MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında ... Mahallesindeki 118 ada 164 parsel sayılı 3532.92 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliği ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adına tesbit edilmiştir.
Davacı ..., tesbitin iptali ile dava konusu taşınmazın babası ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi talebiyle dava açmış, davaya müdahil olarak katılan ... Yönetimi taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu, müdahil Hazine de tesbitin iptali ile taşınmazın Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine, orman bilirkişi ..."nun 16.04.2012 tarihli raporunda belirtildiği üzere (B) harfi ile gösterilen 1212.13 m2"lik kısmın aynı ada son parsel numarası verilmek suretiyle orman vasfı ile Maliye Hazinesi adına, yine aynı raporda (A) harfi ile gösterilen 2320.79 m2"lik kısmın aynı parsel numarası ile .... mirasçıları adına 6 hisse kabul edilerek ..., ..., ..., ..., ... ve ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından taşınmazın (A) ile gösterilen bölümüne yönelik temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itirazdır.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Kanuna göre yapılan ve 1996 yılında kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosuna, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın temyize konu (A) ile gösterilen bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davalılar yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 12/11/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.