MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı tarafından, davalılar aleyhine 29/03/2010 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03/09/2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece davanın kabulüne, 30.380,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hükmü davalılar temyiz etmiştir.
Dairemizin 28.02.2013 tarihli, 2013/1211 Esas 2013/2917 Karar sayılı bozma ilamı ile "mahkemece, bilirkişice tespit edilen teknik ölçülere göre istinat duvarı yapılmak suretiyle komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesine karar verilmesi gerekirken İcra İflas Kanununun 30. maddesi hükmü gözardı edilerek davalıdan 30.380,00 TL’nin tahsiline karar verilmesinin doğru görülmediği" gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne, İİK"nun 30.maddesi hükmü gözetilerek dosya kapsamında inşaat mühendisi tarafından hazırlanan 17/08/2011 tarihli raporda belirtilen teknik ölçülere göre istinat duvarının davalı tarafından kararın kesinleşmesinden itibaren 2 aylık süre içerisinde yapılmak suretiyle komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili ile davalılar vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarında, 319 ve 341 parsel sayılı taşınmazlarda yapılan toprak hafriyatı sonucunda sınır kaymasına sebebiyet verildiği, fen bilirkişi raporunda sarı renk ile gösterilen 132 m2 lik parçanın hafriyat nedeni ile 341 sayılı parsele, 31 m2 kısmın ise 319 parsel sayılı taşınmaza kaydığı belirtilerek 320 sayılı parsel ile kaymanın oluştuğu her iki parsel sınırına istinat duvarı yapılarak kaymanın önlenebileceği belirtilmiştir. Ancak, 341 parsel sayılı taşınmaz dava dışı Ahmet Durak adına kayıtlı olduğundan ve davalıların bu parselde de hafriyat yaptıkları hususunda delil bulunmadığından davalılar tarafından 319 parsel sayılı taşınmazda yapılan hafriyatın 320 ve 341 sayılı parseller sınırındaki sarı renk ile gösterilen kısmı da kapsar şekilde toprak kaymasına neden olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
Dairemizin 28.02.2013 tarihli 2013/1211-2917 sayılı Bozma İlamında bu hususa değinilmeden istinat duvarı yapılmak suretiyle komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi gerektiği belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece Dairemizin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş ise de Dairemizin bozma ilamı maddi hatadan kaynaklandığından, karar lehine bozulan kişi yönünden usuli kazanılmış hak teşkil etmez. Bu sebeple davalılar vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarıda belirtilen gerekçe ile bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 19.12.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.