12. Ceza Dairesi 2020/12475 E. , 2021/6449 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık, suç bildirmeme
Hüküm : A- Suçu bildirmeme suçundan;
Sanıklar ... ve ... hakkında; beraat
B- 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan;
Sanıklar ..., ... ve ...
hakkında; beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıklar ..., ... ve ...’ın, suçu bildirmeme suçundan sanıklar ... ve ...’ın beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Katılan vekilinin, suçu bildirmeme suçundan sanıklar ... ve ...’ın beraatlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Mağdur kavramı gibi kanunda açıkça tanımlanmamış olan “suçtan zarar görme” kavramının, gerek Ceza Genel Kurulu, gerekse Özel Dairelerin yerleşmiş kararlarında; “suçtan doğrudan doğruya zarar görmüş bulunma hali” olarak anlaşılıp uygulandığı, buna bağlı olarak da dolaylı veya muhtemel zararların, davaya katılma hakkı vermeyeceğinin kabul edildiği, bu hususun, Ceza Genel Kurulunun 11/04/2000 gün ve 65–69, 22/10/2002 gün ve 234–366, 04/07/2006 gün ve 127–180, 03/05/2011 gün ve 155–80, 21/02/2012 gün ve 279–55, 15/04/2014 gün ve 599-190, 28/03/2017 gün ve 214-206 sayılı kararlarında; “dolaylı veya muhtemel zarar, davaya katılma hakkı vermez” şeklinde açıkça ifade edildiği ve Ceza Genel Kurulunun 25/03/2003 gün ve 41–54 sayılı kararında da “tazminat ödenmesi, itibar zedelenmesi ve güven kaybı” gibi dolaylı zararlara dayanarak kamu davasına katılmanın olanaklı olmadığının kabul edilmesi karşısında; katılan İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünün suçu bildirmeme suçundan açılan davaya katılma ve tesis edilen hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmadığı anlaşılmakla, katılan İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü vekilinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE,
2- Katılan vekilinin, 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıklar ..., ... ve ...’ın beraatlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince:
Sanıklara isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 2863 sayılı Kanunun 74/1. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 67/4. maddesi uyarınca en fazla yarısına kadar uzayacağından, suç tarihi olan 30/06/2008 tarihinden itibaren 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık zamanaşımı, inceleme tarihinden önce gerçekleşmiş olmakla, dosya içeriği itibariyle de 5271 sayılı CMK"nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartlar bulunmadığından, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince sanıklar hakkındaki kamu davasının isteme uygun olarak DÜŞMESİNE; 30/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.