Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2012/218 Esas 2012/3857 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R
Davacı; ... Bankasına ait kredi kartı sahibi olduğunu, kimliği belirsiz bir kişiin davalı bankanın müşteri hizmetleri temsilciliğini arayarak kredi kartının şifresini telefon aracılığı ile banka temsilciliğinden aldığını bu şifre ile ATM’ den 1.000 TL nakit ve 1.000 TL’ de avans olmak üzere toplam 2.000 TL para çektiğini, bu durumu banka ekstresinde fark ettiğini, takibe maruz kalmamak için faiziyle parayı ödediğini, Savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu, davalı bankanın diyolog hattında çalışanının basiretli davranmadığını, fazlaya ilişkin haları saklı kalmak üzere 2.000 TL maddi tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilemsini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir..
Mahkemece, davanın kabulüne, 2.000 TL maddi tazminatın davalıdan dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı bankadan aldığı kredi kartının davalı banka çalışanları tarafından kimlik bilgilerinin bilgisi ve rızası dışında 3. kişilere verilerek kredi kartı ile iki ayrı günde toplam 2000 TL çekildiğini belirterek alacağının tahsili için bu davayı açmıştır. Mahkemece davacının davalı banka çalışanının kredi kartı bilgilerini 3. Kişilere vererek zarara neden olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki davalı davacının kişisel bilgilerinin kendileri tarafından verilmediğini, davacının bu bilgiler kendisinin koruyamadığını ve kartın çalınması ile ilgili zamanında bilgi vermediğini savunduğuna göre olayın nasıl gerçekleştiğine dair bankanın nezdinde bulunan kayıt ve belgeler değerlendirilmeli, taraflara izafe edilerek müterafik kusur bulunup bulunmadığı bilirkişi vasıtası ile saptanarak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik incelem ile karar verilmesi bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 24.2.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.