Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6093
Karar No: 2018/1045
Karar Tarihi: 19.03.2018

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/6093 Esas 2018/1045 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, bir eser sözleşmesi nedeniyle alacak istemine ilişkin olarak açılmıştır. Davacı, taraflar arasında bulunan bir sözleşme uyarınca hakedişlerden haksız olarak gecikme cezası kesildiği ve ayrıca ödemelerin geç yapılması nedeniyle faiz alacakları bulunduğunu ve bu nedenle 10.000,00 TL alacak istediğini belirtmiştir. Mahkeme, yapılan kesintinin haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, davalının temerrüde düşürüldüğüne dair kanuni bir ihtarnamesi olmadığından, faiz istemi yönünden davanın reddedilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, diğer temyiz itirazları reddedilirken, hüküm davalı yararına bozulmuştur.
Kanun maddeleri şu şekildedir:
- 818 sayılı mülgâ BK'nın 355 ve devamı maddeleri
- Borçlar Kanunu'nun 101. maddesi
- Ticari İşletme Kanunu'nun 117. maddesi
15. Hukuk Dairesi         2016/6093 E.  ,  2018/1045 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    - K A R A R -
    Dava, eser sözleşmesi nedeniyle alacak istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Davacı, taraflar arasında 21.12.2011 tarihli ... ... Konağı Resterasyonu işine ilişkin sözleşme bulunduğunu ve bu yerin antik otele dönüştürülmesi konusunda anlaşıldığını, hakedişlerden 29.177,66 TL haksız olarak gecikme cezası kesildiğiini, ve ayrıca ödemelerin geç yapılması nedeniyle faiz alacakları bulunduğunu belirterek, 10.000,00 TL alacağın tahsiline karar verilmesini istemiş, alınan bilirkişi raporunda haksız kesinti miktarının 29.177,76 TL, temerrüt faizi alacağının 7.846,43 TL olarak hesaplandığından söz ederek ıslah dilekçesi ile talebini 27.054,19 TL arttırarak 37.054,19 TL"ye çıkartımış, davalı davanın reddini savunmuş, mahkemece, yapılan kesintinin haksız olduğu ve geç ödeme nedeniyle temerrüt faizi istenebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava sözleşme tarihine göre uygulanması gereken 818 sayılı mülgâ BK"nın 355 ve devamı maddelerde düzenlenen ve konusu konağın resterasyonu ve otele dönüştürülmesi işi olan eser sözleşmesine dayalı olarak açılmış alacak davasıdır.
    Temerrüt faizi başlangıç tarihi yönünden; muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş (kesin vade bulunması) veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle; borçlu temerrüde düşmüş olur (BK 101. ve TBK 117. madde). Kesin vade olmadığı gibi temerrüde düşüren ihtarname de çekilmeden icra takibi yapılmış ise takip tarihinde temerrüt gerçekleşir (11.12.1957 tarih 17/29 sayılı İBK). Temerrüde esas icra takibi de bulunmuyorsa dava tarihinde temerrüt gerçekleşir.
    Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; davacı alacağın geç ödendiğini bildirerek faiz isteminde bulunmuş, mahkemece 57.115,24 TL"nin geç ödendiği gerekçesiyle 7.876,43 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Oysa sözleşmede kesin vade bulunmadığı gibi, davadan önce davalının temerrüde düşürüldüğüne dair TBK 117/1. madde anlamında bir ihtarnamesi de mevcut değildir. Bu durumda bu kalem istem yönünden davanın reddi gerekirken kabul kararı verilmesi doğru olmamış, kararın temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 19.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi