Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/7640
Karar No: 2022/19
Karar Tarihi: 17.01.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/7640 Esas 2022/19 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı avukat ile davalı arasındaki avukatlık ücreti alacak davasında, mahkeme bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda dava kısmen kabul edilmiştir. Mahkeme, davalıdan 2,000 TL'ye dava tarihinden, 59,838 TL'ye ıslah tarihi olan 17/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle alacak tahsil edilerek davacıya verilmesine hükmetmiştir. Ancak, davalının ödediği masrafların hesaba katılmaması nedeniyle karar Yargıtay tarafından bozulmuştur. Yargıtay, davanın kısmen kabul edilmesine ilişkin ilk hükmün tüm itirazların reddine, ikinci hükmün ise davalı yararına bozulmasına karar vermiştir. Bu karar ile birlikte Avukatlık Kanunu'nun 173/2. maddesi incelenerek açıklanmıştır. Bu maddeye göre, işin görülmesi için gereken tüm masrafların iş sahibi tarafından işin başında avukata ödenmiş olması gerekmektedir. Davanın görülmesi için yapılan masrafların işin başında ödenmediği kanıtlanmadıkça avukatın bu masraflar için avans almamış olması iddiası kabul edilemez.
3. Hukuk Dairesi         2021/7640 E.  ,  2022/19 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı avukat olduğunu, davalı ile 05.04.2012 tarihli avukatlık ücret sözleşmesi imzalandığını, avukat olarak görevlerini yerine getirmesine rağmen davalının vekalet ücreti alacağını ödememek için haksız bir şekilde 14.10.2013 tarihli azilnameyi gönderdiğini, dosyalarda tüm masrafların kendisi tarafından yapıldığını, ancak tarafınca karşılanan giderlerin davalı tarafça ödenmediğini, şimdilik 2.000,00-TL gider ve vekalet ücreti alacağının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, bilahare sunduğu 17.03.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile vekalet ücreti alacağını 59.838,00-TL'ye yükseltmiştir.
    Davalı, avukatlık ücret sözleşmesindeki hükümlerin tamamen geçersiz olduğunu, davacıya toplam 6.000 Euro gönderildiğini, bu rakamın TL karşılığının 18.000 TL olduğunu savunarak haksız davanın reddine dilemiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapıloan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile, 2000TL'ye dava tarihi olan 06/11/2013 tarihinden, 23.695,00 TL'ye ıslah tarihi 17/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz işletilerek davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinden bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Avukatlık Kanununun 173/2. maddesinde, “Avukata tevdi edilen işin yapılması veya yapıldıktan sonra sonucunun alınması için gerekli bütün vergi, resim, harç ve giderler, iş sahibinin sorumluluğu altında olup, avukat tarafından ilk istekle avukata veya gerektiği yere ödenir. Bu harcamaların avukat tarafından yapılabilmesi için yeteri kadar avansın iş sahibi tarafından verilmiş olması gerekir.” hükmü mevcut olup, bu hüküm gereğince, işin görülmesi
    için gerekli olan tüm masrafların iş sahibi tarafından işin başında avukata ödenmiş olduğu karine olarak kabul edilmeli, bunun aksini ileri süren, başka bir ifade ile müvekkilinden masraflar için avans almadığını iddia eden avukatın da, bu iddiasını ispat etmekle yükümlü olduğu kabul edilmelidir. Dava için yapılan masrafların işin başında ödenmediğinin yasal karine gereği avukatlarca kanıtlanması gerekir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; davacının da kabulünde olduğu üzere, davalı tarafından davacıya farklı tarihlerde ve miktarlarda ne için yatırıldığına ilişkin açıklama bulunmayan meblağın gönderildiği sabittir. Bu hususta uyuşmazlık bulunmamaktadır.
    Uyuşmazlık anılan banka dekontlarında ödemelere ilişkin olarak herhangi bir açıklama yer almadığı gönderilen ödemelerin davacı avukat tarafından, yapılan diğer iş ve işlemlere (dava harç ve masrafları vs) ilişkin olduğu yönündeki beyanına ilişkindir
    Davalının bilirkişi raporuna itirazında dile getirdiği ve davacı adına yaptığını söylediği ödemeler hesaplamada dikkate alınmamıştır. O halde, mahkemece, bilirkişilerden yukarıda açıklanan şekilde davalı tarafından yapılan ödemeleri içeren ek rapor alınarak, hasıl olacak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan 59,30 TL temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 21,40 TL bakiye temyiz harcının da temyiz eden davacıya yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 17/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi