23. Ceza Dairesi 2015/6330 E. , 2016/3359 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, başkasına ait kimlik ve kimlik bilgilerinin kullanılması
HÜKÜM : 1-Katılan ..."ya karşı dolandırıcılık eylemi nedeniyle; TCK’nın 157/1 maddesi uyarınca 1 yıl 6 ay hapis 30 gün adli para cezası, gün adli para cezasının TCK"nın 52/2 maddesi uyarınca netice 600 TL adli para cezası, mükerrir,
2- Katılan ..."a karşı dolandırıcılık eylemi nedeniyle; TCK’nın 157/1 maddesi uyarınca 1 yıl 6 ay hapis 30 gün adli para cezası, gün adli para cezasının TCK"nın 52/2 maddesi uyarınca netice 600 TL adli para cezası, mükerrir,
3- Katılan ..."e karşı iftira eylemi nedeniyle;
TCK"nın 268 maddesi yollamasıyla 267/1 maddesi uyarınca 1 yıl 6 ay hapis cezası ile mahkumiyet, mükerrir,
4- Şikayetçi..."e karşı iftira eylemi nedeniyle;
TCK"nın 268 maddesi yollamasıyla 267/1 maddesi uyarınca 1 yıl 6 ay hapis cezası ile mahkumiyet, mükerrir,
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Gerekçeli karar başlığında suç olarak “iftira” yerine “başkasına ait kimlik ve kimlik bilgilerinin kullanılması” şeklinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Sanığın kendisini ... olarak tanıtarak katılan ...’e ait otele yerleştiği, otel yönetimi arayıp sesini inceltip kadın sesine benzeterek “ben 1. sınıf Emniyet Müdürüyüm ismim..." dan arıyorum, otelinizde kalan ... isimli şahıs benim yeğenimdir, gerekli indirimi yapın, ödemesini pazartesi günü gelip ben yapacağım” dediği, 500.TL tutan otel parasını ödemeden ayrıldığı, katılan ...’in sanığa ait numarayı aradığında ...’da yakalandığı ve adının... olduğunu öğrendiği, yine sanığın aynı otelde katılan ...’ı arayarak sesini inceltip kadın sesi taklit ederek “ben.. 1.sınıf emniyet müdürüyüm ... isimli yeğenim ... Otelde kalıyor gidip ziyaret ederek kendisi ile ilgilenir misin, ayrıca çocuğun üzerinde parası yokmuş sen 50 TL para ver, ben pazartesi günü gelip sana öderim" dediği, sanığın katılandan 50.TL alarak ortadan kaybolduğu, yakalandığında ismini...olarak verdiği, yargılama sırasında gerçek Mert’in ifadesinin alınmasıyla sanığın kimliğinin ortaya çıktığı, bu şekilde sanığın üzerine atılı suçları işlediği iddia edilen olayda;
1-Sanık hakkında katılanlar ... ve...’a yönelik dolandırıcılık, katılan ...’e karşı başkasına ait kimlik ve kimlik bilgilerinin kullanılması suçlarından verilen mahkumiyet kararlarına yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın savunması, katılanlar beyanı, parmak izi inceleme raporu, teşhis, tutanak içeriği ve tüm dosya kapsamına göre sanığın üzerine atılı suçları işlediği anlaşıldığından sanık hakkında verilen mahkumiyet kararlarında bir isabetsizlik görülmemiştir.
TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık hakkında şikayetçi ...’ye karşı başkasına ait kimlik ve kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz incelemesinde;
a)İftira suçunun özel bir halini düzenleyen TCK"nın 268. maddesinde öngörülen, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşabilmesi için, kişinin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimliği veya kimlik bilgilerini kullanarak başkası hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını sağlaması gerektiği, sanığın, şikayetçi ... adını kullanmak suretiyle katılanlar ....ve ...’a karşı dolandırıcılık eylemleri nedeniyle yakalanması üzerine katılan ..."e ait kimlik bilgilerini kullandığı, şikayetçi ... hakkında herhangi bir soruşturma ve kovuşturma işlemi yapılmadığının anlaşılması karşısında; unsurları itibariyle oluşmayan başkasına ait kimlik ve kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle iftira suçundan beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
b) Kabule göre de;
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 2015/85 sayılı iptal kararı nazara alınarak TCK’nın 53 ile ilgili uygulamanın yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/03/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.