Esas No: 2018/779
Karar No: 2021/1138
Karar Tarihi: 31.03.2021
Danıştay 13. Daire 2018/779 Esas 2021/1138 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/779
Karar No : 2021/1138
DAVACI : … Elektrik Dağıtım ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU :
Zonguldak-Çankırı-Bartın-Karabük illerini kapsayan ... No'lu görev bölgesinde ... Elektrik Dağıtım ve Ticaret A.Ş.'ye 30 yıl süreyle elektrik dağıtım ve ticareti yapma görevi verilmesi, anılan görev bölgesinde kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılmış veya yapılacak dağıtım tesislerinin işletme haklarının devredilmesi ve adı geçen şirket ile enerji satacak kuruluş arasında 30 yıl süreli enerji satış anlaşması yapılmasına ilişkin olarak 3096 sayılı Kanun'un 3., 5. ve 9. maddeleri uyarınca çıkarılan 04/05/1998 tarih ve 98/11085 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı'nın, Danıştay Onuncu Dairesi'nce hukuka aykırı bulunarak iptal edilmesi üzerine, idarenin hukuka aykırı işleminden doğduğu ileri sürülen toplam 5.241.045,00-TL zararın yasal faiziyle birlikte tazmini istenilmektedir
DAVACININ İDDİALARI :
Danıştay Onuncu Dairesi'nin E:2002/430, K:2002/4654 sayılı kararında davalı Bakanlığın hukuka aykırı davrandığının tespit edildiği, Danıştay kararı ile hukuka aykırı davrandığı sabit olan idarenin kusuru nedeniyle zarar uğradığı, zararın tazmin edilmesi gerektiği ileri sürülmüştür.
DAVALININ SAVUNMASI :
Öncelikle, usule ilişkin olarak, dava açma süresinin geçirildiği, esas ilişkin olarak ise davacının yapması gereken harcamaların, sözleşmenin imzalanmasından ve/veya işletme hakkının devrinin gerçekleştirilmesinden sonra yapılması gerektiği, bunlardan önce davacı şirkete ilgili harcamaların yapılması yönünde bir şart da koşulmadığı, işletmecilik faaliyeti sırasında oluşacak kâr ve zarar riskinin, sözleşme hükümlerine göre görevli şirkete ait olduğu, dolayısıyla talep edilen tazminat miktarının, hiçbir şartta kâr mahrumiyeti ve harcama olarak kabul edilmesinin imtiyaz sözleşmesine göre mümkün bulunmadığı savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NIN DÜŞÜNCESİ : İdari Dava Daireleri Kurulu'nca verilen kısmen bozma kararı üzerine yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesi düzenlenen … günlü ve … sayılı Ek Bilirkişilik Raporunda; … günlü … sayılı fatura aslının dava dosyasında yer aldığı ve şirket defterine … günlü ve … yevmiye numarası ile kaydedildiği, fatura tutarının 91.140,80-TL olduğu (77.237,96-TL+13.902,83), diğer taraftan 341.441,58-TL tutarındaki harcamalara ilişkin KDV'nin 55.361,32-TL olarak tespit edildiği görüldüğünden (91.140,80+55.361,32=) 146.502,12-TL'nin davanın açıldığı 15/09/2003 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davacıya tazminine hükmedilmesi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI …'UN DÜŞÜNCESİ :
Dava, davacı şirket tarafından; Zonguldak-Çankırı-Bartın-Karabük illerini kapsayan ... No'lu görev bölgesinde ... Elektrik Dağıtım ve Ticaret A.Ş.'ne 30 yıl süreyle elektrik dağıtım ve ticareti yapma görevi verilmesi, anılan görev bölgesinde kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılmış veya yapılacak dağıtım tesislerinin işletme haklarının devredilmesi ve adı geçen şirket ile enerji satacak kuruluş arasında 30 yıl süreli enerji satış anlaşması yapılmasına ilişkin olarak 3096 sayılı Kanun'un 3., 5. ve 9. maddeleri uyarınca çıkarılan 04/05/1998 tarihli, 98/11085 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının, Danıştay Onuncu Dairesi'nce hukuka aykırı bulunarak iptal edilmesi üzerine, idarenin hukuka aykırı işleminden doğan toplam 5.241.045.-TL zararın yasal faiziyle birlikte tazmini istemi ile açılmıştır.
