20. Ceza Dairesi 2018/5759 E. , 2019/3710 K.
"İçtihat Metni"
Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan şüpheli ... hakkındaki Bakırköy 13.Ağır Ceza Mahkemesinin 25/05/2018 tarihli, 2018/560 değişik iş sayılı yetkili Cumhuriyet başsavcılığının belirlenmesine ilişkin kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 06/11/2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-)Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında 28/08/2014 tarihli “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonucunda, 04/02/2015 tarihli 2015/768 soruşturma ve 2015/657 sayılı kararı ile beş yıl süre ile kamu davası açılmasının ertelenmesine, bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına aynı Kanun"un 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararın infazı sırasında Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce yapılan tebligat ve ikinci ihtarata rağmen yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle TCK’nın 191/4-a maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 01/07/2015 tarihli, 2015/768 soruşturma,2015/26997 esas ve 2015/21498 sayılı iddianamesi ile kamu davası açıldığı,
2-Yapılan yargılama sonucunda, İstanbul 26.Asliye Ceza Mahkemesinin 18/12/2015 tarihli 2015/328 esas ve 2015/518 sayılı kararı ile, yükümlülüklerine uymamada ısrar şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle ceza tertibine yer olmadığına, dosyanın gereğinin takdir ve ifası için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verildiği, kararın 30/01/2016 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştiği,
3-İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 30/03/2017 tarihli ve 2016/43090 soruşturma,2017/22658 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı ile; “kamu davasının düşürülmesine karar verilerek yeniden ihbarda bulunulmuş ise de şüpheli hakkında aynı eylemden dolayı 01/07/2015 tarih 2015/26997 esas sayılı iddianame ile kamu davası açıldığı, düşme kararının nihai karar olduğu,aynı şüpheli hakkında aynı fiilden dolayı CMK 223/7.maddesi gereğince mükerrir dava açma imkanının bulunmadığı” gerekçesiyle şüpheli hakkında CMK 171-172 maddesi gereğince “KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA” karar verildiği,
4-Şüphelinin 06/10/2017 tarihinde Şanlıurfa ilinde uyuşturucu madde ile yakalanması üzerine, Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığının 06/04/2018 tarihli, 2018/9300 soruşturma ve 2018/1449 karar sayılı yetkisizlik kararı ile; “şüphelinin Şanlıurfa ilinde 06/10/2017 tarihinde aynı suçu oluşturan fiili işlediği,bu fiilin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 04/02/2015 tarihli 2015/768 soruşturma,2015/657 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının ihlali mahiyetinde olduğu, bu nedenle kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılıp 06/10/2017 tarihli eylemle birlikte yeniden şüpheli hakkında tek suçtan kamu davası açılmasının gerektiği, ilk eylemin gerçekleştiği yerin İstanbul ili olması nedeniyle bu soruşturma işlemlerinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yetkili olduğu” gerekçesiyle yetkisizlik kararı verildiği,
5-İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 27/04/2018 tarihli, 2018/69908 soruşturma ve 2018/11361 karar sayılı yetkisizlik kararı ile de ; “İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 04/02/2015 tarihli 2015/768 soruşturma,2015/657 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararından sonra şüphelinin yükümlülüklerini ihlal etmesi nedeniyle hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 01/07/2015 tarihli ve 2015/26997 esas sayılı iddianamesi ile kamu davası açıldığı, TCK’nın 191/6.maddesi gereğince bir kez kamu davası açıldıktan sonra yeni bir suç işlemesi halinde yeniden kamu davası açılmasının ertelenmesi kararı verilemeyeceği,bu eylemin bağımsız bir suç teşkil ettiği, Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığınca bu eylemden dolayı TCK’nın 191/1-6.maddeleri gereğince dava açılması gerektiği, suç yerinin Şanlıurfa olduğu” gerekçesiyle yetkisizlik kararı verildiği, CMK’nın 161/7.maddesi gereğince olumsuz yetki uyuşmazlığının giderilmesi ve yetkili Cumhuriyet Başsavcılığının tespiti için dosyanın İstanbul Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesine gönderildiği,
6-Kanun yararına bozma istemine konu mercii Bakırköy 13.Ağır Ceza Mahkemesinin 25/05/2018 tarihli 2018/560 Değişik iş sayılı kararı ile; “…İncelenen dosya içeriğine göre; şüphelinin üzerine atılı suçların niteliğine ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yetkisizlik kararındaki gerekçeye göre yerinde görülmeyen Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığının 06/04/2018 tarihli 2018/9300 soruşturma ve 2018/1449 karar sayılı yetkisizlik kararının KALDIRILMASINA; Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığının yetkili savcılık olarak belirlenmesine” kesin olarak karar verildiği,
7-Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozma yoluna gidilmesinin talep edildiği,
Anlaşılmıştır.
B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma sırasında, suç yeri itibarıyla ilk eylemin gerçekleştiği yer olarak evrakın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine dair Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığının 06/04/2018 tarihli ve 2018/9300 soruşturma, 2018/1449 sayılı yetkisizlik kararını müteakip, bu kez İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 27/04/2018 tarihli ve 2018/69908 soruşturma, 2018/11361 sayılı karşı yetkisizlik kararı üzerine, yetki konusunun çözümü için dosyanın gönderildiği mercii Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesince verilen Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığının yetkili kılınmasına dair 25/05/2018 tarihli ve 2018/560 değişik iş sayılı kararı kapsayan dosya incelendi.
5237 sayılı Kanun’un 191/5. maddesinde yer alan “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, somut olayda şüpheli hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak suçundan daha önce İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 04/02/2015 tarihli ve 2015/768 soruşturma, 2015/657 sayılı kararı ile kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verildiği, incelenen dosyanın işlendiği iddia olunan suç tarihinin 06/10/2017 olduğu ve kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının erteleme süresi içerisinde olduğu cihetle, sanığın 06/10/2017 tarihli eyleminin erteleme kararının ihlâli niteliğinde olduğu ve ayrıca bir suç oluşturmadığı göz önüne alındığında, meydana gelen olayı soruşturmakla yetkili savcılığın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı olduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 25/05/2018 tarihli ve 2018/560 değişik iş sayılı kararının bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 191. maddesinin 2,3.ve 4.fıkralarında;
“Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir. Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır.
Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır.
Kişinin, erteleme süresi zarfında;
a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi,
b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması,
c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması..." hallerinde hakkında kamu davası açılır..." düzenlemesine yer verilmiştir.
5237 sayılı Kanun’un 191/5. maddesinde yer alan, “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” şeklindeki düzenleme karşısında, incelenen dosyada sanık hakkında uyuşturucu madde kullanma suçundan daha önce İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 04/02/2015 tarihli ve 2015/768 soruşturma, 2015/657 sayılı kararı ile kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verildiği, şüphelinin 06/10/2017 tarihinde, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının beş yıllık erteleme süresi içerisinde Şanlıurfa ilinde yeniden uyuşturucu madde ile yakalandığı, sanığın 06/10/2017 tarihli eyleminin erteleme kararının ihlâli niteliğinde olduğu ve ayrıca bir suç oluşturmadığı, yetkili savcılığın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı olduğu anlaşıldığından Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 25/05/2018 tarihli ve 2018/560 değişik iş sayılı Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığının yetkili olduğuna dair kararı kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-)Karar:
Açıklanan nedenlere göre; kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 25/05/2018 tarihli ve 2018/560 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
19/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.