Esas No: 2018/4328
Karar No: 2021/2388
Karar Tarihi: 31.03.2021
Danıştay 9. Daire 2018/4328 Esas 2021/2388 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2018/4328
Karar No : 2021/2388
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) …
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVALI) … Vergi Dairesi Başkanlığı - …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının davalı idare tarafından yargılama giderleri yönünden, davacı tarafından esastan temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, bir kısım hasılatını kayıt ve beyan dışı bıraktığı yolunda düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak, re'sen tarh edilen bir kat vergi ziyaı cezalı; 2012 yılı gelir vergisi ile 2012/Ekim-Aralık dönemi için aslı aranmayan geçici verginin kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk derece Mahkemesi Kararının Özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava dosyasının incelenmesinden davacının 09/02/2012 tarihinde faaliyete başladığı, dönem başı emtia mevcudunun olmadığı, davacı tarafından incelemeye ibraz edilen yasal defter ve belgelerden hareket ile davacıyla birlikte dönem içi alışların ve dönem sonu emtia mevcutlarının tek tek tespit edilmesi suretiyle, 2012 yılına ilişkin çıkartılan kaydi envantere göre, bir kısım emtianın belgesiz satıldığının tespit edildiği, söz konusu emtia için davacının beyan ettiği ortalama satış fiyatı dikkate alınarak bulunan matrah farkı üzerinden vergi ziyaı cezalı gelir ve geçici vergi tarhiyatının yapıldığı, olayda tespitlerin davacı nezdinde yapıldığı, tespitlere yönelik hazırlanan tutanağın, davacı tarafından itirazsız ve ihtilafsız imzalandığı ve vergi müfettişi tarafından yapılan hesaplamalar sonucunda bulunan matrah farkının da hukuka uygun olduğu görüldüğünden, bulunan fark matrah üzerinden hesaplanarak re'sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı gelir vergisi ile geçici vergi aslı üzerinden kesilen vergi ziyaı cezasında kanuna aykırılık bulunmadığı; inceleme raporunda ve dava konusu ihbarnamede, geçici vergi aslının aranılmayacağının belirtilmesi karşısında, dava konusu edilen 2012/Ekim-Aralık dönemine ait geçici vergi aslı yönünden hüküm kurulması halinde davacı hakkında hukuksal sonuç doğurmasına olanak bulunmadığı gerekçesiyle, geçici vergi aslı yönünden karar verilmesine yer olmadığına, vergi ziyaı cezalı gelir vergisi ile geçici vergi aslı üzerinden kesilen bir kat vergi ziyaı cezası yönünden davanın reddine, 73,80-TL yargılama giderlerinden davadaki haklılık oranına göre takdir olunan 63,80-TL'nin davacı üzerinde bırakılmasına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.000,00-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, geriye kalan 10,00-TL yargılama giderleri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.000,00-TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacıdan 29,20-TL'den az olmamak üzere reddedilen meblağ üzerinden binde 4,55 oranında karar harcı alınmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti: Vergi Mahkemesi kararının davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinde yer verilen kaldırma nedenleri bulunmadığı anlaşıldığından, davacının istinaf başvurusunun reddine; davalı tarafından, yargılama giderlerine yönelik yapılan istinaf başvurusu ise yerinde görüldüğünden başvurunun kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının yargılama giderleri ve vekâlet ücretine ilişkin kısmının kaldırdırılmasına, ihbarnamede, mahsup döneminin geçmiş olması sebebiyle geçici vergi aslının tahakkuk ettirilmeyeceği belirtilmiş olmasına karşın dava konusu edilmesi nedeniyle davalı idarece davanın açılmasına sebebiyet verilmediği ve davalı idare aleyhine yargılama giderlerine hükmedilemeceği gerekçesiyle, yargılama giderlerinin yeniden hesaplanması sonucunda, davacı tarafından yapılan 73,80-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, yersiz yatırılan harcın istemi halinde davacıya iadesine, istinaf aşamasında davalı idare tarafından yapılan toplam 25,00-TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 1.210,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, kalan yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına, artan posta ücretinin karar kesinleştikten sonra taraflara iadesine, Harçlar Kanunu uyarınca Mahkeme kararında hesaplanan karar harcının mahsup edilmesi suretiyle, davanın reddedilen kısmı üzerinden binde 4,55 oranında hesaplanan nispi karar harcının davacıdan tahsiline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI:
DAVACININ İDDİALARI : Davalı idarece re'sen tarh edilen vergi ve kesilen cezalara esas alınan vergi inceleme raporunda bulunan kaydi envanter araştırmasının hatalı olduğu, kayıt dışı hasılatının bulunmadığı, eksik incelemeye dayalı tarhiyata karşı açılan davanın kabul edilmesi gerektiği iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
DAVALININ İDDİALARI : Bölge İdare Mahkemesince verilen kararda, idarelerince davanın açılmasına sebebiyet verilmediği belirtilmiş olduğundan, idare aleyhine yargılama giderine hükmedilmemesi gerektiği iddiasıyla kararın bu hususa ilişkin kısmının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI: Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Davacı tarafından ileri sürülen temyiz nedenleri, Bölge İdare Mahkemesi kararının, redde ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.
Davalı idarenin, Bölge İdare Mahkemesi kararının hüküm fıkrasında belirtilen yargılama giderlerine yönelik temyiz istemine gelince;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değişik "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; temyiz incelemesi sonunda, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa, Danıştayın kararı düzelterek onayacağı ifade edilmiştir.
Maddenin gerekçesinde, söz konusu düzenleme ile temyiz incelemesinde, sadece maddi hatalarda değil yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen eksiklik ya da yanlışlıklarda da düzelterek onama kararı verilmesinin sağlandığı, uygulamada, vekâlet ücretine, yargılama giderlerine ya da faize hükmedilmesinin unutulması ya da bunların yanlış hesaplanması gibi, kararın asli olmayan unsurlarında görülen bir kısım eksiklik ya da yanlışlıklar nedeniyle bozulması üzerine, mahkemelerce yeniden karar verildiği ve bu kararlara karşı da kanun yollarına başvurulabilmesi nedeniyle, hem zaman hem emek kaybının ortaya çıktığı görüldüğünden, esasa etkili olmayan konularda Danıştayın kesin karar vermesi sağlanarak uyuşmazlığın hızla sonuçlandırılmasının amaçlandığı hususlarına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında; davalı tarafından yapılan istinaf başvurusu kabul edilerek, Vergi Mahkemesi kararının yargılama giderleri ve vekâlet ücretine ilişkin kısmı kaldırıldıktan sonra, ihbarnamede geçici vergi aslının tahakkuk ettirilmeyeceği yazılmış olmasına karşın dava konusu edilmesinde, davalı idareye yüklenebilecek bir kusur bulunmaması nedeniyle, davalı idare aleyhine yargılama giderleri ve avukatlık ücretine hükmedilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı belirtilmesine ve tüm yargılama giderleri davacı tarafa yüklenmesine rağmen, hüküm fıkrasında, "kalan yargılama giderinin davalı üzerine bırakılmasına" şeklinde hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesince "kalan yargılama giderinin davalı üzerine bırakılmasına" şeklinde hüküm kurulması, yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden ve düzeltilmesi mümkün eksiklik niteliği taşıdığından, temyiz istemine konu kararın hüküm fıkrasındaki, "...kalan yargılama giderinin davalı üzerine bırakılmasına" ibaresinin kaldırılması suretiyle kararın düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU:
1. Taraflar temyiz istemlerinin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının yukarıda belirtildiği şekilde düzeltilerek ONANMASINA,
3. Temyiz isteminde bulunan davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca hesaplanacak nispi harcın alınmasına
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 31/03/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.