20. Hukuk Dairesi 2018/6610 E. , 2019/2998 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerinince istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, müvekkilinin ... ili, ... ilçesi, ... mahallesinde bulunan tapuya 246 ada 78 parsel numaraları ile kayıtlı ana gayrimenkulün A Blok, zemin + birinci kat, 2 nolu dubleks meskenin maliki olduğunu, davalının ise aynı ana gayrimenkulde A blok, zemin + birinci kat, 1 nolu dubleks dairenin maliki olduğunu, davalı ve davacının gayrimenkullerinin biribirine bitişik olup bahçelerinin ortak olduğunu, davalı tarafın müvekkilinin rızasını almaksızın ortak bahçeyi bölen bir duvar inşa ettiğini, böyle bir duvar yapılması gayrmenkülün onaylı projesine aykırı olduğunu, duvar yapıldıktan sonra yağmur suları müvekkilinin gayrimenkülünün ... katına dolmaya başladığını, bu sebeple müvekkilinin dairesinin zarar gördüğünü, davalının duvar yapmak amacıyla ortak alan olan bahçede mevcut 1 adet yaşlı zeytin ağacını ve 1 adet palmiye ağacını da kestiğini, ortak yerlerden olan bahçeye duvar yapılması ve mevcut ağaçların kesilmesi suretiyle haksız olarak yapılan el atmanın önlenmesine, davalı tarafından yapılan duvarın yıkılıp, kesilen ağaçların yerine yenilerinin dikilmesi suretiyle bahçenin eski haline getirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, mimari projeye aykırılıkların bilirkişi raporu ile tespit edilerek projeye aykırılıkların eski hale getirilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak: 1-Mahkemece, yapılmasına hükmedilen işlemlerin yerine getirilmesi için davalı tarafa Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesi hükmü uyarınca, uygun bir süre verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan ve konusu doğrudan para alacağı olmayan davaların niteliği gereği maktu harç ve maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmekte olup, mahkemece nispi harca hükmedilmesi,
3-Davacı taraf kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirmesine rağmen, karar tarihi itibariyle yürürlükteki ... gereğince, davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmemesi,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, tarafların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 30/04/2019 günü oy birliği ile karar verildi.