Danıştay Onüçüncü Dairesi'nin 07/05/2010 günlü, E:2007/1352, K:2010/3847 sayılı, davacının tazminat isteminin kısmen kabulüyle, 925.989,60 TL nin, davanın açıldığı 15/09/2003 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi, davacının tazminat isteminin kalan kısmının reddi yolundaki kararı; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 20/02/2014 günlü, E:2010/2659, K:2014/451 sayılı kararı ile, davacının temyiz isteminin kısmen kabul edilerek, Danıştay Onüçüncü Dairesinin 07/05/2010 günlü, E:2007/1352, K:2010/3847 sayılı kararının, davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarına … tarih ve … yevmiye numarası ile kaydedilen KDV dahil 91.140,80-TL tutarındaki bilgisayar yazılım ve donanımına ilişkin faturanın ve bilgisayar yazılım ve donanımı ile ilgili olarak ödenen KDV miktarları tazmini gereken zarar hesabında dikkate alınırken, ödenmesine karar verilen 341.441,58-TL tutarındaki hukuki ve teknik alt yapı giderlerine ilişkin KDV tutarının dikkate alınmadığı nedeniyle, saptanan her iki husus yönünden, yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile belirtilen kısmı bozulmuştur.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca, Danıştay'ın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesi sonucunda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nca verilen bozma kararlarına Danıştay dava dairelerince ısrar etme olanağı tanınmamış olması nedeniyle, kısmen bozma kararı üzerine yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesi düzenlenen 06/06/2018 günlü ve 2018/1 sayılı Ek Bilirkişilik Raporunda; … günlü … sayılı fatura aslının dava dosyasında yer aldığı ve şirket defterine 01/03/2002 günlü ve 28 yevmiye numarası ile kaydedildiği, fatura tutarının 91.140,80-TL olduğu (77.237,96 TL+13.902,83), diğer taraftan 341.441,58-TL tutarındaki harcamalara ilişkin KDV nin 55.361,32-TL olarak tespit edildiği görüldüğünden, (91.140,80+55.361,32=) 146.502,12-TL nin davanın açıldığı 15/09/2003 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davacıya tazminine hükmedilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesince, Dairemizin 07/05/2010 tarih ve E:2007/1352, K:2010/3847 sayılı davacının tazminat isteminin kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 20/02/2014 tarih ve E:2010/2659, K:2014/451 sayılı kararı ile kısmen onanıp kısmen bozulması ve tarafların karar düzeltme istemlerinin de İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 14/06/2017 tarih ve E:2014/3569, K:2017/2557 sayılı kararıyla reddedilmesi üzerine bozulan kısımla ilgili olarak gereği yeniden görüşüldü:
MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Dosyanın incelenmesinden, 28/05/1998 tarih ve 23355 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 98/11085 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Zonguldak-Çankırı-Bartın-Karabük illerini kapsayan ... No'lu görev bölgesinde elektrik dağıtım hizmetleri işletme hakkının davacı şirkete verildiği, görevlendirmeye ikişkin imtiyaz sözleşmesinin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı (Bakanlık) ile davacı şirket arasında 07/01/1999 tarihinde imzalandığı, imtiyaz sözleşmesinin tamamlayıcı sözleşmeleri olan "İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi", "Enerji Satış Sözleşmesi" ile "Enerji Fon Sözleşmesi"nin taraflarca imzalandığı, görevlendirmeye ilişkin 04/05/1998 tarih ve 98/11085 sayılı Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle üçüncü şahıs tarafından Danıştay Onuncu Dairesi'nde açılan davada, 09/12/2002 tarih ve E:2002/430, K:2002/4654 sayılı kararla, Türkiye Elektrik Üretim, İletim Anonim Şirketi ve Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi Dışındaki Kuruluşlara Elektrik Enerjisi Üretimi, İletimi, Dağıtımı ve Ticareti Konusunda Görev Verilmesi Esasları Hakkında Yönetmelikte öngörülen hususlar çerçevesinde komşu görev bölgelerinin ve ülkenin ihtiyaç ve yararı gözönünde bulundurulmak suretiyle görevli şirketlerin görev bölgelerinde yapacağı işlere ait kısa ve uzun vadeli yatırım programları ile işletme programlarını belirlemeye ve tesislerin durumunun ve ihtiyacı olan yatırımların tespitine yönelik çalışma yapılmaması ve görev bölgelerinin herbiri için işletme ve tesis yatırım ihtiyacı belirlenerek ayrı ayrı şartname hazırlanmamasının işletme hakkı devri için yasada öngörülen amaca ve anılan