak gerçekleştirilen bir istihkak iddiasının mevcut olduğu ve bu iddianın geçersizliğinin öne sürülmediği, yetkili tarafından istihkak iddiasında bulunulmasının içtihatlarla sisteme entegre olan bir kabul olup bunun istisnaya uğramasının mümkün olduğu, davada durumun bu istisnayla özdeşleştiği, burada istihkak iddiasının yetkiliden gelmesine ilişkin kuralın işletilmesini, bunu mesele yapmayan tarafların engellediği gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
    Direnme kararı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, somut olayda geçerli bir istihkak iddiasının bulunup bulunmadığı, geçerli bir istihkak iddiasının mevcut olduğunun belirlenmesi halinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 97/a maddesinde belirtilen mülkiyet karinesinin aksinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Haczedilen bir mal üzerinde, (alacaklı ve borçlu dışındaki) bir üçüncü kişinin mülkiyet veya diğer bir ayni hak sahibi olduğunun ileri sürülmesine istihkak iddiası denir ( Kuru B., İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2. Baskı, Ankara 2013, s. 543).
    Tüzel kişilerde istihkak iddiası tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz.
    Somut olayda İstanbul 34. İcra Dairesince borçlu ...’e karşı “Gürsel Mah. Eski Beşiktaş Cd. No:32 Kâğıthane” adresinde 29.01.2013 tarihinde yapılan haciz işleminde, haciz yerinde hazır bulunan ..., haczedilen mallardan beş adet overlock makinasının çalıştıkları firmalara, kalanların ise ... ... Tekstil Gıda İnş. San. ve Tic. Ltd. Şirketine ait olduğunu ileri sürerek istihkak iddiasında bulunmuştur. Ancak yukarıda açıklandığı üzere davalı ...’ın ... ...…Ltd. Şti.’ni temsile yetkili olup olmadığı konusunda dosyada herhangi bir bilgi veya belge bulunmamaktadır.
    O hâlde geçerli bir istihkak iddiasının bulunup bulunmadığının saptanabilmesi için bozma kararında belirtilen şekilde araştırma yapılması gereklidir.
    Hâl böyle olunca; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Açıklanan nedenlerle direnme kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 21.03.2018 gününde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi