6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/7408 Esas 2021/3317 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/7408
Karar No: 2021/3317
Karar Tarihi: 22.03.2021

6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/7408 Esas 2021/3317 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık suçlamasıyla yargılanan sanığın beraatine karar vermiştir. Ancak yerel mahkemece verilen karar temyiz edilmiştir. Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığı için işin esasına geçilmiştir. Kararda, Beykoz Kadastro Mahkemesi'nin 1999/37E esas sayılı dosyasının sonucunun bekletici mesele olarak kabul edildiği, 25.11.2004 tarihinde bekletici mesele kararı alındığı ve bu tarihten hüküm tarihine kadar zamanaşımının durduğu belirtilmiştir. Ancak suç tarihi itibarıyla sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın lehe olan zamanaşımı süresinin hesaplanmadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle yerel mahkemece verilen karar bozulmuş ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6831 Sayılı Kanun
- TCK'nin 67/1. maddesi
- 765 sayılı TCK'nin 102/4. ve 104/2. maddeleri
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi
19. Ceza Dairesi         2020/7408 E.  ,  2021/3317 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜMLER : Beraat

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre;
    Beykoz Kadastro Mahkemesi"nin 1999/37E esas sayılı dosyasının sonucunun bekletici mesele yapıldığı, TCK"nin 67/1. maddesi uyarınca bekletici mesele kararının alındığı 25.11.2004 tarihi ile hüküm tarihi arasında zamanaşımının durduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın lehe olan 765 sayılı TCK"nin 102/4. ve 104/2. maddelerinde öngörülen 5 yıllık olağan, 7 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi bulunması karşısında, hüküm tarihi olan 16.11.2015 tarihinden inceleme tarihine kadar 5 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleştiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK"nin 322. maddesinin verdiği yetkiyle, 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi uyarınca gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE, 22/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.