12. Ceza Dairesi 2014/2404 E. , 2014/17690 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna Aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/b, 5237 sayılı TCK"nın 62, 52/2, 51, 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet ve hapis cezasının ertelenmesi
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık tarafından, Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 04/02/1998 tarihli ve 3332 sayılı kararı ile belirlenen 3. derece doğal sit alanı içerisinde yer alan, ... İlçesi, ... Beldesi, ... Mahallesi, 122 ada, 12 parsel sayılı olup özel mülkiyette bulunan taşınmaz üzerine zemini betorme olan ahşap yapı inşa edildiğinin belirlendiği, sanığın söz konusu inşai faaliyet için Koruma Kurulu ve Belediyeden izin almadığı, hükme esas alınan inşaat mühendisi ve ziraat mühendisi bilirkişiler tarafından ortak olarak hazırlanan raporda, sanık tarafından inşa edilen binanın ahşap özelliğinde olup zeminin betonarme olduğunun, süreklilik gösteren bir yapı olduğunun, söz konusu betonarme zeminin sit alanının doğal yapısına zarar verdiğinin belirlendiği, sanığın savunmasında atılı suçu işlediğini ikrar ettiği,
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı, belirtilen değişiklik öncesinde işlenen suçlar bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği,
Bu açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında, dava konusu yerin sit alanı olarak tespit ve tesciline ilişkin Kurul kararlarının 6498 sayılı Kanun ile değişiklikten önce yürürlükte bulunan 2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde belirtilen usule uygun olarak mahallinde ilan edilmiş olduğu, sanığın ilanın yapıldığı mahalde ikamet ettiğinin gerek kendi beyanı gerek MERNİS kayıtları ile sabit olduğu, bu itibarla, sanığın iyi niyetle hareket ettiğinin kabul olunamayacağı, sanığın, üzerine atılı suçu işlediğinin tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu, 6498 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/1 maddesinde öngörülen yaptırım miktarında sanık lehine herhangi bir değişiklik mevcut olmadığı anlaşılmakla,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 12/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.