Dolandırıcılık - tehdit - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/5968 Esas 2016/2399 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/5968
Karar No: 2016/2399
Karar Tarihi: 07.03.2016

Dolandırıcılık - tehdit - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/5968 Esas 2016/2399 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların, annesiyle birlikte hareket ederek evlenme niyeti taşımadığı halde, katılandan para ve ziynet eşyaları alarak sözde evlilik amacıyla dolandırıcılık yaptıkları, ayrıca katılanı tehdit ettikleri iddia ediliyor. Temyiz taleplerine verilen kararlar inceleniyor ve dolandırıcılık suçunun kabul edildiği ve sanıkların haklarında ceza verilmesine karar verildiği belirtiliyor. Ancak, para cezasının ödenmesine ilişkin kararın taksit aralığının açık bir şekilde belirtilmemesi nedeniyle kararın düzeltilerek onanması gerektiği ifade ediliyor.
Kanun Maddeleri:
-5237 sayılı TCK'nın 157/1, 62, 52/2-4, 51. maddeleri (dolandırıcılık suçu)
-5237 sayılı TCK'nın 43/1 maddesi (zincirleme suç)
-5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesi (hak yoksunluğu)
23. Ceza Dairesi         2015/5968 E.  ,  2016/2399 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık, tehdit
    HÜKÜM : Dolandırıcılık (5237 sayılı TCK"nın 157/1, 62, 52/2-4, 51 maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis ve 1.660 TL adli para cezası ile mahkumiyetlerine hapis cezasının ertelenmesine, tehdit suçundan beraatlerine)

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ..."ın, annesi olan ... ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek en başından beri evlenme niyeti taşımamasına rağmen katılan ile tanıştıktan sonra evleneceğine dair vaadde bulunarak bu duruma inanan katılandan iddianamede anlatılan hileli hareketleri sergilemek suretiyle sözde evlilik amacıyla ve muhtelif tarihlerde para alıp, ayrıca düğün hazırlığı bahanesiyle muhtelif ziynet eşyalarını da alarak haksız menfaat temin ettikten sonra ise katılanı evden kovarak bir daha kendilerini araması halinde öldüreceklerine dair sözlerle tehdit ettiklerinin iddia edildiği olayda;
    1-Tehdit suçundan verilen beraat hükmüne yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
    Sanıkların üzerlerine atılı tehdit suçu nedeniyle haklarında verilen beraat kararını temyiz etmede hukuki yararları olmadığı gibi, hükmün gerekçesine yönelik bir temyiz istemlerinin de bulunmadığının anlaşılması karşısında; bu konudaki temyiz istemlerinin 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    2-Dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
    Oluşa, sanıkların savunmalarına, katılanın aşamalardaki beyanlarına, tanıkların anlatımlarına ve tüm dosya kapsamına göre; sanıkların, bu şekilde gerçekleştirdikleri sabit görülen eylemlerinin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Sanıkların, farklı tarihlerde birden fazla kez katılandan para aldıklarının sabit olduğu dikkate alınarak; sanıkların, 5237 sayılı TCK"nın 43/1 maddesi kapsamında, aynı suç işleme kararıyla kanunun aynı hükmünü birden fazla ihlal etmek suretiyle ve değişik zamanlarda birden fazla kez menfaat temin etmiş olduklarının anlaşılması karşısında, sanıklar haklarında ceza verilirken zincirleme suç hükümleri uygulanmayarak eksik ceza tayin edilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğunun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların sair temyiz itirazlarının reddine;
    Ancak,
    5237 sayılı TCK"nın 52/4 maddesine göre; ""kararda, para cezasının 10 eşit taksitle ödenmesine karar verilerek taksit aralığının açık bir şekilde gösterilmemiş olması,
    Bozmayı gerektirmiş olduğundan hükmün, 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK "nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün ilgili kısmına ""para cezasının birer ay arayla 10 eşit taksitle ödenmesine"" ifadesi yazılmak suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.