Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/5129 Esas 2013/9746 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı gerçek kişi vekili, 18.05.2011 tarihli dava dilekçesi ile ... Köyü, 424 parsel sayılı taşınmazın, kadastro tesbiti sırasında davacının babası adına tesbit edildiğini, ancak daha sonra dava konusu taşınmaz için tapulama mahkemesinde dava açıldığını ve taşınmazın hükmen orman olmasına karar verildiğini, buna rağmen kadastro çalışmaları sırasında taşınmazın orman olduğu gözetilmediğinden, 2/B uygulamasına konu edilmediğini ileri sürerek, dava konusu 424 parsel sayılı taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarılmasını ve davacının 30 yılı aşkın süredir devam eden zilyetliğinin tesbiti ile bu hususun tapuya şerh verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; davanın kabulüne, 2/B vasfında 424 parsel sayılı taşınmazın üzerindeki fındıkların davacının kullanımında olduğunun tesbiti ile bu hususun beyanlar hanesine şerh olarak yazılmasına karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman kadastrosu sırasında 4 nolu iç parsel olarak sınırlandırılan (kapalı poligon içinde kalan sahalar hakkında verilecek kararlar mahfuz kalmak şartıyla) ve hükmen orman olarak tescil edilen taşınmazın, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi kapsamında orman sınırı dışına çıkarılarak, davacının taşınmazda kullanıcı olduğunun tespitine ilişkindir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 17.07.1978 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 1744 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B çalışması ile 11.08.1993 tarihinde ilân edilerek kesinleşen evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ile 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B uygulaması bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu ise, 1985 yılında yapılmıştır.
Her ne kadar; mahkemece, çekişmeli taşınmazın 2/B vasfında olduğu ve davacının taşınmazda kullanıcı olduğu belirlenerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu sırasında, kapalı poligon içinde kalan sahalar hakkında verilecek kararlar mahfuz kalmak kaydı ile iç parsel olarak orman sınırları dışında bırakıldığı, ancak daha sonra tapulama mahkemesinin 1985/58 - 1986/32 karar sayılı ilâmı ile hükmen orman olduğu, ancak, yörede yapılan 2/B çalışmalarına konu edilmediği, taşınmazın orman niteliğini yitirmesi nedeni ile orman sınırları dışına çıkarma yetkisinin orman kadastro komisyonunda olduğu, orman olarak kayıtlı bulunan taşınmazlarda muhdesat şerhi verilemeyeceği ve davacının idareyi zorlayıcı nitelikte bir dava açılamayacağından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, aksi düşünceyle davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar Hazine ve Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 07/11/2013 günü oy birliği ile karar verildi.