16. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/17566 Karar No: 2014/12834 Karar Tarihi: 11.11.2014
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2014/17566 Esas 2014/12834 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2014/17566 E. , 2014/12834 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 15. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/07/2014 NUMARASI : 2014/363-2014/330
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında ...Mahallesi çalışma alanında bulunan 280 ada 6 parsel sayılı 453,55 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve bahçe olarak kullanıcısının tespit edilemediği şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı A.. D.., taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğu, iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın görev yönünden reddine, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı A.. D.. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davanın 6100 sayılı HMK"nın 4/1-c maddesinde belirtilen taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik davalardan olduğu ve bu nitelikteki davaların Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiş ise de yapılan değerlendirme hatalıdır. Dava, kesinleşen kullanım kadastro tutanağına karşı, tapu kaydının beyanlar hanesindeki şerhe yönelik olup davacının fiili kullanıcı olduğu şerhinin yazılması istemiyle açılmıştır. Bu nitelikteki davalar 6100 sayılı HMK"nın 4/1-c maddesinde yer alan zilyetliğin korunmasına ilişkin davalardan olmadığı gibi, şerhte yer alan isimdeki yazım hatalarının düzeltilmesine ilişkin taleplerden farklı olarak kayıt maliki Hazineye ve lehine kullanım şerhi olan kişilere karşı açılıp, ileri sürülen iddianın ispat yükümlülüğünü içerdiğinden çekişmesiz yargı işi de değildir. Bu durumda 6100 sayılı Yasa"nın yürürlük gününden sonra açılmış olması nedeniyle davaya bakmak Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmemektedir. 6100 sayılı HMK"nın 1. maddesi gereğince mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup bu hususun mahkemece re"sen gözetilmesi gerekir. Hal böyle olunca mahkemece taraf delilleri toplanıp işin esasına girilmesi gerekirken mahkemenin görevsizliğine ve görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmesi isabetsiz olup, davacı A.. D.. vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 11.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.