MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Soruşturma aşamasında şüphelinin savunması alınırken talebi üzerine görevlendirilen müdafiinin (Av. ...) görevinin kamu davasının açılması ile sona erdiği, mahkemece aynı müdafiiye re’sen davetiye çıkartılmış olması nedeniyle duruşmalara katılımış olan bu müdafiinın atandığından sanığın haberdar olmadığı, sanığın 04.04.2007 tarihli celsede müdafiisinin Av. ... olduğunu ona vekalatname verdiğini beyan edip huzurunda savunmasını yaptığı, ancak Av. ..."in mahkemeye gönderdiği 11.02.2008 havale tarihli dilekçede sanığın kendisine vekaletname vermediğini, bu sebeple dosyadan istifasının kabulü ile gereğinin yapılmasını talep ettiği, anılan istifa dilekçesinin sanığa ulaşılamaması nedeni ile tebliğ edilemediği ve yoklukta verilen kararın da sanık yerine soruşturma aşamasında savunması alınırken görevlendirilen müdafiiye tebliğ edildiği, bu müdafiinin temyiz hakkının olmadığının anlaşılması karşısında, yokluğunda verilen kararın başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekillerinin belirtilmesi suretiyle meşruhatlı olarak sanığa tebliğ edildikten sonra, sanık tarafından temyiz talebinde bulunulması halinde temyiz dilekçesi de eklendikten sonra iadesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE 25.05.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.