Yönetmelikle getirilen kurallara aykırı olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle Bakanlar Kurulu kararının iptal edildiği, görevlendirmenin yargı kararıyla iptali nedeniyle bu aşamada projeye ilişkin işlemlere devam edilmesinin hukuken mümkün olmadığının davacı şirkete Bakanlığın … tarih ve … sayılı işlemiyle bildirildiği, davacı şirketin görevlendirilmesine ilişkin işlemin yargı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle, davacı şirket tarafından 30 yılda idarece taahhüt edilen 7.137.972,00-ABD Doları kâr mahrumiyetinin bugünkü değeri olan 2.549.199,00-ABD Doları'nın dava açıldığı tarih (15/09/2003) itibariyle güncellenmiş karşılığı 3.514.929,90-TL ile bilgisayar yazılımı ve donanımı masrafı olarak 939.346,00-ABD Doları'nın dava açıldığı tarihi itibariyle güncellenmiş karşılığı 1.295.205,02-TL ve enerji dağıtım tesislerini işletebilecek hukukî ve teknik yapıyı oluşturmak amacıyla yapıldığı belirtilen 430.910,76-TL olmak üzere toplam 5.241.045,00-TL'nin yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dairemizin 07/05/2010 tarih ve E:2007/1352, K:2010/3847 sayılı davacının tazminat isteminin kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki kararına yönelik olarak taraflarca yapılan temyiz başvurusu üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 20/02/2014 tarih ve E:2010/2659, K:2014/451, sayılı kararı ile;
"Davalı idare tarafından öne sürülen hususlar, Daire kararının davalı idare lehine bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davacının temyiz istemine gelince;
Davacı şirketin temyiz dilekçesinin incelenmesinden, temyiz gerekçelerinin üç başlık altında toplandığı görülmektedir.
Bunlardan ilki, davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarına … tarih ve … yevmiye numarası ile kaydedilen KDV dahil 91.140,80 TL tutarındaki bilgisayar yazılım ve donanımına ilişkin faturanın, zarar miktarının hesaplanmasında dikkate alınmadığına ilişkin iddiadır.
Dava dosyası ile ek bilirkişi raporunun incelenmesinden, davacı şirket tarafından bu iddianın bilirkişiden ek rapor istenmesi aşamasında da ileri sürülerek, bu faturanın da zarar hesabında dikkate alınması istenmiş ise de, bilirkişi tarafından; şirketin 1998-2003 yıllarında yaptığı giderlere ilişkin listenin kaydedildiği CD'de yer alan harcamalar listesi ile defter ve belgeler bire bir karşılaştırılmak suretiyle incelemenin yapıldığı, söz konusu faturanın bilirkişiye sunulan elektrik dağıtım projesi harcamaları içinde yer almadığı gibi, bilgisayar yazılım ve malzemelerine ilişkin ... A. Ş. tarafından davacıya kesilen faturaların listesi içinde de yer almadığı, bu nedenle bilirkişiye sunulan harcama listesi içerisinde yer almadığından bahisle bilirkişi tarafından hesaplamalara dahil edilmediği anlaşılmaktadır.
Bilirkişiye inceleme kolaylığı sağlamak için hazırlanan CD'de yer almasa dahi ticari defter ve kayıtlara işlenmiş fatura karşılığı giderlerin zarar hesaplanmasında dikkate alınması gerektiği açıktır.
Ancak, bunun olanaklı olabilmesi için, tazmini istenilen bu tutarın dava dilekçesi ile tazmini istenilen toplam zarar tutarı içinde yer alması, diğer bir anlatımla, dava açılması aşamasında bu tutarın da tazmini isteminde bulunulmuş olması gerekmektedir.
Dairece, davacının uğradığı zararın tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmesi üzerine, 21/09/2009 günlü ara kararı ile davacı şirketin yaptığı harcamalara ait defter ve belgeler davacı şirketten istenilmiş, bu karar uyarınca harcama belgelerinin asılları ile defter ve belgeler gönderilmiştir.
İncelemeye sunulan harcama belgeleri arasında 2002 yılına ait harcama belgeleri de bulunmakta olup, söz konusu belgeler incelenmek suretiyle, 01/03/2002 günlü KDV dahil 91.140,80 TL'lık faturanın bu belgeler arasında bulunup bulunmadığı tespit edilerek, bulunması halinde söz konusu faturanın tazminin istemi yönünde de Dairece bir değerlendirme yapılması gerektiğinden, anılan tutar yönünden bir değerlendirme yapılmadan tazminat istemi hakkında karar verilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen ikinci iddia, bilgisayar yazılım ve donanımı ile ilgili olarak ödenen KDV miktarları tazmini gereken zarar hesabında dikkate alınırken, ödenmesine karar verilen 341.441,58 TL tutarındaki hukuki ve teknik alt yapı giderlerine ilişkin KDV tutarının dikkate alınmadığına yöneliktir.
