22. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/22568 Karar No: 2019/11075 Karar Tarihi: 20.05.2019
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/22568 Esas 2019/11075 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2017/22568 E. , 2019/11075 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili; müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı nedene dayanılmaksızın ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, feshe gerekçe gösterilen olayın ceza yargılamasına konu olduğunu, iş sözleşmesinin feshi esnasında kendisine birtakım kağıtların imzalatıldığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile ödenmediğini iddia ettiği bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, yapılan yargılamaya ve bilirkişi raporlarına göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır. Somut olayda; davalıya ait işyerinde mağaza sorumlusu olarak çalışan davacı, iş sözleşmesinin davalı işverence haklı nedene dayanılmaksızın feshedildiğini; ancak, fesih sırasında zorla elinden birtakım belgelerin alındığını ileri sürerken; davalı yan ise, işyerinde yapılan sayım neticesinde yüklü miktarda açık tespit edildiğini, davacının bu husustaki sorumluluğunu yazılı olarak kabul ettiğini, bunun üzerine hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma fiilinden ötürü suç duyurusunda bulunulduğunu, davacının istifa dilekçesi vererek iş sözleşmesini bizzat feshettiğini ve bu hususta kendisine herhangi bir baskı ve zorlama yapılmadığını savunmaktadır. Mahkemece; davacı tarafça tanzim olunan istifa dilekçesinin irade fesadı altında düzenlendiğini kabule elverişli herhangi bir emareye ulaşılamadığı ve iş sözleşmesinin istifa dilekçesi verilmek suretiyle bizzat ve bildirimsiz olarak davacı tarafça feshedildiği gerekçesiyle ihbar tazminatı istemi reddedilmiş olup dinlenen tanık anlatımlarına göre irade fesadına ilişkin davacı iddiasının ispatlanamadığı anlaşıldığından, bu yöndeki mahkeme kabulü isabetlidir. Ancak davacının, iş sözleşmesinin işverence feshedildiğini ileri sürmesi karşısında; iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği yönünde iddiası bulunmadığı halde, davacının fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ödenmemesi nedeni ile İş Kanunu"nun 24/2-(e) maddesi gereğince haklı sebeple feshettiği gerekçesi ile kıdem tazminatı isteminin kabulü yerinde olmamıştır. Dosya kapsamındaki delillere göre haklı nedene dayanmayan işçi feshinin söz konusu olduğu anlaşılmakla, kıdem tazminatı isteminin de reddi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde ilgiliye iadesine, 20.05.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.