Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/11125
Karar No: 2014/25894
Karar Tarihi: 17.12.2014

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/11125 Esas 2014/25894 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Havza Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda, alkollü araç kullanmaktan suçlu bulunan sanık beraat etti. Mahkeme kararına göre, alkol seviyesi 0.66 promil olan sanığın, kontrol kaybı yaşayarak dubalara, tel örgülere ve bordür taşlarına çarptığı belirlendi. Ancak, Adli Tıp Kurumu raporlarına dayanarak, alkol seviyesinin yüksek olmasının güvenli sürüş yeteneğini kaybettireceği ve suçu kasıtla işlediği yönünde net bir kanıt olmadığı gerekçesiyle sanık beraat etti. Kararda, TCK'nın 179/3. maddesi üzerinde duruldu ve alkolün yeterli bir kanıt olmadığı belirtildi.
TCK'nın 179/3. maddesi, alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle \"emniyetli bir şekilde\" araç kullanamayacak kişinin, bu halde araç kullanması suçunu düzenler. Adli Tıp Kurumu raporlarına göre, alkolün sürücünün güvenli sürüş yeteneğini kaybettirebileceği belirtilmektedir.
12. Ceza Dairesi         2014/11125 E.  ,  2014/25894 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 12 - 2014/21321
    Mahkemesi : Havza (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
    Tarihi : 03.12.2013
    Numarası : 2013/189-2013/328
    Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma


    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    TCK’nın 179/3. maddesinde düzenlenen; alkol ve uyuşturucu madde etkisiyle veya başka bir nedenle “emniyetli bir şekilde” araç kullanamayacak kişinin, bu halde araç kullanması suçu kasıtla işlenebilecek bir suçtur. Alkol ve uyuşturucu maddenin sırf kullanılmış olması bu suçun oluşması için yeterli olmamakla birlikte Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu raporlarında istikrarlı bir şekilde vurgulandığı üzere; alkollü bir şekilde trafikte seyreden bir sürücünün alkol konsantrasyonu hangi seviyede olursa olsun bireysel farklılıklar göstermekle birlikte trafik güvenliği açısından değişen derecelerde risk oluşturabileceği, ancak bu durumun tehlike arz edecek düzeyde olup olmadığı, dolayısıyla sürücünün tesiri altında bulunduğu alkol seviyesinde araç kullanması halinde, güvenli sürüş yeteneğini kaybedip etmediği, bireyin o andaki sürüş ehliyetini belirleyebilecek dikkat, algı, denge, refleks, psikomotor ve nöromotor koordinasyon gibi nörolojik, nistagmus, akomadasyon, görme gibi oftalmolojik ve genel durumunun tespitine yönelik detaylı dahili muayenesine yönelik tıbbi verilerin değerlendirilmesi ile mümkün olabileceği, ancak böyle bir tespit yapılmamış olsa bile bireysel farklılıkları da elimine edebilecek şekilde 100 promilden yüksek olarak saptanan alkol düzeyinin, güvenli sürüş yeteneğini kaybettireceğinin, bilimsel olarak kabulü gerektiği anlaşılmakla;
    Olay gecesi, idaresindeki kamyoneti ile, meskun mahaldeki çift yönlü yan yolda seyir halindeyken, şerit ayrım dubalarına çarpmamak için sola doğru manevra yaparak direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesi dubalara çarpıp, ardından yan yolu anayoldan ayıran yaya geçidine engel tel örgüleri de aşarak anayola doğru savrulduktan sonra karşı taraftaki bordür taşlarına çarparak duruşa geçebilen sanığın olaydan yaklaşık 3 saat 35 dakika sonra yapılan ölçümde 0,66 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, yerleşik Adli Tıp uygulamalarına göre
    kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte vücuttaki alkol düzeyinin geçen her saatte 0.15 promil azaldığı bilindiğine göre, olay sırasında yaklaşık 1.20 promil alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen sanığın, güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği, atılı suçun yasal unsurlarının oluştuğu gözetilmeksizin, sanığın mahkumiyeti yerine, yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
    İsabetsiz olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 17.12.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi