Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/20120
Karar No: 2012/26091
Karar Tarihi: 18.12.2012

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2012/20120 Esas 2012/26091 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalıya ait gecekondu evin enkazını satın aldığını ancak davalının devir işlemini yapmadığını iddia ederek 10.000 TL alacağın faiz ve masrafıyla birlikte tahsili için dava açmıştır. Mahkeme, davacının dava konusu senetteki haklarından feragat ettiğini belirten taahhütname ve ibranameye dayanarak davayı reddetmiştir. Ancak Yargıtay bu kararı doğru bulmamış ve davacının davalıya karşı bir vazgeçmesi olmadığına dikkat çekerek kararı bozmuştur. 428 sayılı HUMK madde gereği hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddelerinin Açıklamaları:
- HUMK (Hukuk Muhakemeleri Kanunu) 428. madde: Üst mahkeme tarafından bozulan kararlarda, mahkeme aşamasına göre yerine getirilecek işlemleri belirlemek üzere yargılama görevlendirilir.
3. Hukuk Dairesi         2012/20120 E.  ,  2012/26091 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 10.000 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde; davalıya ait iki katlı gecekondu evin enkazını, 06.03.2003 tarihli enkaz satış senedi ile satın aldığını; davalının, satış bedelinin (50.000 TL) tamamını almasına rağmen, devir işlemini yapmadığını; bu suretle, kendisini zarar uğrattığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakkını saklı tutarak, şimdilik 10.000 TL "nin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının, dava konusu yerde (gecekonduda) kiracı olarak oturduğunu; vekil eden ve ortağı ... "nın belirtilen gayrimenkulde inşaat yapmak üzere mal sahipleri ile anlaştığını; davacının gayrimenkuldeki işgalini öğrenince bir takım davaların açıldığını; davaya konu belgedeki " satış bedeli:50.000 TL" ibaresinin taraflarca imza atıldıktan sonra davacı tarafından eklendiğini, bu hususta ceza davası açıldığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; "...dosyaya sunulan 13.10.2010 tarihli noterde düzenlenen taahhütnamede davacı ... taşınmazda herhangi bir tasarrufunun bulunmadığını, kiracılık sıfatının bulunmadığını, taşınmazla ilgili herhangi bir dava açmayacağını, dava haklarından vazgeçtiğini beyan etmiş, yine 13.10.2010 tarihli ibranamede ..."un işgal ettiği yerde tasarrufunun kalmadığını, tahliye ederek taşınmazı teslim ettiğini, bu nedenele ... 21. Asliye Hukuuk Mahkemesinin 2007/150 ve ... 12. Asliye Ceza mahkemelerindeki 2008/577 sayılı dosyalarda şikayetten vazgeçildiği, birlikte imza altına alınmıştır. Toplanan delil durumuna göre, ibraz edilen ibraname ve taahhütlere göre davacının davaya mesnet yaptığı 06.03.2006 tarihli senetteki haklarından sarfınazar ettiği anlaşıldığından, sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir." gerekçesi ile davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
    Davada; davalı tarafından dava konusu gecekondunun enkazını ( 06.03.2006 tarihinde tanzim edilen) sözleşme ile davacıya satılmasına rağmen, devrin satıcı ( davalı) tarafından yerine getirilmediği ileri sürülerek; ödenen bedelin iadesi istenilmektedir.Mahkemenin hükme esas aldığı, 13.10.2010 tarihli taahhütname ve ibranamede; davalı, taraf değildir. Davacının taahhütü mal sahiplerine karşı yapılmıştır. Keza, ibraname de mal sahipleri ile davacı arasındadır. Davacının, davaya konu satım senedi alacağından dolayı davalıya karşı bir vazgeçmesi bulunmadığı, davalının senet bedeli yönünden davacı aleyhine sebepsiz zenginleştiği gözetilmeden, davanın sübut bulmadığından bahisle reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi