Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/11542
Karar No: 2012/40
Karar Tarihi: 10.01.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2011/11542 Esas 2012/40 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2011/11542 E.  ,  2012/40 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.01.2008 ve 02.07.2008 gününde verilen dilekçeler ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırılması istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... A.Ş. vekili, duruşmasız olarak davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 10.01.2012 günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davalı vekili gelmedi. Duruşmasız temyiz eden davalı Hazine vekili Av.... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacılar ..., ... ve ..., 2003 yılında yapılan kadastro çalışması ile hali arazi niteliğiyle davalı Hazine adına tescil edilerek ihale ile davalı ... A.Ş. satılan 40 parsel sayılı taşınmazın köylerinin kadim merası olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptaliyle mera niteliği ile ... Köyü adına tescilini istemişlerdir.
    Birleştirme kararı verilen davada davacılar ..., ... ve ..., ... Köyü’ne karşı husumet yöneltmişlerdir.
    Davalı Hazine, taşınmazın davalı ... A.Ş."ye ihale ile satışının yapılıp adına tescilinin yapıldığını, ihalenin iptali istemi ile açılan davanın reddedildiğini, pasif dava ehliyeti bulunmadığından davanın reddini; davalı ... A.Ş. taşınmazın mera olarak tahsis edilmediğini, ihale ile edindiklerini, iyiniyetli olduklarını, davanın reddini savunmuşlar; davalı köy ise yanıt vermemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı Hazine vekili ile davalı ... A.Ş. vekili temyiz etmişlerdir.
    Dava, mera iddiasına dayalı tapu iptali ve sınırlandırma isteğine ilişkindir.
    Hukuki nitelikleri itibariyle devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olan meralar özel mülkiyete konu olamazlar. Bu nedenle de mülkiyeti devlete ait olan yerlere ilişkin davayı Hazine açabileceği gibi meraların sınırları içinde bulunduğu ve yararlanma hakkı olan köy tüzelkişilikleri ve belediyelerin de dava açma hakları vardır. Ancak, somut olayda olduğu gibi, köy muhtarının dava açmaması ya da taşınmazın tarla niteliğinde kalmasında menfaati bulunması halinde köy halkından bir ya da birkaç kişinin dava açma hakkı olup olmadığı sorunu karşımıza çıkmaktadır.
    Somut olayda; dava köy halkından olan gerçek kişiler tarafından açılmıştır. Köy adına dava açmak ve açılan davayı takip yetkisi ile köy aleyhine açılan davalarda köyü temsil yetkisi 442 sayılı Köy Kanununun 37/7.maddesi uyarınca köy muhtarına aittir. Köy muhtarının hukuki bir engelinin çıkması durumunda bu yetki aynı Kanunun 33/b maddesine göre köy derneğinin seçeceği temsilciye tanınmıştır.
    Bu açıklamalardan sonra kısaca belirtmek gerekirse, o köyden bazı kişilerin köyün menfaatini ileri sürerek şartlar oluşmadan köy adına veya köyü temsilen dava açma yetkileri bulunmamaktadır.
    Mahkemece, davanın aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle reddi yerine esastan incelenerek sonuçlandırılması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 900,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı Hazine’ye verilmesine, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıran davalı ... A.Ş."ye iadesine, 10.01.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi