
Esas No: 2021/7167
Karar No: 2022/9344
Karar Tarihi: 11.05.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/7167 Esas 2022/9344 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/7167 E. , 2022/9344 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Ana dosyadaki 27.01.2014 tarihli eylemle, birleşen 2014/406 Esas sayılı dosyadaki 18.03.2014 tarihli eylem ve birleşen 2015/63 Esas sayılı dosyadaki 22.04.2014 tarihli eylemlerin 23.06.2014 tarihli iddianameyle oluşan hukuki kesintiden önce işlenmeleri nedeniyle TCK'nun 43. maddesi kapsamında değerlendirilmesi, birleşen 2015/59 Esas sayılı 04.07.2014 suç tarihli eylemin ise birleşen 2014/406 Esas sayılı dosyadaki 23.06.2014 tarihli iddianameyle oluşan hukuki kesintiden sonra işlenmesi nedeniyle ayrıca cezalandırılması gerektiği düşünülmeden eylemlerin tamamı tek bir zincirleme suç kabul edilmek suretiyle eksik ceza tayini,
Kabule göre ise;
1)Tüm eylemlerin tek bir zincirleme suç kabul edilmesine ve son suç tarihinin ise 04.07.2014 kabul edilmesine göre sanık hakkında 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkrası gereğince uygulama yapıldıktan sonra TCK'nun 43, 62/1. maddelerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden lehe aleyhe değerlendirilmesi yapılması ve yazılı şekilde hüküm tesisi,
2)Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
3)Sanık hakkında tekerrüre esas alınan adli sicil kaydının 4733 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin olduğu anlaşılmış olup, hükümden sonra 15.04.2020 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, anılan sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamla ilgili öncelikle uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı mahkemesinden
araştırılarak, neticesine göre söz konusu ilamın tekerrüre esas alınıp alınmayacağının değerlendirilmesinin gerekmesi,
Yasaya aykırı, sanık ve katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.