13. Hukuk Dairesi 2011/13016 E. , 2012/3436 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı, davacı avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat ... ile davacı vekili avukat ... ...n"ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı şirketle imzalamış olduğu 1.4.2005 tarihli “Hukuki Danışmanlık ve Avukatlık Ücret Sözleşmesi” gereğince, davalı şirkete hukuki danışmazlık ve avukatlık hizmeti verdiğini, takip ettiği davaların bir kısmının sulh ile sonuçlanmasına rağmen, bu dosyalardan vekalet ücretinin ödenmediğini, ücret talebi üzerine ise, davalı tarafından sözleşmenin haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 39.600 TL ücret alacağının, temerrüt tarihi olan 26.1.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah dilekçesiyle de talebini 69.850,00 TL’ye çıkarmıştır.
Davalı, davacının, şirkete vekaleten tahsil etmiş olduğu bedelleri ödemediği gibi, bu konuda bilgi ve hesap da vermediğini, olayda azil söz konusu olmayıp, davacının vekaletten istifa ettiğini, görevini gereği gibi yerine getirmeyen davacının ücret talep edemeyeceğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre “davacının talep edebileceği vekalet ücretinin 69.822,55 TL olduğu, ancak davacının, ... 13. İcra Müdürlüğünün
2011/13016-2012/3476
2006/15700 esas sayılı dosyasından yapmış olduğu 6.876,00 TL’lik tahsilatı davalı müvekkiline ödememiş olması nedeniyle haklı olarak azledildiği” belirtilerek, davacının uhdesinde bulunan 6.876,00 TL’nin mahsubundan sonra kalan 62.946,55 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davlıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dava, vekalet ücreti alacağının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece, dava konusu vekalet ücreti hesabının yapıldığı, ancak “azlin haklı olup olmadığı, dolayısıyla Avukatlık Kanununun 174. maddesi gereğince ücretin ödenmesinin gerekip gerekmediği konusundaki takdirin mahkemeye ait olduğu” belirtilen 22.12.2009 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak, davacının davalıdan 69.822,55 TL vekalet ücreti alacağı bulunduğu kabul edilmek suretiyle “azlin haksız olduğu” benimsenirken, kararın gerekçe kısmında, davacı tarafından ... 13. İcra Müdürlüğünün 2006/15700 esas sayılı dosyasından yapılan 6.876,00 TL’lik tahsilatın, alacaktan mahsup edilmesi gerektiği açıklanırken, davacının söz konusu bu tahsilatı davalı müvekkiline ödenmemiş olması nedeniyle “haklı olarak azledildiği” belirtilerek, çelişki doğuracak şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. O halde mahkemece, ilk karar ile bağlı kalınmadan, ancak azlin haklı olup olmadığı konusundaki çelişki giderilecek şekilde yeniden karar verilmesi ve bunun sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 2.bent gereğince tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 900,00 TL duruşma avukatlık parasının karşılıklı alınarak birbirlerine ödenmesine, peşin alınan 935.00 TL. temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine ve yine peşin alınan 17.15 TL temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 21.2.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.