Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/639
Karar No: 2022/5804
Karar Tarihi: 14.06.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2022/639 Esas 2022/5804 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, uygulama kadastrosu sırasında kendilerine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin komşu taşınmazlardan kaynaklandığı iddiasıyla dava açmışlardır. Mahkeme, komşu taşınmazların uygulama tutanakları davalı hale getirtilmeden ve taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurmuştur. Uygulama kadastrosunun amacının teknik hataları belirleyerek gidermek ve kadastro paftalarını zeminle uyumlu hale getirmek olduğu belirtilmiştir. Davanın niteliği belirlenmeyerek eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulduğu, bu nedenle hükmün bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Kanun maddeleri:
- 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi
- \"Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilindeki Gerekli Düzeltmelerin Yapılmasında Uygulanacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik\"
8. Hukuk Dairesi         2022/639 E.  ,  2022/5804 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Uygulama Kadastrosuna İtiraz

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalı Hazine vekili, davalılar ... ve arkadaşları vekili, davalılar ... mirasçıları ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Uygulama kadastrosu sırasında, ... İlçesi Kınık Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda ... ve müşterekleri adına kayıtlı bulunan eski 333 parsel sayılı 21.700 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 237 ada 55 parsel numarasıyla ve 18.615,36 metrekare yüzölçümlü olarak; ... ... Zorbaz adına tapuda kayıtlı bulunan eski 345 parsel sayılı 21.100 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 237 ada 54 parsel numarasıyla ve 23.956,14 metrekare yüzölçümlü olarak; ... ve arkadaşları adına tapuda kayıtlı bulunan eski 332 parsel sayılı 18.200 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 237 ada 56 parsel numarasıyla ve 18.620,27 metrekare yüzölçümlü olarak Kadastro Komisyon kararı uyarınca tespit edilmişlerdir. Davacılar ... ve arkadaşları, uygulama kadastrosu sırasında kendilerine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin davalılara ait 237 ada 54 ve 56 parsel sayılı taşınmazlardan kaynaklandığı, taşınmazlar arasında bulunan yol ve su arklarının da paftasında gösterilmediği iddiasına dayanarak dava açmışlardır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, 237 ada 4, 5, 6, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 54, 55, 56, 57 parsel sayılı taşınmazların uygulama kadastro tespitlerinin iptaline, Fen bilirkişilerinin 15.12.2015 tarihli raporu ve eki krokisinde (T) harfiyle gösterdiği şekliyle 2775.88 m² olarak 237 ada 55 parsel numarasıyla 237 ada 55 parsel malikleri adına, aynı rapor ve krokisinde 237 ada 54 parselin 21.180.26 m² olarak 237 ada 54 parsel malikleri adına, (A) harfiyle gösterdiği şekliyle 6.384.30 m² olarak aynı adanın son parsel numarasıyla 237 ada 55 parsel malikleri adına, (B) harfiyle gösterdiği şekliyle 7.594.80 m² olarak aynı adanın son parsel numarasıyla 237 ada 55 parsel malikleri adına, (C) harfiyle gösterdiği şekliyle 2625.46 m² olarak aynı adanın son parsel numarasıyla 237 ada 55 parsel malikleri adına, (F) harfiyle gösterdiği şekliyle 4.021.03 m² olarak 237 ada 56 parsel numarasıyla 237 ada 56 parsel malikleri adına, (D) harfiyle gösterdiği şekliyle 5.221.60 m² olarak aynı adanın son parsel numarasıyla 237 ada 56 parsel malikleri adına, (E) harfiyle gösterdiği şekliyle 7.190.61 m² olarak aynı adanın son parsel numarasıyla 237 ada 56 parsel malikleri adına, (H) harfiyle gösterdiği şekliyle 10.266.18 m² olarak 237 ada 57 parsel numarasıyla 237 ada 57 parsel malikleri adına, (G) harfiyle gösterdiği şekliyle 4.007.34 m² olarak aynı adanın son parsel numarasıyla 237 ada 57 parsel malikleri adına, (K) harfiyle gösterdiği şekliyle 2150.67 m² olarak 237 ada 14 parsel numarasıyla 237 ada 14 parsel malikleri adına, (L), (L1) harfleriyle gösterdiği şekliyle 6.002.98 m² olarak aynı adanın son parsel numarasıyla 237 ada 14 parsel malikleri adına, (M), (M1) harfleriyle gösterdiği şekliyle 6.199.69 m² olarak aynı adanın son parsel numarasıyla 237 ada 14 parsel malikleri adına, (N) harfiyle