Esas No: 2021/1747
Karar No: 2021/1512
Karar Tarihi: 02.12.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2021/1747 Esas 2021/1512 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1747
KARAR NO: 2021/1512
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 02.06.2021
NUMARASI: 2021/361 Esas - 2021/446 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
Taraflar arasındaki şirket ihyası davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın usulden reddine dair verilen karara karşı, davacı vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğünün ..., ..., ... E. sayılı dosyasında davalı şirket aleyhine müvekkili kurum adına icra takibi başlatıldığını, şirkete tebligat yapılması için ticaret siciline yazılan yazı cevabında şirketin 02/06/2016 tarihinde tasfiyesine karar verildiği ve bu tarihte tescil edildiğinin bildirildiğini, Şirket'e tebligat yapmak için tasfiye memurunu araştırdıklarında şirketin tasfiye memurunun vefat ettiği ve yeni tasfiye memuru bulunmadığının belirtildiğini, Şirket'in son durumunu öğrenmek yeni tasfiye memuru atandı mı şirket tasfiye halinde mi yoksa değil mi öğrenmek için iş bu davayı açmak gerektiğini belirterek, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde sicile ... LİMİTED ŞİRKETİ unvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına ve tasfiye memuru tayinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Davacı vekilince ihyası istenen şirketin dosya arasına alınan ticaret sicil kaydı kapsamından tasfiye halinde olduğu ve sicilden terkin edilmediği, sicilden terkin edilmeyen şirketin tüzel kişiliğinin halen devam ettiği ve taraf ehliyetinin bulunduğu, bu nedenle davacının terkin edilmemiş şirketin ihyasını talep etmekte hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmıştır. Hukuki yarar dava şartı olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re'sen nazara alınır..." gerekçesiyle, HMK'nın 114/1-h ve 115/2.maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davalı şirkete müvekkili kurum adına tebligat yapmak için tasfiye memurunu araştırdıklarında şirketin tasfiye memurunun vefat ettiğinin ve yeni tasfiye memuru bulunmadığının belirtildiğini, Şirketin son durumunu öğrenmek yeni tasfiye memuru atandı mı, şirket tasfiye halinde mi, yoksa değil mi öğrenmek için iş bu davayı açtıklarını, davayı memurunu öğrenmek için açtıklarını belirttikleri halde şirket sicilden terkin edilmedi gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verildiğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK'nın 547. maddesi gereğince açılan ihya davasıdır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, sicil kaydının ihyası talep edilen şirketin ticaret sicilinden terkin edilmediği ve şirketin tüzel kişiliğinin devam ettiği gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Ticaret sicilinden terkin edilen şirketlerin yeniden ihyasının sağlanması amacıyla 6102 Sayılı TTK kapsamında iki farklı yol öngörülmüştür. Buna göre, tasfiye sürecine giren şirketlerin tasfiye işlemlerinde eksiklik olması halinde TTK'nın 547. maddesi kapsamında sicilden terkin edilen şirketin tekrar sicile kaydedilmesi mümkündür. Örneğin şirkete ait bir malvarlığının bulunması bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Bir diğer yol ise TTK'nın geçici 7. maddesi uyarınca sicilden terkin edilen şirketlerin yeniden tescilidir. Buna göre asgari sermaye miktarına ulaşmayan, adres değişikliğini bildirmeyen şirketlerin re'sen kayıtlardan terkini halinde şirketin faal olması ve gerekli bazı koşulların da gerçekleşmesi halinde tekrar sicile kaydı mümkündür. Somut olayda şirketin tasfiye halinde olup, tasfiyenin henüz sonuçlanmadığı ve tasfiyenin devam ettiği, şirketin ticaret sicilinde terkin edilmemiş olduğu, halen tüzel kişiliğini koruduğu anlaşılmaktadır. Davacı da şirketin tasfiye memurunun öldüğünü tespit ettikleri için iş bu davanın açıldığını ileri sürmüş, davalı Ticaret Sicil Memurluğunun istinafa cevap dilekçesinde şirkete İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından şirket ortaklarından ...ın tasfiye memuru olarak atandığını, kararın da İstanbul BAM 13. HD'nin 05.03.2021 tarihli, 2021/170 karar sayılı ilamı ile istinaf denetiminden geçtiğini belirtmiştir. Esasen ihya davası, sadece şirket ticaret sicil kaydının terkin edildiği durumlara münhasır olup tasfiye memurunun bulunmaması iddiasının ihya davasına dayanak yapılması mümkün değildir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, ilk derece mahkemesinin gerekçesinin ve kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin ileri sürdüğü istinaf nedenlerinin hukuki dayanağının bulunmadığı anlaşılmakla, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı kurum harçtan muaf olduğundan, harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraf vekillerine tebliğine dair; HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 02.12.2021 tarihinde, oybirliğiyle ve temyizi kabil olmak üzere karar verildi.
KANUN YOLU: HMK'nın 361. maddesi uyarınca, iş bu gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ tarihlerinden itibaren iki haftalık süreler içinde temyiz yolu açıktır.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.