Dava dosyası ile bilirkişi raporlarının birlikte incelenmesinden; münhasıran ihale konusu iş için kurulan şirketin başkaca bir faaliyeti olmadan sözleşmesinin yargı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle ihale konusu iş nedeniyle ödemek zorunda kaldığı KDV tutarını mahsup edemediği, bu nedenle şirketin yaptığı harcamalara yönelik KDV tutarlarının da zarar olarak değerlendirilmesi gerektiği öne sürülerek hem bilgisayar yazılım ve donanımı, hem de hukuki ve teknik altyapı giderlerine ilişkin KDV tutarlarının da zararın hesabında dikkate alınmasına ilişkin itirazı üzerine, Dairece bilgisayar yazılım ve donanım harcamalarına ilişkin KDV tutarları yönünden bilirkişiden ek rapor istenildiği, bilirkişi tarafından bu harcamalara yönelik KDV tutarları da dikkate alınarak bir hesaplama yapıldığı ve Dairece anılan harcamaların KDV tutarları da tazmini gereken zarar olarak kabul edilmesine rağmen, hukuki ve teknik altyapı harcamalarına ilişkin KDV tutarları yönünden bir değerlendirme yapılması bilirkişiden istenmeden bu harcamalar ilişkin olarak KDV hariç 341.441,58 TL'nin tazminine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Münhasıran ihale konusu iş için kurulan ve başkaca herhangi bir faaliyeti bulunmayan davacı şirketin yaptığı harcamalara yönelik olarak ödediği KDV tutarını mahsup edememesi nedeniyle zarara uğradığı açık olup, Dairece bilgisayar yazılım ve donanım harcamalarına ilişkin KDV tutarlarının tazminine karar verilirken, 341.441,58 TL tutarındaki hukuki ve teknik altyapı giderlerine ilişkin KDV tutarlarının zararın hesabında dikkate alınmamasında hukuki isabet görülmemiştir.
Dolayısıyla, Dairece yukarıda saptanan her iki husus yönünden, yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle bir karar verilmesi gerekmektedir.
Davacı tarafından, tazmini gereken tutara ticari temerrüt faizi uygulanması gerekirken yasal faize hükmedilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı iddiasıyla Daire kararının faize ilişkin kısmının da bozulması gerektiği öne sürülmekte ise de, davacının bu iddiasında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kısmen kabulü ile Danıştay Onüçüncü Dairesinin 07/05/2010 günlü, E: 2007/1352, K: 2010/3847 sayılı kararının yukarıda yer verilen kısımlar yönünden bozulmasına, kararın diğer kısmına yönelik olarak davacının temyiz istemi ve davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile kararın bu kısımlar yönünden onanmasına," karar verildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihaî kararlarının Danıştay'da temyiz edilebileceği; 2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 38. maddesinde, İdari Dava Daireleri Kurulu'nun, idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği; 2577 sayılı Kanun'un 49/4 ve 50. maddelerinde Danıştay dava dairelerinin ilk derece mahkemesi olarak verdiği kararların temyizen bozulması hâlinde ise Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanımayıp, Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu kurala bağlanmıştır.
Aktarılan kanun hükümlerine göre, Danıştay dava dairelerince ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurullarınca bozulması hâlinde Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmadığından, bozma kararına uyularak İdari Dava Daireleri Kurulu kararında belirtilen gerekçelerle 11/04/2018 tarih ve E:2018/779 sayılı ara kararımız ile dosya üzerinden yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Dava dosyasına sunulan... tarihli Bilirkişi Raporu'nda özetle, davacı şirket tarafından enerji dağıtım tesisleri için yapılan hukukî ve teknik harcama tutarı olan 341.441,58-TL'nin KDV tutarının 55.361,32-TL olduğu, ... Elektronik Bilgi Üretim Dağıtım Ticaret ve İletim Hizmetleri A.Ş. tarafından davacı ... A.Ş. adına düzenlenen … tarih ve … numaralı faturanı aslının dava dosyasında yer aldığı, fatura tutarının KDV hariç 77.237,96-TL, katma değer vergisinin 13.902,83-TL olduğu tespit edilmiştir.
