7. Ceza Dairesi 2019/34 E. , 2021/5453 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Katılan ... İdaresi vekilinin nakil aracının iadesi kararına yönelik temyizine göre yapılan incelemede;
Suçta kullanılan ... plaka sayılı nakil aracının iadesine karar verilirken üzerindeki şerhinde kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesi uyarınca,
Hüküm fıkrasında nakil aracının iadesine ilişkin bentte yer alan "yer olmadığına," ifadesinden sonra gelmek üzere "araç üzerinde bulunan tedbir şerhinin kaldırılmasına," ifadesinin eklenmesi ve sair hususların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Katılan ... İdaresi vekili ile sanığın mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde ise;
1.Sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra aynı Yasanın 3/10. madde ve fıkrası gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
2. Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması
halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
3. 5237 sayılı TCK"nun 51. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; sanığın daha önce üç aydan fazla hapis cezası ile cezalandırılmamış olması koşulu ve (b) bedinde; suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işleyemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması hükmü getirilmiş olmakla, sanığın adli sicil kaydında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kasıtlı suçtan mahkumiyet sayılamayacağı dikkate alındığında "hapis cezasının ertelenmesi halinde yeniden suç işlemeyeceği yönünde kanaat hasıl olmadığından" şekindeki yetersiz gerekçe ile hükmolunan hürriyeti bağlayıcı cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
4. Gün adli para cezasının paraya çevrilmesi sırasında uygulama maddesinin TCK"nun 52/2. maddesi yerine TCK"nun 52. maddesinin yazılması suretiyle CMK"nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
5. Sanık hakkında hapis cezasına hükmolunduğu gözetilmeden TCK"nun 53.maddesi gereğince hak yoksunluklarına karar verilmemesi,
6. Suça konu eşyanın 5607 sayılı Kanunun 13/1. maddesi delaletiyle 5237 sayılı TCK’nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken fıkra numarası gösterilmeksizin TCK"nun 54. maddesinin yazılması suretiyle CMK"nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekili ile sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.