gösterdiği şekliyle 5.806.23 m² olarak aynı adanın son parsel numarasıyla 237 ada 14 parsel malikleri adına, (P) harfiyle gösterdiği şekliyle 12.654.10 m² olarak aynı adanın son parsel numarasıyla 237 ada 14 parsel malikleri adına, (R) harfiyle gösterdiği şekliyle 23.283.48 m² olarak 237 ada 15 parsel numarasıyla 237 ada 15 parsel malikleri adına, aynı rapor ve eki krokisinde gösterdiği şekliyle 237 ada 11 parselin 14.752.41 m² olarak 237 ada 11 parsel malikleri adına, 237 ada 12 parselin 11.252.91 m² olarak 237 ada 12 parsel malikleri adına, 237 ada 13 parselin 3.762.11 m² olarak 237 ada 13 parsel malikleri adına, 237 ada 4 parselin 723.66 m² olarak 237 ada 4 parsel malikleri adına, 237 ada 5 parselin 673.80 m² olarak 237 ada 5 parsel malikleri adına, 237 ada 6 parselin 345.33 m² olarak 237 ada 6 parsel malikleri adına, 237 ada 16 parselin 10.377.69 m² olarak 237 ada 16 parsel malikleri adına tapuya tesciline, yol ile arkların fen bilirkişilerinin 15.12.2015 tarihli raporu ve eki krokisinde gösterilen kırıklar ve koordinatlara göre paftasında gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili, davalılar ... ve arkadaşları vekili, davalılar ... mirasçıları ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacılar; adlarına kayıtlı eski 333, yeni 237 ada 55 parsel numarası taşınmazın uygulama kadastrosu sonucunda yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin komşu yeni 237 ada 54 ve 56 parsel sayılı taşınmazlardan kaynaklandığı iddiasına dayanarak, bu taşınmazların tapu kayıt maliklerine karşı dava açmışlar, dava dilekçelerinde ayrıca taşınmazın etrafında yol ve su arklarının da uygulama kadastrosunda gösterilmediği iddiasında bulunmuşlardır. Mahkemece, komşu taşınmazların uygulama tutanakları davalı hale getirtilmeden ve taraf teşkili sağlanmadan 15.12.2015 tarihli fen bilirkişi raporu esas alınarak birçok taşınmaz hakkında hüküm kurulmuştur.
    22.02.2005 tarihli ve 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi ve bu madde uyarınca 29.11.2006 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren "Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilindeki Gerekli Düzeltmelerin Yapılmasında Uygulanacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik" hükümlerine göre yapılan uygulama kadastrosunun amacı, teknik açıdan yetersiz kalan, uygulama niteliğini kaybeden, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği anlaşılan kadastro haritalarının yenilenmesi ve uygulanabilir hale getirilmesidir. Uygulama kadastrosunun amacı, mülkiyet ihtilaflarını canlandırmak ve çözmek değil; tesis kadastrosu sırasında yapılan teknik hataları belirleyerek gidermek ve kadastro paftalarını zeminle uyumlu, uygulanabilir, teknik ihtiyaçlara cevap verir ve güvenli hale getirmektir.
    Somut olayda, davacıların uygulama kadastrosuna mı yoksa mülkiyete mi yönelik itirazının bulunduğu açıklığa kavuşturulmamış, davanın niteliği belirlenmemiştir. Öte yandan, davacılar adına kayıtlı eski 33, yeni 237 ada 55 parsel sayılı taşınmaza komşu olan ve olmayan, geniş bir alanı kapsayan taşınmazlar hakkında hüküm kurulmuş, davanın kapsamı da belirlenmemiştir.
    Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Doğru sonuca ulaşabilmek için mahkemece, davacıların iddiaları açıklattırılarak davanın niteliği belirlenmeli, Mahkemece mülkiyet ihtilafına ilişkin olduğuna karar verilirse uygulama kadastrosunun amacının mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı ve mülkiyet uyuşmazlıklarının uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağı ve Kadastro Mahkemesinin görevli olmadığı göz önünde bulundurulmalı, mülkiyet ihtilafına ilişkin olmadığı, uygulama kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğuna karar verilirse dava konusu edilen taşınmazlar belirlenerek ve davada taraf değillerse uygulama kadastro tutanakları davalı hale getirilerek, taraf teşkili usulünce sağlanarak işin esasına girilmelidir. Mahkemece, bu hususlar gözardı edilmek suretiyle, işin esasına girilerek karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekili, davalılar ... ve arkadaşları vekili, davalılar ... mirasçıları ... ve müşterekleri vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,
    istek halinde peşin harcın temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine 14.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi