Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/4682
Karar No: 2013/9633

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/4682 Esas 2013/9633 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Tapu iptali ve tescil davası hakkında Asliye Hukuk Mahkemesi'nde yapılan duruşma sonucunda davalılar lehine karar verilmiştir. Ancak Yargıtay'ın bozma kararı sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılıp sayılmadığının, zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle mahkeme, 117 adanın tümü göz önünde bulundurularak kadastro paftası, tutanaklar ve dava dosyalarının getirilmesi ile çekişmeli taşınmazın orman içi açıklık olup olmadığının araştırılması gerektiği kararını vermiştir. 3402 sayılı Kanun'un 14/1. maddesi hükmüne göre 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırmasının yapılması gerektiği belirtilmiştir. 17. maddesine göre imar ve ihyaya dayalı zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği saptandığı takdirde tescil kararı verilebileceği ifade edilmiştir. Kararda diğer detaylı kanun maddelerine de yer verilmemiştir.
20. Hukuk Dairesi         2013/4682 E.  ,  2013/9633 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kadastro sırasında ... Köyü 117 ada 4 parsel sayılı 3.971,09 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kargir ev ve tarla niteliği ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adlarına tesbit edilmiştir. Kadastro Kontrol Memuru Hilmi Evren"in 117 ada 4 parselin bir bölümünün çalılık olduğu yönündeki tesbitleri üzerine kadastro komisyonunca taşınmazın çalılık olan 2.277.13 m2 yüzölçümlü bölümü 117 ada 6 parsel numarası ile çalılık niteliğiyle Hazine adına ifraz edilmiş, 117 ada 4 parsel 1.693,96 m2 yüzölçümlü olarak tarla niteliği ile davalılar adlarına tesbit edilmiştir.
    Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın öncesinin orman olduğu, zilyetlikle taşınmaz edinme şartlarının gerçekleşmediği iddiasıyla dava açmış, kadastro mahkemesince davanın askı ilân süresinden sonra açıldığı gerekçesiyle görev yönünden reddine karar verilmiş, yargılamaya asliye hukuk mahkemesinde devam edilmiş, mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, davacı Hazine tarafından hüküm temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 14.04.2006 gün ve 1017-5064 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: "Yapılan orman bilirkişi incelemesinin hükme yeterli olmadığı, ziraat uzmanı raporunun da kendi içinde çelişkili olduğu, taşınmazın kahverengi orman toprakları grubuna dahil olduğunun, bir yandan da tarım arazisi olduğunun açıklandığı, yeniden yapılacak araştırma inceleme sonucu orman sayılmayan yerlerden olup olmadığının; orman değilse zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının araştırılması" gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmekle bozulmuştur.
    Dairenin 03.02.2009 gün ve 580-1401 sayılı bozma kararı özetle;"Mahkemece çekişmeli taşınmaz üzerinde davalı gerçek kişiler yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu ve orman sayılmayan yerlerden olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmişse de, çekişmeli taşınmaz kadastro sırasında 6 parsel ile bir bütün olarak davalılar adına tesbit edilmiş, kadastro komisyonunca yapılan incelemede 2277 m2 bölümünün çalılık olduğunun anlaşılması üzerine, bu bölüm ifraz edilerek 6 parsel numarasıyla Hazine adına tesbit ve tescil edilmiş, çekişmeli taşınmaz da 1693 m2 yüzölçümüyle davalılar üzerinde bırakılmıştır. Yerel bilirkişiler tarafından çekişmeli taşınmazın 117 ada 6 parselden başka 117 ada 2 ve 116 ada 7 parsellerle de bir bütün olarak kullanıldığı, sonradan 1973 yılında aradan yol geçmesi üzerine ayrıldıkları ifade edilmiştir. Hali hazırda komşulardan 117 ada 2 parselin halen davalı olduğu, kuzeyde 117 ada 3 parselin hükmen orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verildiği, doğuda 116 ada 7 parselin de hükmen bir bölümünün orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, davalı olan 117 ada 2 parselin dava sonucu araştırılmadığı gibi, 116 ada 7 parselin hüküm dosyası getirtilmemiş, hangi bölümünün orman olduğu, buna göre çekişmeli taşınmazın orman içi açıklık olup olmadığı araştırılmamıştır.
    O halde, makemece, 117 adanın tümü gözönünde bulundurularak öncelikle bu adayı geniş çevresiyle gösteren kadastro paftası ile bu adada bulunan taşınmazlardan tutanağı dosyada bulunmayanların kadastro tesbit tutanakları, davalı olanların dava dosyaları (özellikle 117 ada 2, 116 ada 7 parsellerin) getirtilmeli, 117 adayı dıştan çeviren komşu parsellerin kadastro yoluyla oluşan tapu kayıtları getirtilerek çekişmeli taşınmaz ve çevresinin orman içi açıklık olup olmadığı araştırılmalı, orman içi açıklık değillerse öncesinin ne olduğu, imar ve ihya yapılmışsa hangi tarihte başlanılıp bitirildiği, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başlayıp nasıl sürdürüldüğü ve ekonomik amacına uygun olup olmadığı, maddi olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak, taşınmaz başında dinlenecek yerel bilirkişiler ile taraf tanıklarından sorulmalı, keşif sırasında çeşitli yönlerden hali hazır durumunu gösterir renkli fotoğraflar çektirilip onaylanarak dava dosyası içine konulmalı,
    Davanın açıldığı tarihten önce ya da sonra Hazine yetkilileri tarafından hazırlanan idari tahkikat ve haksız işgal (ecrimisil) tutanakları varsa bu tutanaklar da yerine uygulanıp tutanaklarda ismi yazılı kişiler tanık sıfatıyla dinlenilmeli,
    3402 sayılı Kanunun 14/1. maddesinde yazılı 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırmasının aynı maddenin 3/7/2005 gün ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanunu ile değiştirilen 2. fıkrası hükümlerine göre yapılacağı düşünülerek, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların miras bırakanları yönünden belgesizden zilyetliğe dayalı olarak tesbit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığı, varsa cinsi, parsel numaraları ve miktarı, tapu ve kadastro müdürlüklerinden ve yine, aynı kişiler tarafından açılan tescil davası olup olmadığı hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak gerektiğinde tesbit tutanak örnekleri ve tapu kayıtları ya da tescil dava dosyaları getirtilip incelenmeli, bundan sonra toplanan delillerin tümü birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. " denilmiştir.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, davanın reddine karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1999 yılında yapılmıştır.
    Hükmüne uyulan bozma kararında, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi kurulu tarafından resmî belgelere göre yapılan araştırma inceleme sonunda, çekişmeli taşınmazın orman sayılan ve orman içi açıklık niteliğindeki yerlerden olmadığı, üzerinde 35 yaşlarında meyve ağaçları bulunduğu, davalılar lehine 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddesine göre imar ve ihyaya dayalı zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği saptanarak yazılı biçimde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmadığına göre, Hazinenin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 05.11.2013 günü oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi