Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/4304
Karar No: 2022/9312
Karar Tarihi: 11.05.2022

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2020/4304 Esas 2022/9312 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2020/4304 E.  ,  2022/9312 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
    HÜKÜM : Suça sürüklenen çocuk ... hakkında beraat;
    sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... haklarında hükümlülük, erteleme, müsadere

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    I-Katılan ... İdaresi vekilinin suça sürüklenen çocuk ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Suç tarihi itibarıyla 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında isnat edilen eylem için öngörülen cezanın türü ve miktarı açısından 5237 sayılı TCK.nun 66/1-e maddesi gereğince eylemin 5 yıl 4 aylık asli dava zamanaşımı süresine tabi bulunduğu, zamanaşımını kesen en son işlem olan suça sürüklenen çocuğun savunmasının alındığı 13/11/2013 tarihi itibariyle öngörülen asli dava zamanaşımının temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken, 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, anılan maddeler ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE,
    II-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafiinin ve katılan ... İdaresi vekilinin, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    1-5607 sayılı Yasanın 4/2. maddesinde düzenlenen toplu kaçakçılık suçu yönünden, sanıkların dava konusu eylemi fikir ve eylem birliği içerisinde gerçekleştirip gerçekleştirmediklerinin karar yerinde tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-29.11.2012 tarihinde gelen bir ihbar üzerine kolluk görevlilerince yapılan uygulamada ..., ..., ..., ... ve ...'nun yönetimindeki, ..., ..., ..., ... ve ... plaka sayılı araçlar içerisinde yapılan arama sonucu her bir araçta farklı miktarlarda olmak üzere toplam 150.840 adet "..." marka sütyen cinsi giyim eşyası ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda; sanıkların dosyaya sundukları faturalar üzerinde yapılan bilirkişi incelemesine istinaden sunulan raporlarda, "düzenlenen faturaların ele geçen sütyen cinsi eşyayı miktar ve cins bakımından temsil etmediği ve eşyanın menşeinin incelenmesi, yabancı mı Türk menşeili mi olduğunun araştırılması, yabancı olması halinde ithalinin yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğinin" bildirildiği ancak dosya kapsamında bu yönde bir araştırma yapılmaksızın karar verildiği gözetilerek, ele geçen eşyanın yerli veya yabancı menşeili olup olmadığı hususunda yeniden bilirkişi raporu aldırılarak eşyaların menşeinin net olarak tespiti ile sonucuna göre hukuki durumun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ve soruşturma ile karar verilmesi,
    3-Kaçak eşyanın naklinde kullanılan ..., ..., ..., ... ve ... plakalı araçların kayden malikleri olan ..., ..., ..., ... ve ...'ın usulüne uygun tebligat ile duruşmadan haberdar edilip dinlenilmesinin ardından davaya katılma hakkı tanınması, malen sorumluların iyiniyetli 3. kişi durumunda oIup olmadığı tespit edilerek, suça konu araçların müsaderesi hususunda 5607 sayılı Kanunun 13. maddesinde belirtilen müsadere şartlarının da değerlendirilmesinden sonra şartların oluştuğunun kabul edilmesi halinde 5237 sayılı TCK'nun 54/3. maddesi uyarınca müsaderenin hakkaniyete uygun olup olmadığı da tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,
    4-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen Geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    Kabule göre;
    1- Suç tarihinde yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değiştirilmeden önceki 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesinde düzenlenen suçun üst sınırının iki yıl olduğu gözetilerek; 17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Yasanın 24. maddesi ile yeniden düzenlenen 5271 sayılı CMK’nun 251/1. maddesine göre, “Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.” şeklindeki hükme, 7188 sayılı Yasanın 31. maddesinde yer alan geçici 5/1-d.maddesi ile “01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz.” şeklinde sınırlama getirilmiş ise de, Anayasa Mahkemesi'nin, 19/08/2020 tarih ve 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 25/06/2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresine ilişkin esas incelemenin aynı bentte yer alan “....basit yargılama usulü...” yönünden Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği, böylece “kovuşturma evresine geçilmiş basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden iptal kararı” verildiği anlaşılmakla; her ne kadar Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümez ise de, CMK’da yapılan değişikliklerin derhal uygulanması ilkesi geçerli olmakla birlikte, iptal kararının sonuçları itibarıyla maddi ceza hukukuna ilişkin olduğu, zira CMK’nun 251/3. maddesinde "Basit yargılama usulü uygulanan dosyalarda sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir” şeklindeki düzenleme gereği maddi ceza hukuku anlamında sanıklar lehine sonuç doğurmaya elverişli olduğundan TCK'nun 7. ve CMK’nun 251.maddeleri uyarınca dosyanın "Basit Yargılama Usulü” yönünden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    2-Gün adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında uygulama maddesi olan TCK'nun 52/2. maddesi yerine TCK'nun 52. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
    3-Ele geçen kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla TCK'nun 54/4. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
    4-Suçtan doğrudan zarar gören ve katılmasına karar verilen Gümrük İdaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,
    5-Sanıklar ... ve ... yönünden, haklarında hükmolunan erteli 1 yıl 3 ay hapis cezasına mahkumiyetin yasal sonucu olarak 5237 sayılı TCK'nun 53/1. maddesi gereğince hak yoksunluklarına hükmedilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafii ile katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi