22. Hukuk Dairesi 2019/3770 E. , 2019/11097 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve ödenmeyen ücret alacaklarının tahsili için davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının itirazının iptaline, davalı aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, 06.06.2011 tarihinde davalıya ait hastanede çalışmaya başlayan davacının 15.05.2013 tarihinden itibaren mazeretsiz olarak işe devam etmemek suretiyle iş sözleşmesini feshettiğini, daha sonra 15.06.2013 tarihinde yeniden işe başlayıp, 29.08.2013 tarihine kadar çalıştığını, iş sözleşmesini davacının feshettiği dikkate alındığında ve her iki dönem çalışması ayrı ayrı değerlendirildiğinde kıdem tazminatına hak kazanmadığını, davacının kullanılmayan yıllık izninin bulunmadığını, tüm ücretlerin banka hesabına yatırıldığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizin 2018/9512 Esas 2018/16646 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak devam edilen yargılama neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, yasal süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Somut olayda Dairemizin yukarıda anılı bozma ilamı öncesinde mahkemece davacının kıdem tazminatı net 4365,37 TL olarak hesaplanmış ve karar davalı vekilinin temyizi üzerine bozulmuş olmasına rağmen mahkemece usuli kazanılmış hakka dikkat edilmeksizin bozma sonrası davacının kıdem tazminatının net 4.542,26 TL olarak hüküm altına alınmış olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında yıllık izin ücretinin hesaplanması konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda davalı tarafça 15.10.2018 havale tarihli dilekçe ekinde davacının 16 gün yıllık izin talep edip kullandığına ilişkin imzalı yıllık izin formu sunulmuş olmasına rağmen mahkemece anılı belge değerlendirilmeksizin hüküm kurulması hatalı olmuştur.
Mahkemece davacının yıllık izin ücretine yönelik alacağı net rakam üzerinden hüküm altına alınmış olmasına rağmen, yıllık izin ücreti alacağının gelir vergisi ve damga vergisinin yanı sıra SGK primi ile işsizlik ödeneği kesintisine tabi olduğu gözetilmeden, salt gelir vergisi ve damga vergisi düşülmek suretiyle belirlenen yıllık izin ücreti alacağına hükmedilmesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
4-Taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık davacının ödenmeyen ücret alacağı noktasındadır.
Davacı asil ücret alacağı konusunda yemin eda etmiş olup, yemininde, en son üç dört aylık ücret alacağını tahsil edemediğini ancak net rakamı bilemediğini ifade etmiştir. Davacının iş sözleşmesinin 29.08.2013 tarihinde sona erdiği dosya kapsamı ile sabittir. Bu nedenle mahkemece davacının iş sözleşmesinin sona erdiği tarih itibari ile son 4 aylık ücretini alamadığının kabulü ile hesaplama yapılması gerekirken, son 4 aydan öncesine ait olan nisan ayını da kapsar şekilde hesap yapan bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20/05/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.