1. Hukuk Dairesi 2018/5614 E. , 2020/1290 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 25.02.2020 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat ...geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı, 22151 parsel sayılı taşınmazının cebir ve tehditle vekaletname alan davalı ... tarafından 28.08.2002 tarihinde dava dışı...’e devredildiğini, ...’nin de taşınmazı 05.09.2002 tarihinde aynı zamanda davalı ...’in babası olan diğer davalı ...’a devrettiğini ileri sürerek, 22151 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davacının davalı ...’e taşınmazının devrini sağlamak üzere vekaletname verdiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar Dairece ‘’...davacı ... tarafından 26.08.2002 tarihinde davalı ...’e Bükreş Büyükelçiliğinde düzenlenmiş satış yetkisini içerir vekaletneme verildiği,bu vekaletname ile dava konusu taşınmazın davalı ... tarafından 28.08.2002 tarihinde ...’e devredildiği,davacı tanığı olarak mahkemece dinlenen ...’nın beyanından davalı ... ile taşınmazı devralan Şükriye’nin birlikte yaşadıkları,yine taşınmazın ...tarafından ise 05.09.2002 tarihinde aynı zamanda davalı ...’in babası olan diğer davalı ...’a devredildiği,taşınmazın bu şekilde el değiştirmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu,davalılar tarafından taşınmaz bedelinin ödendiği yolunda bir iddia bulunmadığı gibi, bedelin ödendiğinin ispat edilemediği hususları göz önünde bulundurulduğunda vekalet görevinin kötüye kullanılması sureti ile taşınmaz devrinin gerçekleştirildiği açıktır. Hâl böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.’’ gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yazılı olduğu üzere davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
Ancak, bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 26. maddesi hükmü gereğince hakim, kural olarak tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Buna usul hukukunda taleple bağlılık ilkesi denilmektedir.
Somut olayda, davacı taraf dava dilekçesinde tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiş, aşamada sunduğu 02.08.2007 ve 22.11.2013 tarihli dilekçelerinde ise talebini daraltarak bedele hasretmiştir.
Hal böyle olunca; taşınmazın keşfen saptanan dava tarihindeki değeri üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yukarıda anılan taleple bağlılık kuralı göz ardı edilerek tapu iptal ve tescile hükmedilmesi doğru değildir.
Davalılar vekilinin değinilen yön itibariyle yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davalılar vekili için 2.540.00. TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilen davacıdan alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.