Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4999
Karar No: 2022/5835
Karar Tarihi: 15.06.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/4999 Esas 2022/5835 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, uygulama kadastrosuna itiraz davası niteliğinde olup, amaç teknik nedenlerle hatalı olan kadastro haritasını düzenlemektir. Taşınmazın mülkiyeti hakkında bir yargılama yapılmamaktadır. Davacının paydaşı olduğu taşınmazın yüzölçümü azaldığı için itiraz ettiği belirtilmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından, diğer paydaşların da davada taraf olduğu ve süre verilerek davaya katılmalarının sağlanması gerektiği belirtilerek davacının usulden reddedilmesine karar verilmiştir. İstinaf başvurusunda da bu kararın doğru olduğu kabul edilerek reddedilmiştir. Ancak Yargıtay Kararına göre, uygulama kadastrosuna itiraz davalarında TMK’nın 693/3. maddesi uyarınca her bir paydaşın diğer paydaşları temsilen dava açabileceği kabul edilmelidir. Bu nedenle Mahkemece, davanın kaldığı yerden devamıyla gerekli araştırma ve inceleme yapılarak esas hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekmektedir. Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesine istinaden açılan uygulama kadastrosuna itiraz davasında amaç sadece teknik hataların düzeltilmesi olacak ve taşınmazın mülkiyeti hakkında bir
8. Hukuk Dairesi         2021/4999 E.  ,  2022/5835 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Uygulama Kadastrosu
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : Çarşamba Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasında Çarşamba Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Uygulama kadastrosu sırasında, Terme İlçesi ... Mevki çalışma alanında ve tapuda davacının paydaşı olduğu eski 2181 parsel sayılı 20.050 m2 yüzölçümündeki tarla, fındık bahçesi ve ev niteliğindeki taşınmaz, 421 ada 4 parsel numarasıyla 20.013,59 m2 yüzölçümlü ve tarla, fındık bahçesi olarak tespit edilmiştir.
    Davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında davacının paydaşı olduğu taşınmazın cinsinin değiştirildiği ve yüzölçüm miktarının azaldığını ileri sürerek tesbite itiraz etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; yapılacak yargılama ile davada taraf olmayan diğer müşterek maliklerin hukuku da etkilenecek olmakla onların da davada taraf olması gerektiği, paylı (müşterek) mülkiyet halinde bir paydaşın diğeri adına dava açma ya da savunma yapma yetkisi olmadığı, bu nedenle davacıya diğer paydaşların da davaya katılımını sağlaması için süre verildiği, ancak davacı tarafından tüm maliklerin davaya katılımı süresi içinde sağlanamadığı, taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarından olup, bu şart yerine getirilmediğinden davanın esasına girilmeden davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, dava konusu eski 2181 yeni 421 ada 4 parsel sayılı taşınmazın uygulama tespiti gibi tespit ve tesciline karar verilmiştir.
    Hükme karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk dairesince yapılan inceleme sonucunda; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, istinaf nedenine, davacının paylı mülkiyete konu eski 2181 (yeni 421 ada 4) parselin yüz ölçümünün 22-a uygulaması sırasında eksildiği ve bu nedenle yüz ölçümü kaybının düzeltilmesi isteminde bulunmuş olmasına, belirtilen bu talep dikkate alındığında davacının paydaş olduğu taşınmazın tümü ve tüm paydaşlar yönünden istemde bulunduğunun anlaşılmasına, davacının verilen süre içinde paydaşların muvafakatini ve katılımını sağlamamasına, aşamalardaki beyanlarında da "Maliklerin bir kısmıyla aralarında husumet olduğunu muvafakat vermelerinin söz konusu olmadığını" açıkça beyan etmesine, davacı adına kayıtlı eski 2181 (yeni 421 ada 4) parsel sayılı taşınmazın paylı mülkiyet kurallarına tabi olmasına, paylı malın yönetim ve tasarruf işlerini düzenleyen Türk Medeni Kanunu'nun 692. maddesine göre paylı malın tamamı üzerinde tasarruf işlemlerinin yapılmasının oy birliği ile aksi kararlaştırılmış olmadıkça bütün paydaşların kabulüne bağlı olmasına, bir başka deyişle paylı malın tamamına ilişkin dava hakkının kullanılması olağanüstü tasarruf işlemi olduğundan davanın ancak bütün paydaşların kabulü ile açılabilecek olmasına ve somut olayda eski 2181 (yeni 421 ada 4) parsel sayılı taşınmazın paydaşlarının tümünün kabulüyle açılmış bir dava bulunmadığı gibi (aynı doğrultuda Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesinin 04.11.2008 tarihli ve 2008/8701-12643 Esas, Karar sayılı kararı) bir kısım paydaşların açtığı davaya diğer paydaşın muvafakat vermediği ve bu halde bir kısım paydaş olan davacı ...'ın paylı mülkiyet maliklerinin tümünün tasarruf hakkına yönelik dava açmasına olanak olmamasına göre Mahkemece verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığından davacının istinaf isteminin 6100 sayılı HMK'nin 353/(1)-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. Davacı asıl, süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyiz etmiştir.
    Dava, Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesine dayalı olarak yapılan uygulama kadastrosuna itiraz davası niteliğindedir. Bu tür davaların amacı tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin; sınırlandırma, ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermek üzere uygulama niteliğini kaybeden, teknik nedenlerle yetersiz kalan, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği tespit edilen kadastro haritalarının tekrar düzenlenmesidir. Taşınmazların mülkiyetinin kim ya da kimlere ait olduğu hususunda bir değerlendirme ya da yargılama yapılmadığı gibi bu tür davalarda istenilen talep bölünemez nitelikte olup, davacının payı oranında işlemin doğruluğunun denetlenmesini istemesinin davanın niteliği gereği mümkün değildir. Yapılacak yargılama neticesinde verilecek kararların da taşınmazın tamamı hakkında olacaktır. Bu nedenle TMK’nın 693/3. maddesi uyarınca her bir paydaşın diğer paydaşları temsilen dava açabileceğinin kabulü gerekir. Mahkemece, davanın kaldığı yerden devamıyla Dairenin yerleşik ilke ve esaslarına uygun araştırma ve inceleme yapılıp sonucuna göre esas hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı asılın yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 373/1 maddesi uyarınca kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının HMK'nin 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, karardan bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine, 15.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi