10. Hukuk Dairesi 2015/6558 E. , 2015/12794 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti, istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davalılar işveren ve Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı vekili, davacının davalı işverenler nezdinde ütücü olarak 02/04/1996 tarihinden itibaren çalışmaya başladığını, 02/07/2010 tarihine kadar çalışmasının devam ettiğini, bu nedenle sigorta başlangıç tarihinin 02/04/1996 tarihi olarak belirlenmesini be 02/07/1996 ile 02/07/2010 tarihleri arasındaki çalışmalarının tespitine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davalı işverenlerce bildirilen süreler dışlanmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
1-Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Yasanın Geçici 7. maddesi kapsamında uygulama alanı bulan 506 sayılı Yasanın 79/10 maddesidir. 506 sayılı Yasanın 6. maddesinde ifade edildiği üzere sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve feragat edilemez. Anayasal haklar arasında yer alan... yaşama geçirilmesindeki etkisi karşısında, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olduğu, bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğunun gözetilmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
./...
Yukarıda anlatılanlar ışığında, incelenen dava dosyasında; mahkemenin davanın kısmen kabulüne yönelik hükmü eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Davacınn tespiti istenilen tarihlerde davalı işverenler nezdinde çalışma iddiasının tespiti amacıyla öncelikle davalı işyerlerinin kapsamı, davacının davalı işyerlerinde hangi işlerde çalıştığı, bu çalışmalarının ne kadar süreyle yapılabileceği, buna göre çalışmasının tam zamanlı çalışmayı gerektirip gerektirmediği, çalışmanın varlığı ve süresi ile işverenlere ait vergi kayıtlarında ..."nin 1996/1.ayında faaliyetine başladığı 30/10/2000 tarihinde işyerini terk ettiği, yine 14/05/2003 tarihinde faaliyetine başladığı 30/09/2006 tarihinde kendisine ulaşılamaması nedeniyle resen kaydın kapatılıdığı ve ..."nin işyeri faaliyetine 01/06/2006 tarihinde başladığının anlaşılması karşısında, işyerlerinin vergi kaydının bulunmadığı ara dönemlerde de faaliyetlerine devam edip etmedikleri yöntemince araştırılmalı, davalı işverenler arasında fiili irtibat bulunup bulunmadığı usulünce tespit edilmeli, mahkemece dinlenen komşu işyeri tanıklarının davacıyı sık sık çay ocağında gördüklerini beyan etmeleri göz önünde bulundurularak, davalı işverenlerin bulunduğu adreste çay servisi yapan çay ocağı işvereni veya çalışanı olup olmadığı araştırılıp tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulmalı, sadece tarafların bildirdikleri tanıklarla yetinilmeyerek, dosyada mevcut dönem bordrolarında ismi bulunan ve mahkemece resen seçilecek tanıkların davaya konu uyuşmazlık ile ilgili bilgi ve görgülerine başvurulmalı, davalı işverenlerin iş yaptıkları işverenler ile aynı çevrede iş yapan başka işverenler veya bu işverenlerin çalıştırdığı kişiler, komşu işyeri tanıkları re’sen saptanarak dinlenilmeli, tanık beyanları arasında çelişki meydana gelmesi halinde, ortaya çıkan çelişki yöntemince giderilmeli, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
2-6552 sayılı Kanunun 11.09.2014 günü yürürlüğe giren 64. maddesiyle 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 7. maddesine eklenen 4. fıkrada, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda; davanın, Kuruma re"sen ihbar edileceği, ihbar üzerine davaya davalı yanında feri müdahil olarak katılan Kurumun, yanında katıldığı taraf başvurmasa dahi kanun yoluna başvurabileceği belirtilmiştir. 6552 sayılı Kanun ile ilgili olarak öncesinde .... Meclisine sunulan hükümet teklifinde, söz konusu düzenleme 54. madde olarak yer almış, izleyen 55. maddede “5521 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.” denildikten sonra “7 nci maddeye bu Kanunla eklenen dördüncü fıkra hükmü, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalarda da uygulanır.” hükmü geçici 3. madde olarak öngörülmüş, ancak yasalaşma aşamasında anılan geçici madde çıkarılıp 6552 sayılı Kanun"da bu türden düzenlemeye yer verilmemiştir.
Diğer taraftan, 5521 sayılı Kanunun 15. maddesinde, bu Kanunda açıklık bulunmayan durumlarda Hukuk Muhakemeleri Usûlü Kanunu hükümlerinin uygulanacağı, 01.10.2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 66. maddesinde, üçüncü kişinin, davayı kazanmasında hukuki yararı bulunan taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, tahkikat sona erinceye kadar,
fer’î müdahil olarak davada yer alabileceği, 447/2. maddesinde, mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanununa yapılan yollamaların, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılacağı, 448. maddesinde, bu Kanun hükümlerinin, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhâl uygulanacağı açıklanmıştır.
Şu durumda, hizmet tespiti davalarında Kurumun feri müdahilliğine ilişkin hükmün geçmişe yürütüleceği yönündeki düzenlemenin kanun koyucu tarafından benimsenmemiş olması, ayrıca ve özellikle, yukarıda değinilen 448. madde kapsamında, Kurum bakımından taraf oluşumu gerçekleştiğinden tamamlanmamış işlemden söz edilemeyeceğinin de belirgin bulunması karşısında, 5521 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen 4. fıkranın 11.09.2014 tarihinden önce açılan davalarda uygulanamayacağı açık olmakla, eldeki davada Kurumun feri müdahilliğine karar verilmek suretiyle hüküm tesisi isabetsiz bulunmuştur.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar işveren ve Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ...ye iadesine, 25.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.