Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/12325
Karar No: 2014/26027
Karar Tarihi: 18.12.2014

Trafik güvenliğini tehliye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/12325 Esas 2014/26027 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkum edilmiştir. Olay şöyle gelişmiştir: Polisler, sanığın aracında uyuşturucu olduğu ihbarı üzerine barikat kurarlar. Ancak sanık dur ihtarına uymaz ve yüksek hızda kaçmaya çalışırken polis memuru yaralanmıştır. Mahkeme ilk olarak sanığı yaralama suçundan değerlendirmiş fakat yaralanan polis memurunun şikayeti devam ettiği için zarar suçu kabul edilmiştir. Bu nedenle trafik güvenliğini tehlikeye düşürme suçundan mahkumiyet kararı verilmesi gerekmektedir. Kanunda belirtilen \"Trafik güvenliğini tehlikeye sokma\" başlıklı 179/2. madde, kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin hayat, sağlık veya malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare etme hâlinin suç olarak düzenlendiğini belirtmektedir. Ancak somut olayda yaralama suçu değil zarar suçu gerçekleştiğinden trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkumiyet kararı verilmesi yanlıştır.
12. Ceza Dairesi         2014/12325 E.  ,  2014/26027 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname no : 12 - 2014/43720
    Mahkemesi : Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesi
    Tarihi : 10/12/2013
    Numarası : 2013/192- 2013/721
    Suç : Trafik güvenliğini tehliye sokma

    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Olay tarihinde gece saat 01:15 sıralarında emniyet müdürlüğüne gelen ihbarda sanığın idaresinde bulunan otomobilde yüklü miktarda uyuşturucu olabileceğinin bildirilmesi üzerine görevli polis memurlarının yol ayrımında barikat kurdukları, aracıyla kontrol noktasına gelen, dur ihtarına uymayan sanığın, görevlilerce silah ile uyarı atışı yapmalarına rağmen yine durmayarak barikatı geçtiği ve müşteki polis memurunun da bulunduğu uygulama noktasına geldiği, bu sırada polislerin tepe lambaları açık olan araçları ile yolu kapatacak şekilde durup el fenerleri ile sanığı uyardıkları, ancak sanığın durmayarak kendi beyanına göre 140 km, müştekinin ve tanığın beyanına göre aracın hızının 160 km olacak şekilde müştekinin bulunduğu banket kısmına aracı sürmesi üzerine, müştekinin gelen araçtan korunmak ve kendisini korumak için banketin kenarına attığı, bu esnada vücudunda hayat fonksiyonlarını orta (2) derecede etkileyecek şekilde yaralandığı olayda; ilgili iddianamede sanık hakkında yaralama suçundan dava açıldığı ve mahkemenin yaralama eylemini TCK"nın 44.maddesi kapsamında değerlendirdiği oysa yaralanan mağdurun şikayetinin devam ettiği olayda sanığın idaresindeki araçla güvenlik önlemi alınıp defalarca dur ihtarına rağmen uyarılara uymayıp 140-160 km hızla olay yerinden kaçmak için müştekinin üzerine aracı sürerek meydana gelecek zararı öngörmesine rağmen eyleme devam ettiği olayda olası kastın unsurlarının oluştuğunun gözetilmemesi suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    TCK"nın "Trafik güvenliğini tehlikeye sokma" başlıklı 179/2. maddesinde kara, deniz,hava veya demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin hayat, sağlık veya malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare etme hâlinin suç olarak düzenlendiği, maddede belirtilen suçun tehlike suçu olduğu, somut olayda ise, katılanın şikayetinin devam ettiği ve bir kişinin yaralanmış olması sebebiyle zarar suçunun oluştuğu, zarar suçunun gerçekleşmesi halinde sadece yaralama suçundan hüküm kurulması, trafik güvenliğini tehlikeye düşürme suçundan hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış hakkı saklı tutulmak üzere isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 18.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi