20. Hukuk Dairesi 2013/8044 E. , 2013/9635 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... Köyü 101 ada 1 parsel sayılı 2105 H. 4406 m2 ve 101 ada 5 sayılı parsel 318190 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar orman niteliğiyle Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacılar, zilyetliğe dayalı olarak taşınmazların belli kısımlarının kendilerine ait olduğu iddiasıyla dava açmışlardır.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne, 101 ada 1 sayılı parsel içindeki (A), (B) ve (C) bölümlerinin davacı ... adına tesciline; (D) bölümü ile ilgili davanın feragat nedeniyle reddine; (E), (F) ve (H) bölümleriyle ilgili davanın esastan reddine; davalı taşınmazlara komşu olduğu için tesbitleri kesinleştirilmeyen 101 ada 77, 78, 79, 80, 81 ve 82 sayılı parsellerin tesbit gibi tesciline; (G) harfi ile işaretli taşınmazın (101 ada 5 sayılı parselde) davacı M. Abdülkadir Erçelik adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından (A), (B), (C) ve (G) bölümlerine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parseller orman alanı içinde bırakılmıştır.
Mahkemece, 101 ada 1 parsel içinde bulunan A (7144 m2), B (56921 m2) ve C (889 m2); 101 ada 5 parsel içinde G (8130 m2) ile gösterilen bölümlerin 1952 tarihli hava fotoğrafına göre orman sayılmayan yerlerden olduğu gibi, adlarına tescil kararı verilen davacılar yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, bu bölümlere ilişkin davanın kabulüne karar verilmişse de, bu bölümler memleket haritasında yeşil renkte göründüğü halde, uzman bilirkişi tarafından yeşil rengin hangi tarım ya da orman bitkisini ifade ettiği, memleket haritasında renklendirme hatası olup olmadığı açıklanmadan hava fotoğrafına göre değerlendirme yapıldığı bildirilmiş, ancak, hava fotoğrafı rapora eklenmemiş, Dairenin bu konuya işaret eden 29.06.2011 tarihli geri çevirme gereği de yerine getirilmemiş, önceden olduğu gibi memleket haritası üzerinden ek rapor hazırlattırılıp gönderilmiştir.
3402 sayılı Kadastro Kanunun 17. maddesi gereğince orman sayılmayan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen ve il, ilçe ve kasabaların imar planları kapsamında kalmayan araziden masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilip tarıma elverişli hale getirilen (ev ve benzeri tesisler yapmak, dışarıdan toprak getirilerek
tarıma elverişli hale getirmek imar ihya olarak kabul edilemez) ve imar, ihyanın tamamlandığı tarihten kadastro tespitinin yapıldığı güne kadar 20 yıl süreyle zilyet edildiği ileri sürülerek tapuya tescili istenen taşınmazların, Kadastro Kanununun 14. maddesinde yazılı diğer koşulların yanında niteliğinin, imar ihya edildiğinin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin, başlangıç ve süresinin, kullanılıp kullanılmadığının ve tasarruf sınırlarının ne olduğunun takdiri delil olan yerel bilirkişi ve tanık sözleri yanında, gerçeğin bir resmi olan en eski tarihli hava fotoğrafı ile gerçeğin modeli olan memleket haritaları ile kadastro tesbit tarihinden 15 - 20 yıl önce çekilen çiftli hava fotoğrafları ve bu fotoğrafların yorumlanması ile üretilen orijinal renkli memleket haritaları ve standart topografik fotogrametri yöntemi ile düzenlenen kadastro haritalarının, stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelenip taşınmazın niteliğinin, konumunun ve kullanım durumunun anlatılan bilimsel yöntemle kesin olarak belirlenmesi gerekir.
O halde; dava konusu taşınmaz ve etrafını gösterir ve ilk defa o yerde grafik ya da fotogrametri yöntemiyle düzenlenen 1/5000 ölçekli arazi kadastro paftasının orijinal fotokopi örneği, yine en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ile kadastro tutanağının düzenlendiği tarihten 15 - 20 yıl önce iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları ve bu fotoğraflara dayanılarak üretilmiş orijinal renkli memleket haritaları bulunduğu yerlerden getirtilerek bir orman mühendisi, bir fen elemanı ve bir ziraat uzmanı aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte temyize konu taşınmazların orman sayılan yerlerden olup olmadığı saptanmalı, toprak yapısı, bitki örtüsü çevre parseller ile karşılaştırılarak orman olup olmadığı, üzerindeki bitki örtüsünün niteliği, varsa ağaçların cinsi, sayısı ve yaşı, taşınmazın hangi bölümlerini hangi yoğunlukta kapladıkları ve kapalılık oranı, hakim ağaç türü, aşılı ağaçların kök yaşı ve aşı yaşı detaylı ve teknik ölçülerde tesbit edilmeli, hava fotoğrafı ile memleket haritası gösterimlerinde farklılıklar tesbit edildiği taktirde, memleket haritalarında renklendirme hatası olup olmadığı açıklattırılmalı, taşınmazların orman olmadığı saptandığı taktirde bu kez, ziraat uzmanı bilirkişiye inceleme yaptırılarak, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki diğer yerlerden olup olmadığı, imar ihyaya konu edilip edilmediği, kaç yıl ne şekilde zilyet edildiği, bu zilyetliğin taşınmazın ekonomik amacına uygun olup olmadığı konularında bilimsel rapor alınmalı, 3402 sayılı Kanunun 14. maddesindeki kısıtlamaların aşılıp aşılmadığı, tapu müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüklerinden araştırılmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile usûl ve kanuna uygun olmayan hükmün BOZULMASINA 05.11.2013 günü oy birliğiyle karar verildi.