Esas No: 2021/11653
Karar No: 2022/5681
Karar Tarihi: 13.06.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/11653 Esas 2022/5681 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı ... adına kayıtlı olan bir taşınmazın ifrazı sonucu oluşan alanın bir kısmının orman niteliğinde olduğu iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açılmıştır. İlk derece mahkemesince davacının talebi reddedilmiş, istinaf sonucunda ise davalı ... hakkındaki davanın reddine, diğer davalı ... hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, dava dosyası incelendiğinde, taşınmazın yargılama sırasında başka bir kişiye devredildiği ve bu kişinin davaya dahil edilmediği tespit edilmiştir. Bu sebeple, davacının seçim hakkının sorulmaksızın eski malik aleyhine hüküm tesis edilmesi hatalı bulunmuştur. Kararın bozulması sonucuna varılmış olup, HMK'nin 125/1. maddesi gereği davacının seçim hakkının kullanılması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: HMK'nın 125/1., 6100 sayılı HMK'nın 371. ve 373/2. maddeleri.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı ... İdaresi vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalılardan ... hakkındaki davanın husumetten reddine, davalılardan ... hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiş olup, bu kez davalılardan ... vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... İdaresi vekili, ... ilçesi ... Mahallesi 721 ada 14 parsel sayılı taşınmazın 184 ada 7 parsel sayılı taşınmazın ifrazı ile oluştuğunu ve dava dilekçesine ekli krokide belirtilen kısmının ormanda kaldığını, davalı adına yapılmış olan tescilin yolsuz tescil olduğunu, 184 ada 7 nolu parselin bulunduğu alanda ilk orman tahdidinin 1940 yılında yapıldığını ve 10.8.1940 tarihli resmi gazetede ilan edilerek kesinleştiğini, ... Köyünde kesinleşen tahdit çalışmalarına göre 184 ada 7 parsel sayılı taşınmazın ... Çalılığı adı verilen 18-49 nolu arman tahdit noktaları ile çevrili haritada III numara ile gösterilen orman içinde kaldığını, 1940 yılında yapılan orman tahdididin 1947 yılındaki tescilinde ve 1958 yılında yapılan tapulama çalışmalarında Hazine adına orman vasfı ile tescil edildiğini ancak 1744 sayılı yasa uygulaması ile yapılan orman tahdidi aplikasyonunda ve devamında 2896 ve 3302 sayılı yasalar kapsamında taşınmazın bazı kısımlarının hatalı olarak orman dışında bırakıldığını, 187 ada 7 nolu parselin de içinde bulunduğu LXIII numaralı 2B parselinin 1982 yılında çekilen ... fotoğrafına göre tamamına yakın bir kısmında yapılaşma olmadığının, yerleşim alanı haline dönüşmediğinin ve çok büyük bir kısmının orman vasfını koruduğunun görüldüğünü, ... Kadastro Mahkemesinde görülen 1988/34 ve 1989/11 Esas sayılı dosyalar nedeniyle, 184 ada 7 parseldeki 1744, 2896 ve 3302 sayılı Kanun'lara göre yapılan 2. ve 2/B madde uygulamalarının kesinleşmediğini, ... Belediye Başkanlığı tarafından 184 ada 7 parselin de yer aldığı ... Paşa Devlet Ormanında yapılan 1744 ve 2896 sayılı yasa uygulamalarını müteakip imar ve ıslah planları yapımına başlanıldığını ve 1744 sayılı yasa uygulaması ile yapılan aplikasyon işleminde hatalı olarak orman sınırları dışında bırakılan pek çok taşınmazın belediye adına tescil edildiğini, dava konusu parselin de krokide belirtilen kısmının yolsuz olarak ... Belediye Başkanlığı adına tescil edildiğini, yapılan imar uygulamaları ile 2981 sayılı yasa kapsamında verilen tapu tahsis belgelerinin yok hükmünde olduğunu, adına tescil edilen kişilerin de Medeni Kanunun 1023.maddesi uyarınca iyiniyet ilkelerinden yararlanamayacağını açıklayarak, dava konusu taşınmazın ekli krokide belirtilen kısmının tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı ... İdaresi vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince, istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalılardan ... hakkındaki davanın husumetten reddine, ... hakkındaki davanın kabulüne, dava konusu ... ili ... ilçesi ... Mahallesi 721 ada 14 parsel sayılı taşınmazın 05/02/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda (A) harfi ile gösterilen 1.342,53m²'lik kısmının tapusunun iptali ile 721 adanın son parsel numarasından sonra oluşturulacak parsel numarası altında orman vasfıyla Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline, oluşturulacak yeni parselin tapu kaydının beyanlar ve şerhler hanesinde yer alan tüm ayni haklar ve şerhlerin kaldırılmasına karar verilmiş ve iş bu karar, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, dava konusu ... ili ... ilçesi ... Mahallesi ... mevkii 721 ada 14 parsel sayılı taşınmaz, 2.069,54 m² yüzölçümü ile davalı ... adına arsa vasfıyla kayıtlı iken, yargılama sırasında 31.10.2016 tarihinde taşınmazın bağışlama nedeniyle ... Üniversitesi’ne devredildiği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı HMK.' nın 125/1. maddesi, "davanın açılmasından sonra, davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse, davacı aşağıdaki yetkilerden birini kullanabilir:
a) İsterse, devreden tarafla olan davasından vazgeçerek, dava konusunu devralmış olan kişiye karşı davaya devam eder. Bu takdirde davacı davayı kazanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur.
b) İsterse, davasını devreden taraf hakkında tazminat davasına dönüştürür.” düzenlemesini amirdir.
Hal böyle olunca; Mahkemece, anılan yasa hükmü doğrultusunda davacıya seçim hakkını hangi yönde kullanacağı sorulup, sonucuna göre davacının, yeni malike karşı davaya devam etmek istemesi halinde, davacı tarafa, davasını yeni tapu maliki ... Üniversitesine yöneltmesi için süre verilerek tapu malikinin davaya dahil edilmesi suretiyle taraf teşkilinin sağlanması gerekirken, bu husus gözardı edilerek, taşınmazı yargılama sırasında devreden eski malik ... aleyhine hüküm tesis edilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda gösterilen nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılardan ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, HMK'nin 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı Türkiye Lojistik Araştırma ve Eğitim Vakfına iadesine, 13.6.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.