Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/256
Karar No: 2021/1964
Karar Tarihi: 03.12.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/256 Esas 2021/1964 Karar Sayılı İlamı

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

...

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ... (...)
ÜYE : ... (...)
ÜYE : ... (...)
KATİP : ... (...)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/11/2018
ESAS-KARAR NO ....

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 03/12/2021
YAZILDIĞI TARİH : 14/12/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkili aleyhine davalının 724.370,00.-TL bedelli bonoya dayanarak kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığını, ancak müvekkilinin borç miktarının çek üzerinde belirtilen miktar kadar olmayıp borcun 250.000,00.-TL olduğunu, çekin keşidecisinin müvekkili, lehtarının davalı ... ve son hamilinin ise davalı ... olduğunu, davalıların kardeş olduklarını, icra takip dosyasında ...'nın borçlu sıfatı ile yer almışsa da, çekin kötü niyetli olarak ...'ya ciro edildiğinin taraflar arasında süregelen yargılama aşamalarında ortaya çıktığını, davalı ... tarafından Eskişehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin .....esas sayılı dosyasında tasarrufun iptali davası açıldığını, mahkemece davanın reddine karar verildiğini, mahkemenin gerekçesinde davalılar arasında yapılan ciro işleminin muvazaalı olduğu ve kardeş olan tarafların kötü niyetli davrandığının belirtildiğini, ciranta ile hamil arasında gerçek bir borç ilişkisinin bulunmadığı ve müvekkilinin zararına olacak şekilde hareket edildiğinin açıkça anlaşıldığını, takip dayanağı çekin ...'ya boş olarak verildiğini, müvekkilinin önceden sahip olduğu ... isimli firmanın akaryakıtının ...'nın ortağı olduğu ... ... ... Ltd.Şti. isimli firmadan aldığını, açık hesap çalışıldığı için ve ayrıca o dönemde elden alınan 230.000,00.-TL'nin teminatı olarak boş bir şekilde teslim edildiğini, çekin bedel kısmının tamamen farklı bir yazı ve kalemle doldurulduğunu belirterek müvekkilinin davalıya Eskişehir 6. İcra Müdürlüğünün .... esa ssayılı dosyası ve dayanağı 30.12.2013 tarihli 724.370,00.-TL bedelli çekten dolayı 474.370,00.-TL borçlu olmadığının tespitine, davalıların haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni ile bu meblağın %20'sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı ... vekili; dava konusu çekin kambiyo senedi olup bağımsız borç ikrarını içerdiğini, davacının çelişik beyanlarda bulunduğunu, davacının çeki ödeme günü olan 30.12.2013 tarihinde tüm mal varlıklarını akraba ve arkadaşlarına muvazalı olarak devrettiğini, C.Savcılığına yaptıkları ve takipsizlikle sonuçlanan şikayetlerinde ve 22.05.2015 tarihli 1. Asliye Hukuk Mahkemesine verdikleri cevapta da borcunun 250.000,00.-TL olduğundan bahsetmediğini, müvekkilinin ..... ortaklarından olup kardeşine borç verecek maddi gücünün olduğunu, kardeşine borç verdiğini karşılığında bu çeki aldığını, ödeme günü geldiğinde çekin karşılıksız çıkacağı ve davacının mallarını kaçıracağını bilmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin iyi niyetli, kötü niyetli davranının davacı olduğunu bildirerek davanın reddine, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili; icra takibinden sonra menfi tespit davasında davacının takip borçlusu, davalının ise takip alacaklısı olduğunu, davaya konu çek ile ilgili olarak son hamil diğer davalı tarafından Eskişehir 6. İcra Dairesinde..... esas sayılı icra takibi başlatıldığını, bu dava bakımından müvekkilinin pasif husumetinin olmadığını, müvekkili yönünden açılan davanın dava şartı yokluğundan reddini talep ettiklerini, yerleşik yargı ve bilimsel içtihatlarda vurgulandığı üzere kambiyo taahhüdü ile yüklenilen borcun sebepten mücerret olduğunu, bu nedenle ispat yükünün davacıda olduğunu, senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasını da kabul etmediklerini, tasarrufun iptali davasının reddedilmiş olmasının bu dava için kesin hüküm veya delil niteliğinde değerlendirilemeyeceğini, o davanın konusunun ve hukiki sebebinin tamamen farklı olduğunu ileri sürerek davanın reddine, İİK'nun 72. maddesi gereğince %20'den aşağı olmamak üzere takdir edilecek tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; dava konusu edilen çekin lehtarının davalı ... hamilinin ise ... olduğu ve lehtarın bu çeki hamile ciro yoluyla devir ettiği, bu kapsamda ...nın davacının açtığı menfi tespit davasında davalı olma ehliyetinin bulunduğu, davalı ... vekilinin pasif husumet yokluğuna ilişkin isteminin reddi gerektiği, çekin bir ödeme aracı olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın miktarı gözetildiğinde davacı-borçlu vekilinin dava dilekçesine konu ettiği iddialarını yazılı belge ile kanıtlaması gerekeceği, davacı vekilinin delil olarak dayandığı Cumhuriyet Savcılığındaki soruşturma dosyası ile Asliye Hukuk Mahkemesindeki tasarrufun iptali dosyasındaki delillerin davacının iddialarını kanıtlayıcı mahiyette bulunmadığı, her ne kadar davacı vekilince söz konusu kambiyo senedinin anlaşmaya aykırı doldurulduğu da iddia edilmiş ise de, bu iddiasını da yazılı belge ile kanıtlayamadığı, davacının iddiasını yazılı belge ile kanıtlayamaması nedeniyle davacı vekiline 25/04/2018 tarihli oturum ara kararı ile; yemin teklif hakkı hatırlatılıp iki haftalık kesin süre içeresinde bu konuda beyanda bulunması ve yemin metnini sunması istenmesine rağmen davacı vekili bir sonraki oturumda yemin teklif etmeyeceğini beyan ettiği, davacının borçsuz olduğuna ilişkin ispat külfetini yerine getiremediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili; ciro yoluyla hamilin kötüniyetli olduğunu gerçek ilişkiyi bildiğini, tanık dinletmek istediklerini, deliller toplanmadan yemin teklif etme hakkının hatırlatıldığını, müvekkilinin 250.000,00 TL borçlu olduğu çekin anlaşmaya aykırı doldurulduğunu, çekteki bedel hanesinin farklı bir kalemle doldurulduğunu, davalılardan ...’nın Cumhuriyet Savcılığında alınan ifadesinin dikkate alınmadığını, belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın kabulüne müvekkilinin borçsuzluğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; takibe ve davaya dayanak çekin sonradan anlaşmaya aykırı doldurulup doldurulmadığı ve davacının davalıya karşı sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, sonradan anlaşmaya aykırı doldurulan çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti için açılan menfi tespit davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK'da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle dava konusu çekin sonradan anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu ve davalılardan hamilin kötüniyetli ciro yoluyla hamil olduğu iddiasının kanıtlanamamış ve çek bedelinin davacının iddia ettiği miktardan fazla sonradan doldurulduğunun usulüne uygun yazılı delille ispatlanamamış olmasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK'nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK'nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 03/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

....



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi