20. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/4799 Karar No: 2013/9904 Karar Tarihi: 11.11.2013
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/4799 Esas 2013/9904 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı Hazine, köye ait bir taşınmazın kamulaştırılarak kendisine ait olduğunu iddia etmiştir. Ancak, mahkeme çekişmeli taşınmazın, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı adına tesbit edildiğini tespit etmiştir. Davacı Hazine tarafından yapılan temyiz başvurusu sonucu Yargıtay 20. Hukuk Dairesi, mahkemenin kararını bozmuş ve taşınmazın niteliğinin belirlenmesi için yöntemine uygun şekilde araştırma yapılması gerektiğine karar vermiştir. Mahkeme bu yöntemi uyguladıktan sonra dava reddedilmiş ve çekişmeli taşınmazın tesbit gibi tescili yapılmıştır. Kararda, Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince harç alınmasına gerek olmadığı belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri belirtilmemiştir.
20. Hukuk Dairesi 2013/4799 E. , 2013/9904 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadasttro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ...Köyü, 350 ada 11 parsel sayılı 7028,54 m² yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliğiyle davalı adına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın özel kanunlar gereği kamulaştırılan ve Hazineye ait olan 09.08.1947 tarih ve 6 sıra numaralı tapu kaydı kapsamında kaldığı iddiası ile dava açmıştır. Mahkemece; davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tesbit gibi tesciline karar verilmiş; davacı Hazine tarafından hüküm temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 16/11/2009 tarihli ve 2009/15715 E. - 16800 K. sayılı kararıyla bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: “Davacının dayandığı tapu kaydının ilk oluşumundan itibaren tüm gittileriyle birlikte getirtilip yöntemince uygulanmadığı, yörede kişilerce açılan ve Hazinenin dayandığı tapu kapsamında kaldığı gerekçesiyle reddedilen tescil dava dosyalarının getirtilip uygulanmadığı, bu nedenle tapu kaydı, tescil dava dosyaları ve kesinleşen tahdit ile eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarının getirtilip taşınmaz başında yapılacak keşifte yöntemince uygulanarak taşınmazın niteliğinin belirlenmesi, orman sayılmayan yerlerden olduğunun belirlenmesi halinde davalı kişi yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının araştırılması” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tesbit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılan ve 02.02.2001 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Her ne kadar; mahkemece bozma kararı doğrultusunda orman ve zilyetlik araştırması yapılmış ise de, davacı çekişmeli taşınmazın devletleştirme ile oluşan Ağustos 1947 tarih ve 6 sıra numaralı tapu kaydı kapsamında kaldığı iddiasıyla dava açılmış olup, yöntemince yapılan uygulama sonucu çekişmeli taşınmazın devletleştirme ile oluşan tapu kaydı kapsamı dışında kaldığı belirlendiğine göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 11/11/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.