Öte yandan, Dairemizin 10/12/2020 tarih veE:2018/779 sayılı ara kararı ile "3096 sayılı Türkiye Elektrik Kurumu Dışındaki Kuruluşların Elektrik Üretimi, İletimi, Dağıtımı ve Ticareti İle Görevlendirilmesi Hakkında Kanun'un 4. maddesinin birinci fıkrasında yer alan "Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Devlet Planlama Teşkilatının, olumlu görüşünü almak suretiyle sadece elektrik üretmek amacı ile kurulacak sermaye şirketlerine, elektrik üretimi yapacak tesisi kurma ve tesisi işletme müsaadesi verebilir." kuralı uyarınca münhasıran ihale konusu iş için kurulan ve başkaca bir faaliyeti bulunmayan davacı şirket tarafından sözleşmesinin yargı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle ihale konusu iş nedeniyle ödemek zorunda kaldığı KDV tutarını mahsup edemediği iddia edildiğinden, uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için Gelir İdaresi Başkanlığı'ndan:
Ara kararımız ekinde gönderilen bilgisayar yazılım ve donanım harcamalarına ilişkin 341.441,58 TL tutarındaki hukukî ve teknik altyapı giderlerine ilişkin fiş dökümü ile ... Elektronik Bilgi Üretim Dağıtım Ticaret ve İletim Hizmetleri A.Ş. tarafından davacı ... A.Ş. adına düzenlenen 77.237,96-TL tutarındaki faturaya ilişkin KDV'nin davacı şirket tarafından indirime konu edilip edilmediğinin sorulmasına, bu hususa ilişkin tüm bilgi ve belgelerin istenilmesine" karar verilmiş, Gelir İdaresi Başkanlığı'nın ... tarihinde kayıtlara giren cevabî yazısı ve eklerinin incelenmesinden davacı şirketin uyuşmazlık konusu KDV tutarlarını indirim konusu yapmadığı görülmüştür.
Bu durumda, davacı şirket tarafından enerji dağıtım tesisleri için yapılan hukukî ve teknik harcama tutarı olan 341.441,58-TL'nin KDV tutarı olan 55.361,32-TL ile ... Elektronik Bilgi Üretim Dağıtım Ticaret ve İletim Hizmetleri A.Ş. tarafından davacı ... A.Ş. adına düzenlenen … tarih ve … numaralı KDV dahil 91.140,80-TL olmak üzere toplam 146.502,12-TL'nin de dava açma tarihi olan 15/09/2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacı şirkete ödenmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Dairemiz kararının bozulan kısmı yönünden davacının tazminat isteminin kabulüyle, …-TL'nin de davanın açıldığı 15/09/2003 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine,
2. Dava kısmen ret, kısmen kabul kararı ile sonuçlandığından, Dairemiz kararının kısmen kabule ilişkin bölümünün daha önce kesinleştiği, kısmen redde ilişkin kısmını ise kısmen bozulması üzerine bozulan kısım hakkında yeniden karar verildiği göz önünde alınarak, aşağıda gösterilen her bir kalem yargılama gideri için ödemede tekerrüre sebep olunmayacak şekilde;
A) Davacı tarafından peşin yatırılan …-TL nispî karar harcından, uyuşmazlıkta sonuç itibarıyla hükmedilen toplam tazminat miktarı olan …-TL üzerinden hesaplanan …-TL nispî karar harcı düşüldükten sonra kalan …-TL harcın istemi hâlinde davacıya iadesine, …-TL nispî karar harcının davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
B) İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 20/02/2014 tarih ve E:2010/2659, K:2014/451 sayılı kararı ile kısmen onanan Dairemizin 07/05/2010 tarih ve E:2007/1352, K:2010/3847 sayılı kararında kabul edilen …-TL tazminat için vekâlet ücretine hükmedilmiş olduğu göz önüne alınarak; İdari Dava Daireleri Kurulu'nun bozma kararı sonrasında hükmedilen …-TL tazminat miktarının, karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 yılı Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi'ne göre uyuşmazlıkta sonuç itibarıyla hükmedilen toplam tazminat miktarı olan …-TL içerisinde denk geldiği nispî vekâlet ücreti oranı uyarınca yapılan hesaplama sonucu (…-TL'si için %5, …-TL'si için %3,50) bulunan …-TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
C) Davacı tarafından yapılan ve ayrıntısı aşağıda gösterilen, ilk derece aşamasında …-TL, temyiz aşamasında …-TL ve temyiz aşamasından sonra …-TL olmak üzere toplam …-TL yargılama giderinin haklılık oranı uyarınca tespit edilen beşte biri olan …-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, sayılan yargılama giderlerinden bakiye …-TL'nin davacı üzerinde bırakılmasına,
D) Davalı idare tarafından temyiz ve karar düzeltme aşamasında yapılan toplam …-TL yargılama giderinin davalı üzerinde, davacı tarafından karar düzeltme aşamasında yapılan toplam …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na temyiz yolu açık olmak üzere, 31/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.