Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/9122 Esas 2015/12530 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9122
Karar No: 2015/12530
Karar Tarihi: 23.06.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/9122 Esas 2015/12530 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/9122 E.  ,  2015/12530 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava, rücûan tazminat istemine ilişkindir.

    Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dava, rücuen tazminat istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Kanun"un 63. maddesidir.
    Mahkemece, kesinleşen ceza dosyasında verilen beraat kararı hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmiştir.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 74. (818 sayılı Borçlar Kanunu 53.) maddesi hükmü gereğince, hukuk hakimi kesinleşen ceza mahkemesi kararındaki maddi olgu ile bağlıdır. Ceza mahkemesi kendine has usuli olanakları nedeniyle hükme esas aldığı maddi olayların varlığını saptamada daha geniş yetkilere sahiptir. Bu nedenle, hukuk hakiminin, ceza hakiminin fiilin hukuka aykırılığını ve illiyet bağı saptayan maddi vakıa konusundaki kabulü ve ceza mahkemesinin kabul ettiği olayın gerçekleşme şekli diğer bir deyişle maddi vakıanın kabulü konusunda kesinleşmiş olan bir mahkumiyet veya maddi vakıa tespiti yapan beraat hükmüyle bağlı olacağı hem ilmi (Prof ...’nın Türkçesi Üzerine”, ...i, Cilt 56, Sayı 2, 2007, s.45-61 ) hem de kökleşmiş kazai içtihatlarla benimsenmiş bulunmaktadır.
    Dava konusu olayda, ceza dosyası celbedilerek, ceza mahkemesi kararında yer alan maddi vakıalarla hukuk hakiminin de bağlı olacağı, ancak kusur oranıyla bağlı olmadığı gözetilerek, uzman bilirkişi kurulundan alınacak kusur raporu ile sonuca gidilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yanlış değerlendirme ile hüküm kurulması isabetsizdir.
    Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilerek, bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilerek hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 23.06.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.